Uluslararası Terörizm ve Terörist Eylemlere Karşı Kuvvet Kullanımı

Modern teknolojinin tüm imkanlarını kullanan, faaliyet alanını ulusal sınırları aşarak tüm dünyaya yayan, insan hayatını, ekonomik yaşamı, siyasi istikrarı ve uluslararası ilişkileri etkileyebilme gücünü kazanan uluslararası terörizm, uluslararası barış ve güvenliğe yönelik önemli bir tehdit haline gelmiştir. Özellikle 11 Eylül eylemleri, terörizm tehdidinin belli bir devlet ya da bölgeyle sınırlı olmadığını açık bir şekilde göstermiştir. Diğer taraftan terörist eylemlere maruz kalan devletler, terörizmle mücadele adı altında devletlere karşı kuvvet kullanımını başvurmakta, uluslararası hukuku ve ilişkileri tehdit etmektedir. Bu bağlamda uluslararası terörizmle mücadele devletlerin egemen eşitliği, bağımsızlığı, içişlerine karışma ve kuvvet kullanma yasağı ile terörizme karşı etkili mücade arasında bir çatışmanın söz konusu olduğu açıktır.

Görüldüğü gibi uluslararası hukuk açısından iki boyutlu bir tehdit oluşturan uluslararası terörizm, gerek niteliği gerek boyutları itibariyle uluslararası işbirliği olmaksızın devletlerin mücadele edebilecekleri ve üstesinden gelebilecekleri bir sorun olmaktan çıkmıştır. Bu durumda uluslararası hukukun bu konudaki tavrı, sorunun çözümü hakkında önemli bir ölçüt olacaktır.