Türkiye'de gündemden hiç düşmeyen üniversite reformu, geçmişte "ıslahât" günümüzde de "reform" adı altında sürekli olarak tartışılan bir konu oldu. Dün bunları dayanak göstererek yapılan "tensikât" yani "tasfiyeler" ise reform gündeminin zorunlu sonuçlarıydı. Bugün ise ulaşılan noktada, toplumun üniversiteler konusunda beklentileri hâlâ karşılanamamış, tartışmalar ve uygulamalar bizleri bir uzlaşmaya değil adeta kısır bir güç çekişmesine götürmüştür.
Oysa günümüzde tartışılan üniversite sorunlarının temelinde ülkemizde varolan üniversite sisteminin nasıl kurulduğu, nasıl geliştiği ve hangi sorunları dünden bugüne taşıdığı yatmaktadır. Bunların ayrıntılı olarak bilinmemesi, vazgeçilmez gündem olan "reform" konusunda atılacak her adımı eksik bırakacak, sürekli olarak "reform" ile "tasfiye" kelimeleri yanyana gelecek, bunun sonucunda özgür ve özerk üniversite kavramı hayal olacaktır.
Türkiye'de üniversite tartışmalarının kökenlerine inmek, bugünün sorunlarını çözmeye çalışırken, geçmişin deneyimlerini olgusal olarak yorumlayıp, nesnel sonuçlar çıkarmak sorumlu her akademisyenin görevi olmalıdır. Bunları bilmeden yapılacak "akademik düzenlemeler" ya da gelip geçici siyasal dönemlerin dayattığı koşullara uygun olarak oluşturulan "merkeziotoriter" yapılar, özgür üniversite kavramından da uzaklaşmayı getirecektir. Bu nedenle Türkiye'de Darülfünun'dan günümüze tüm üniversite tarihini bütünüyle ve ilk elden belgeleriyle değerlendirmek, bu deneyimleri üniversitelerimizin gelecek kuşaklarına aktarmak büyük önem kazanmaktadır.
İşte, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları olarak beş cilt halinde sunduğumuz Prof. Dr. Emre Dölen'in büyük bir emek sonucunda hazırladığı Türkiye Üniversite Tarihi, böyle bir ihtiyacın ürünü olarak doğdu. Kurulduğu günden bu yana akademik yayıncılığın sorumluluğunu tüm yanlarıyla yerine getiren yayınevimiz, kendini de bu sorunların ve tartışmaların içinde gördüğü için böyle bir yayını üniversite dünyamıza kazandırmaktan dolayı onur duymaktadır.
Türkiye'de gündemden hiç düşmeyen üniversite reformu, geçmişte "ıslahât" günümüzde de "reform" adı altında sürekli olarak tartışılan bir konu oldu. Dün bunları dayanak göstererek yapılan "tensikât" yani "tasfiyeler" ise reform gündeminin zorunlu sonuçlarıydı. Bugün ise ulaşılan noktada, toplumun üniversiteler konusunda beklentileri hâlâ karşılanamamış, tartışmalar ve uygulamalar bizleri bir uzlaşmaya değil adeta kısır bir güç çekişmesine götürmüştür.
Oysa günümüzde tartışılan üniversite sorunlarının temelinde ülkemizde varolan üniversite sisteminin nasıl kurulduğu, nasıl geliştiği ve hangi sorunları dünden bugüne taşıdığı yatmaktadır. Bunların ayrıntılı olarak bilinmemesi, vazgeçilmez gündem olan "reform" konusunda atılacak her adımı eksik bırakacak, sürekli olarak "reform" ile "tasfiye" kelimeleri yanyana gelecek, bunun sonucunda özgür ve özerk üniversite kavramı hayal olacaktır.
Türkiye'de üniversite tartışmalarının kökenlerine inmek, bugünün sorunlarını çözmeye çalışırken, geçmişin deneyimlerini olgusal olarak yorumlayıp, nesnel sonuçlar çıkarmak sorumlu her akademisyenin görevi olmalıdır. Bunları bilmeden yapılacak "akademik düzenlemeler" ya da gelip geçici siyasal dönemlerin dayattığı koşullara uygun olarak oluşturulan "merkeziotoriter" yapılar, özgür üniversite kavramından da uzaklaşmayı getirecektir. Bu nedenle Türkiye'de Darülfünun'dan günümüze tüm üniversite tarihini bütünüyle ve ilk elden belgeleriyle değerlendirmek, bu deneyimleri üniversitelerimizin gelecek kuşaklarına aktarmak büyük önem kazanmaktadır.
İşte, İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları olarak beş cilt halinde sunduğumuz Prof. Dr. Emre Dölen'in büyük bir emek sonucunda hazırladığı Türkiye Üniversite Tarihi, böyle bir ihtiyacın ürünü olarak doğdu. Kurulduğu günden bu yana akademik yayıncılığın sorumluluğunu tüm yanlarıyla yerine getiren yayınevimiz, kendini de bu sorunların ve tartışmaların içinde gördüğü için böyle bir yayını üniversite dünyamıza kazandırmaktan dolayı onur duymaktadır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 109,50 | 109,50 |