Yürekleşirken Var Olmak

İlkbaharla birlikte havalar giderek ısınmaya başlamış, dağ yamaçlarının güney yanı zirveye doğru beyaz örtüsünü kaldırırken; eriyen karlar ağır ağır akmaya, zeminler de buharlaşarak kurumaya yüz tutmuştu.

Baharın esintileri içerisinde yer yer büyüyen çimenler yeşil, ağaçların tomurcukları çiçeklerinin rengine göre filizlenmiş, toprağın bağrı ısınmıştı. Yaz mevsimini karşılamaya hazırlananlar ise, karların erime seyrine uygun çabalarını artırmış ve yapılacak işlerin ön tedbirlerini almaya başlamışlardı. Eksiklerini gidermenin gerektirdiği yükler ise, omuzlarını bükmüştü!..

Baharın gelişiyle birlikte, her şeyde bir değişim başlamış, toprak soğuk örtüsünden kurtulurken; yeni hayatın filizlerine renk verecek besinleri köklere salmıştı. Güneşin altında karlar süratle yok oluyordu. Bu durum, yeniden canlanacak hayatların da habercisiydi. Kış ömrünü tamamlamış, yeni mevsimi ise, doğrulmaya çabalıyordu. Mevsimler değişirken, her tür de kendine özgü tarzda, iklime göre değişmeye, canlanmaya koyulmuş, doğal yasaların dengesinde hayatlarını sürdürenler, şartlara göre tedbirli olmanın gayreti içerisine girmişti!