Ütopya ve Gerçeklik Arasında Gençlerin Oryantalizm Algısı

Stok Kodu:
9786253990015
Boyut:
16x23
Sayfa Sayısı:
206
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-02
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%18 indirimli
250,00TL
205,00TL
9786253990015
729498
Ütopya ve Gerçeklik Arasında Gençlerin Oryantalizm Algısı
Ütopya ve Gerçeklik Arasında Gençlerin Oryantalizm Algısı
205.00

Doğu’nun toplum dil ya da kültürüne dair her türlü bilginin işlenmesi ve in­celenmesi olarak oryantalizm Batı dışı toplumların modernleşme süreçlerinde yerel seçkinler tarafından içselleştirilmiştir. Doğulunun kendi toplumuna Batı­lı gözü ile bakması, anlamlandırması, yermesi veya küçümsemesi olarak ifade edilebilecek self oryantalizm bu süreçte bir anlam kayması yaşayarak Doğu’dan Doğu’ya yönelen bir paradigma haline gelmiştir. Doğu ile Batı olarak iki ayrı dünya kurgusuna sahip olan oryantalizmin Doğuluyu nesneleştirme çabası self oryantalizmde de karşılık bulmuştur. Self oryantalizmde de içerideki Doğulu­nun Doğuluyu nesneleştirmesi söz konusudur. Bu durum oryantalizmi Batı dışı toplumlarda mayalarken oryantalizmin üretimine ve devamına katkı sağlamıştır. 
Osmanlı Türk modernleşme çabalarında Batılı yaşam ve düşünce tarzı nihai bir hedef olarak belirlenmiş ve modernleşme hareketlerinin yasalar ile destek­lenmesi ile birlikte radikal bir projeye dönüşmüştür. Batı’da modernleşme ha­reketlerinin aşağıdan yukarı bir hareket olmasına karşın Türk modernleşmesi seçkin ve sınırlı bir zümre tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu zümre oryantaliz­mi içeri aktarırken yeni devletin kuruluş felsefesi haline gelmesinde etkin rol oynamıştır. Bu durum Cumhuriyetten bu yana yönetici seçkinler ile yerel halk arasında ortaya çıkan yabancılaşmanın da temelini teşkil etmiştir. Bu yabancı­laşmanın en temelinde otantik değerlerin silikleştirilmesi yanında dinin kamu­sal ya da gündelik yaşamı belirleme gücünün zayıflatılmasına tepki olduğunu söylemek mümkündür. Dahası söz konusu yabancılaşma halen tüm gerçekliği ile önümüzde durmaktadır. Bu bağlamda self oryantalizm, Türk toplumunun çift kutuplu düşünsel şemasını anlayabilmemiz için elverişli araçlardan biri ola­rak güncelliğini korumaktadır. Nitekim Osmanlı’dan başlayan ve Cumhuriyet modernleşmesi ile ulus devletin temelini teşkil eden self oryantalizm bugün dahi toplumsal dinamikleri ve dahi siyaseti etkileme gücüne sahiptir.


Giriş
BÖLÜM 1    Oryantalizmden Self-Oryantalizme
Hayali Öteki Söylemi
Kendi Kendini Oryantalize Etme Eğilimi
Türkiye’de İçselleştirilmiş Oryantalizm
BÖLÜM 2    Gençlerde İçselleştirilmiş Oryantalizm Algısı
Yöntem Yerine
Doğu VS Batı
Yerel İdeolojik Ayrım
Geleneksel Doğu ve Modern Batı Arasında Türkiye
Kendi Kendini Yetersiz Görme
Üstün Batı
İslam, Gerileme Sebebi
Biz Yapa-rız/mayız!
Sağlık
Bilim ve Teknoloji
Yerli Üretim vs Yabancı Üretim
Savunma Sanayi
Enerji
İletişim Araçları
Aşı
Arama Motoru ve Haberleşme Uygulamaları
Sonuç
Kaynaklar

Doğu’nun toplum dil ya da kültürüne dair her türlü bilginin işlenmesi ve in­celenmesi olarak oryantalizm Batı dışı toplumların modernleşme süreçlerinde yerel seçkinler tarafından içselleştirilmiştir. Doğulunun kendi toplumuna Batı­lı gözü ile bakması, anlamlandırması, yermesi veya küçümsemesi olarak ifade edilebilecek self oryantalizm bu süreçte bir anlam kayması yaşayarak Doğu’dan Doğu’ya yönelen bir paradigma haline gelmiştir. Doğu ile Batı olarak iki ayrı dünya kurgusuna sahip olan oryantalizmin Doğuluyu nesneleştirme çabası self oryantalizmde de karşılık bulmuştur. Self oryantalizmde de içerideki Doğulu­nun Doğuluyu nesneleştirmesi söz konusudur. Bu durum oryantalizmi Batı dışı toplumlarda mayalarken oryantalizmin üretimine ve devamına katkı sağlamıştır. 
Osmanlı Türk modernleşme çabalarında Batılı yaşam ve düşünce tarzı nihai bir hedef olarak belirlenmiş ve modernleşme hareketlerinin yasalar ile destek­lenmesi ile birlikte radikal bir projeye dönüşmüştür. Batı’da modernleşme ha­reketlerinin aşağıdan yukarı bir hareket olmasına karşın Türk modernleşmesi seçkin ve sınırlı bir zümre tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu zümre oryantaliz­mi içeri aktarırken yeni devletin kuruluş felsefesi haline gelmesinde etkin rol oynamıştır. Bu durum Cumhuriyetten bu yana yönetici seçkinler ile yerel halk arasında ortaya çıkan yabancılaşmanın da temelini teşkil etmiştir. Bu yabancı­laşmanın en temelinde otantik değerlerin silikleştirilmesi yanında dinin kamu­sal ya da gündelik yaşamı belirleme gücünün zayıflatılmasına tepki olduğunu söylemek mümkündür. Dahası söz konusu yabancılaşma halen tüm gerçekliği ile önümüzde durmaktadır. Bu bağlamda self oryantalizm, Türk toplumunun çift kutuplu düşünsel şemasını anlayabilmemiz için elverişli araçlardan biri ola­rak güncelliğini korumaktadır. Nitekim Osmanlı’dan başlayan ve Cumhuriyet modernleşmesi ile ulus devletin temelini teşkil eden self oryantalizm bugün dahi toplumsal dinamikleri ve dahi siyaseti etkileme gücüne sahiptir.


Giriş
BÖLÜM 1    Oryantalizmden Self-Oryantalizme
Hayali Öteki Söylemi
Kendi Kendini Oryantalize Etme Eğilimi
Türkiye’de İçselleştirilmiş Oryantalizm
BÖLÜM 2    Gençlerde İçselleştirilmiş Oryantalizm Algısı
Yöntem Yerine
Doğu VS Batı
Yerel İdeolojik Ayrım
Geleneksel Doğu ve Modern Batı Arasında Türkiye
Kendi Kendini Yetersiz Görme
Üstün Batı
İslam, Gerileme Sebebi
Biz Yapa-rız/mayız!
Sağlık
Bilim ve Teknoloji
Yerli Üretim vs Yabancı Üretim
Savunma Sanayi
Enerji
İletişim Araçları
Aşı
Arama Motoru ve Haberleşme Uygulamaları
Sonuç
Kaynaklar

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 205,00    205,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat