'Umdetü'n-Nisā, 16. yüzyılda Muharrem b. Ebüǿl-Berekât Muhammed b. Ârif b. Hasan ez-Zîlî tarafından yazılmış, kadınlara özgü meselelerin ele alındığı ilmihal tarzında bir eserdir. Osmanlı döneminin ilk kadın ilmihali olduğu tahmin edilmektedir. Zileli Muherrem Efendi olarak da bilinen müellif, eserin başında kadınların kendilerine mahsus meseleleri sormaya çekindiklerine ve bu meselelerle ilgili Türkçe kitapların bulunmadığına değinir. Bu sebeple kendisinden bu konuda Türkçeye tercümeler yapmasının istendiğini belirtir. Babası Horasan’dan gelip Zile’ye yerleşen Zileli Muherrem Efendi, H.910/M.1504 yılında Tokat/Zile’de doğmuş bir âlimdir. H.1010/M.1601’den sonra Zile’de vefat etmiştir. Kadınların eğitimine önem vermiş, halk tarafından “Muallim Dede” olarak anılmıştır. Dört oğlu ve bir kızı olan Muharrem Efendi’nin oğullarından en meşhuru Şeyhî lakablı, Halvetiyye tarikatının dördüncü ana kolu Şemsiyye’nin bir şubesini teşkil eden Sivâsiyye’nin kurucusu Abdülmecid Sivâsî’dir.
'Umdetü'n-Nisa, boşanma, iddet, nifas, istihâza ve eşler arasındaki hukuk gibi fıkhi konuların ele alındığı öğretici mahiyette bir eserdir. Eserin dili, Eski Anadolu Türkçesine ait birtakım özelliklerin de takip edilebildiği Osmanlı Türkçesidir. Eserde, Eski Anadolu Türkçesinin karakteristik özelliklerinden 1. tekil şahısta görülen “v”li biçim, 1. çoğul şahıs eki /-vUz/ ve gelecek zaman eki /-IsAr/ gibi örneklere rastlanmamıştır. Ancak bir örnekte görülen /-gil/ emir 2. tekil şahıs eki ile birlikte eserin genelinde Eski Anadolu Türkçesine özgü yuvarlaklaşmalar, bazı imla özellikleri ve fonetik hadiseler takip edilebilmektedir. Söz konusu bu özellikler, örneklendirilerek inceleme kısmında ele alınmıştır.
Eserin kayıtlı sekiz nüshasına ulaşılmıştır. Araştırmamızda esas alınan nüsha, Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi, Yazma Bağışlar Koleksiyonu, 1261 numarada kayıtlıdır. İncelenen metin, harekeli ve anlaşılabilir bir dille yazılmıştır. Söz varlığı açısından dinî bir içerik taşıması nedeniyle eserde Arapça ve Farsça kelimeler yoğun şekilde kullanılsa da eserin genelinde Türkçe söz varlığı ağırlıktadır. Eser dört bab ve bu bablar altında yer alan fasıllardan oluşmaktadır. Bahsi geçen konular ayet, hadis, Hanefi fıkhının önemli eserleri ve bazı İslam âlimlerinin görüşleri ile desteklenme yoluna gidilmiştir. Eserde dikkat çeken bir başka husus da hatime kısmında çocuğu olmayan kadınlar için dua ile birlikte ilaç tedavilerinin de önerilmesidir.
Çalışmamız, giriş, inceleme, metin ve dizin-sözlük şeklinde sınıflandırılmıştır. Giriş bölümünde ilmihal türüne ilişkin kısa bir bilgi verildikten sonra eserin müellifi Muharrem b. Muhammed b. Arif ez-Zili, 'Umdetü'n-Nisâ ve eserin ulaşılan diğer nüshalarıyla ilgili tanıtımlar yapılmıştır. İnceleme bölümünde, eserin imla, ses ve şekil özellikleri örnekleriyle birlikte ele alınmıştır. Son iki bölüm ise çeviri yazı metin ve dizin-sözlük kısmından oluşmaktadır.
Bu tarz eserler, şüphesiz hem içerik hem de yazıldıkları dönemin dil özelliklerini görmek açısından büyük önem arz etmektedir. Yapılan bu çalışmanın Eski Anadolu Türkçesi ve Osmanlı Türkçesi ile ilgili araştırmalara aynı zamanda ilmihal literatürüne katkı sağlaması en büyük temennimizdir. Öncelikle eserin müellifi Zileli Muharrem Efendi’yi dua ile yâd ediyoruz.
