Tek yaşam alanımız yeryüzünü hızla tahrip ediyoruz. Artık belli oldu ki doğanın tahribatını kolaylaştıran ve meşrulaştıran günümüz hukuk sisteminin baştan sona gözden geçirilmesi zorunludur. Ama nasıl? İşte Cormac Cullinan Vahşi Hukuk kitabında bu sorunun yanıtlarını arıyor. Cormac Cullinan'a göre, doğal topluluklar ve ekosistemler yasal hakları olan tüzel kişilerdir. Biz insanlar iklim değişikliği gibi büyük krizlerle baş etmek istiyorsak, sorunun kaynağına inmeliyiz; kim olduğumuzu yeniden düşünmeli, doğal dünyayla kopan bağlarımızı yeniden kurmalıyız. Yani dünya anlayışımızı kökünden sorgulamalıyız. Doğayla uyum içinde yaşamak için gerekli olan paradigma değişikliği ise Batılı anlayışı sorgulayıp yerli halkların bilgeliğinden yararlanmaktan geçiyor. İnsanlar da dahil, yeryüzünde canlı hayatın sürmesi için, yasaları değiştirmek yerine, hukukun ve yönetişimin doğası ve amacı konusundaki anlayışlarımızı kökten değiştirmemiz gerekiyor. Doğayı gerçekten yaşamayı, doğanın sesine kulak vermeyi öğrenmeliyiz. Tüm bunlardan hareketle, işte bu kitap, yeryüzünün doğal yasalarıyla uyumlu insani yasalar anlamına gelen vahşi hukuk kavramını ele alıyor ve doğayla uyumlu yasaların uygulanabilirliğini pratik örnekleriyle gösteriyor. “Dünya yönetişimi” ve “yeryüzü içtihadı” gibi yeni anlayışlar eşliğinde, yeni bir yeryüzü hukukunun nasıl olması ve bu hedefe ulaşmak için hangi pratik adımların atılması gerektiği üzerinde duran Vahşi Hukuk, politika, hukuk teorisi, kuantum fiziği ve yerli halkların kadim bilgeliğini bir araya getirerek ilginç ve kolaylıkla okunup anlaşılabilecek bir öneriler dizisi ortaya koyuyor. Yalnızca hukukçuların değil, dünyanın ve üzerindeki canlıların akıbetine ilişkin kaygı duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir kitap.
Tek yaşam alanımız yeryüzünü hızla tahrip ediyoruz. Artık belli oldu ki doğanın tahribatını kolaylaştıran ve meşrulaştıran günümüz hukuk sisteminin baştan sona gözden geçirilmesi zorunludur. Ama nasıl? İşte Cormac Cullinan Vahşi Hukuk kitabında bu sorunun yanıtlarını arıyor. Cormac Cullinan'a göre, doğal topluluklar ve ekosistemler yasal hakları olan tüzel kişilerdir. Biz insanlar iklim değişikliği gibi büyük krizlerle baş etmek istiyorsak, sorunun kaynağına inmeliyiz; kim olduğumuzu yeniden düşünmeli, doğal dünyayla kopan bağlarımızı yeniden kurmalıyız. Yani dünya anlayışımızı kökünden sorgulamalıyız. Doğayla uyum içinde yaşamak için gerekli olan paradigma değişikliği ise Batılı anlayışı sorgulayıp yerli halkların bilgeliğinden yararlanmaktan geçiyor. İnsanlar da dahil, yeryüzünde canlı hayatın sürmesi için, yasaları değiştirmek yerine, hukukun ve yönetişimin doğası ve amacı konusundaki anlayışlarımızı kökten değiştirmemiz gerekiyor. Doğayı gerçekten yaşamayı, doğanın sesine kulak vermeyi öğrenmeliyiz. Tüm bunlardan hareketle, işte bu kitap, yeryüzünün doğal yasalarıyla uyumlu insani yasalar anlamına gelen vahşi hukuk kavramını ele alıyor ve doğayla uyumlu yasaların uygulanabilirliğini pratik örnekleriyle gösteriyor. “Dünya yönetişimi” ve “yeryüzü içtihadı” gibi yeni anlayışlar eşliğinde, yeni bir yeryüzü hukukunun nasıl olması ve bu hedefe ulaşmak için hangi pratik adımların atılması gerektiği üzerinde duran Vahşi Hukuk, politika, hukuk teorisi, kuantum fiziği ve yerli halkların kadim bilgeliğini bir araya getirerek ilginç ve kolaylıkla okunup anlaşılabilecek bir öneriler dizisi ortaya koyuyor. Yalnızca hukukçuların değil, dünyanın ve üzerindeki canlıların akıbetine ilişkin kaygı duyan herkesin mutlaka okuması gereken bir kitap.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 14,26 | 14,26 |