Coğrafyamızda bulunmuş en eski kafatası iki milyon yaşında. İlk yazı örnekleriyle altı bin yıl öncesinde karşılaşıyoruz. Katlanmış sayfalardan oluşan elyazması kitaplara İsa'dan sonra rastlanıyor. Noktalama işaretlerini ilk kez Bizanslı bir keşiş kullanıyor.
Saint-Augustin yazılı metinleri içinden okumaya kalkışınca herkes şaşırıyor, ondan öncesinde kitaplar yüksek sesle okunuyor. Montaigne, Erasmus gibi "büyük" kişisel kütüphaneye sahip olanların elinde yaklaşık 300 kitap bulunuyor. Sonrasında: Gütenberg'in baskı makinesinden "cep kitabı"na baş döndürücü bir hız.
Enis Batur, belki de son perdesinde rol aldığımız bir oyunun, adına "Yazı Uygarlığı" dediğimiz bir tarihsel kesitin labirenti içinde, ayrıntılara büyüteçle bakıyor: İthaf, önsöz, anekdot, alıntı, daktilo, piktogram, yazma hastalığı, okuma tutkusu, kitabın gövdesi, kütüphanenin sınırları gibi uçlar arasından "Özel Ansiklopedisi"nin on beş yılda tamamladığı yeni cildiyle okura bir düş evreninin kapısını aralıyor.
Coğrafyamızda bulunmuş en eski kafatası iki milyon yaşında. İlk yazı örnekleriyle altı bin yıl öncesinde karşılaşıyoruz. Katlanmış sayfalardan oluşan elyazması kitaplara İsa'dan sonra rastlanıyor. Noktalama işaretlerini ilk kez Bizanslı bir keşiş kullanıyor.
Saint-Augustin yazılı metinleri içinden okumaya kalkışınca herkes şaşırıyor, ondan öncesinde kitaplar yüksek sesle okunuyor. Montaigne, Erasmus gibi "büyük" kişisel kütüphaneye sahip olanların elinde yaklaşık 300 kitap bulunuyor. Sonrasında: Gütenberg'in baskı makinesinden "cep kitabı"na baş döndürücü bir hız.
Enis Batur, belki de son perdesinde rol aldığımız bir oyunun, adına "Yazı Uygarlığı" dediğimiz bir tarihsel kesitin labirenti içinde, ayrıntılara büyüteçle bakıyor: İthaf, önsöz, anekdot, alıntı, daktilo, piktogram, yazma hastalığı, okuma tutkusu, kitabın gövdesi, kütüphanenin sınırları gibi uçlar arasından "Özel Ansiklopedisi"nin on beş yılda tamamladığı yeni cildiyle okura bir düş evreninin kapısını aralıyor.