'Umdetü'n-Nisā, 16. yüzyılda Muharrem b. Ebüǿl-Berekât Muhammed b. Ârif b. Hasan ez-Zîlî tarafından yazılmış, kadınlara özgü meselelerin ele alındığı ilmihal tarzında bir eserdir. Osmanlı döneminin ilk kadın ilmihali olduğu tahmin edilmektedir. Zileli Muherrem Efendi olarak da bilinen müellif, eserin başında kadınların kendilerine mahsus meseleleri sormaya çekindiklerine ve bu meselelerle ilgili Türkçe kitapların bulunmadığına değinir. Bu sebeple kendisinden bu konuda Türkçeye tercümeler yapmasının istendiğini belirtir. Babası Horasan’dan gelip Zile’ye yerleşen Zileli Muherrem Efendi, H.910/M.1504 yılında Tokat/Zile’de doğmuş bir âlimdir. H.1010/M.1601’den sonra Zile’de vefat etmiştir. Kadınların eğitimine önem vermiş, halk tarafından “Muallim Dede” olarak anılmıştır. Dört oğlu ve bir kızı olan Muharrem Efendi’nin oğullarından en meşhuru Şeyhî lakablı, Halvetiyye tarikatının dördüncü ana kolu Şemsiyye’nin bir şubesini teşkil eden Sivâsiyye’nin kurucusu Abdülmecid Sivâsî’dir.
'Umdetü'n-Nisa, boşanma, iddet, nifas, istihâza ve eşler arasındaki hukuk gibi fıkhi konuların ele alındığı öğretici mahiyette bir eserdir. Eserin dili, Eski Anadolu Türkçesine ait birtakım özelliklerin de takip edilebildiği Osmanlı Türkçesidir. Eserde, Eski Anadolu Türkçesinin karakteristik özelliklerinden 1. tekil şahısta görülen “v”li biçim, 1. çoğul şahıs eki /-vUz/ ve gelecek zaman eki /-IsAr/ gibi örneklere rastlanmamıştır. Ancak bir örnekte görülen /-gil/ emir 2. tekil şahıs eki ile birlikte eserin genelinde Eski Anadolu Türkçesine özgü yuvarlaklaşmalar, bazı imla özellikleri ve fonetik hadiseler takip edilebilmektedir. Söz konusu bu özellikler, örneklendirilerek inceleme kısmında ele alınmıştır.
Eserin kayıtlı sekiz nüshasına ulaşılmıştır. Araştırmamızda esas alınan nüsha, Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi, Yazma Bağışlar Koleksiyonu, 1261 numarada kayıtlıdır. İncelenen metin, harekeli ve anlaşılabilir bir dille yazılmıştır. Söz varlığı açısından dinî bir içerik taşıması nedeniyle eserde Arapça ve Farsça kelimeler yoğun şekilde kullanılsa da eserin genelinde Türkçe söz varlığı ağırlıktadır. Eser dört bab ve bu bablar altında yer alan fasıllardan oluşmaktadır. Bahsi geçen konular ayet, hadis, Hanefi fıkhının önemli eserleri ve bazı İslam âlimlerinin görüşleri ile desteklenme yoluna gidilmiştir. Eserde dikkat çeken bir başka husus da hatime kısmında çocuğu olmayan kadınlar için dua ile birlikte ilaç tedavilerinin de önerilmesidir.
Çalışmamız, giriş, inceleme, metin ve dizin-sözlük şeklinde sınıflandırılmıştır. Giriş bölümünde ilmihal türüne ilişkin kısa bir bilgi verildikten sonra eserin müellifi Muharrem b. Muhammed b. Arif ez-Zili, 'Umdetü'n-Nisâ ve eserin ulaşılan diğer nüshalarıyla ilgili tanıtımlar yapılmıştır. İnceleme bölümünde, eserin imla, ses ve şekil özellikleri örnekleriyle birlikte ele alınmıştır. Son iki bölüm ise çeviri yazı metin ve dizin-sözlük kısmından oluşmaktadır.
Bu tarz eserler, şüphesiz hem içerik hem de yazıldıkları dönemin dil özelliklerini görmek açısından büyük önem arz etmektedir. Yapılan bu çalışmanın Eski Anadolu Türkçesi ve Osmanlı Türkçesi ile ilgili araştırmalara aynı zamanda ilmihal literatürüne katkı sağlaması en büyük temennimizdir. Öncelikle eserin müellifi Zileli Muharrem Efendi’yi dua ile yâd ediyoruz.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 273,00 | 273,00 |