Anayasa yargısının temelinde anayasanın üstünlüğü ve bağlayıcılığı ilkesi yatar. Buna göre anayasa normlar hiyerarşisinin tepesinde yer alır ve en üstün norm olarak yasama, yürütme ve yargı organlarını, idari makamları, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Anayasanın üstünlüğü ilkesi gereğince kanunlar anayasaya aykırı olamaz.
Anayasa mahkemeleri anayasanın üstünlüğü fikrini etkili bir şekilde hayata geçirmek için kurulmuşlardır. Bu kapsamda Türk Anayasa Mahkemesi, kuruluşundan bugüne Yüce Divan yargılaması, siyasi partilerin denetimi gibi diğer bazı görevlerinin yanında esas olarak kanunların anayasaya uygunluğunu denetleme görevini yerine getiren bir yüksek yargı organıdır. 2010 anayasa değişikliğiyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvurulan karara bağlama görev ve yetkisi de verilmiştir.
Anayasa yargısının norm denetimi ve bireysel başvuru olarak ortaya çıkan bu iki temel alanında karar verilirken kuralların ve olayların yorumlanması kaçınılmazdır. Her iki alanda da yorumun iki yönlü olduğunu söyleyebiliriz. Norm denetiminde yorum, bir yandan denetlenen normun ne anlama geldiğini belirlemeyi diğer yandan da ilgili Anayasa hükmünün anlamını ortaya koymayı gerektirmektedir. Bireysel başvuruda ise ihlale neden olduğu ileri sürülen idari veya yargısal işlem/karar ile birlikte temel hak ve özgürlükleri koruyan ilgili Anayasa maddesinin yorumlanması söz konusudur.
Bu bağlamda Anayasa Mahkemesi kendisine Anayasa'yla verilen görevlerini yerine getirirken en başta anayasal hükümleri yorumlamak, anlam ve kapsamlarını belirlemek durumundadır. Anayasal hükümlerin yorumu ise onların hangi gerekçelerle hazırlandığını, hangi aşamalardan geçerek kabul edildiğini ve hangi değişikliklere uğradığını bilmeyi gerektirmektedir.
Elinizdeki çalışma tam da bu amaçla hazırlanmıştır. 1982 Anayasasının başlangıçtan itibaren geçirdiği tüm değişiklikleri, madde gerekçelerini, komisyon raporlarını ve diğer yasama süreçlerini dikkate alarak hazırlanan bu çalışma anayasa metninin adeta anatomisi niteliğindedir. Bu nedenle kitabın sadece Mahkememizin üyelerine ve raportörlerine değil Anayasa'yı öğrenmek, anlamak, yorumlamak ve uygulamak konumunda olan herkese faydalı olacak bir kaynak eser mahiyetinde olduğuna inanıyorum.
Kitabın hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür ediyor, ilgililere yararlı olmasını temenni ediyorum.
Zühtü Arslan Anayasa Mahkemesi Başkanı
Anayasa yargısının temelinde anayasanın üstünlüğü ve bağlayıcılığı ilkesi yatar. Buna göre anayasa normlar hiyerarşisinin tepesinde yer alır ve en üstün norm olarak yasama, yürütme ve yargı organlarını, idari makamları, gerçek ve tüzel kişileri bağlar. Anayasanın üstünlüğü ilkesi gereğince kanunlar anayasaya aykırı olamaz.
Anayasa mahkemeleri anayasanın üstünlüğü fikrini etkili bir şekilde hayata geçirmek için kurulmuşlardır. Bu kapsamda Türk Anayasa Mahkemesi, kuruluşundan bugüne Yüce Divan yargılaması, siyasi partilerin denetimi gibi diğer bazı görevlerinin yanında esas olarak kanunların anayasaya uygunluğunu denetleme görevini yerine getiren bir yüksek yargı organıdır. 2010 anayasa değişikliğiyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvurulan karara bağlama görev ve yetkisi de verilmiştir.
Anayasa yargısının norm denetimi ve bireysel başvuru olarak ortaya çıkan bu iki temel alanında karar verilirken kuralların ve olayların yorumlanması kaçınılmazdır. Her iki alanda da yorumun iki yönlü olduğunu söyleyebiliriz. Norm denetiminde yorum, bir yandan denetlenen normun ne anlama geldiğini belirlemeyi diğer yandan da ilgili Anayasa hükmünün anlamını ortaya koymayı gerektirmektedir. Bireysel başvuruda ise ihlale neden olduğu ileri sürülen idari veya yargısal işlem/karar ile birlikte temel hak ve özgürlükleri koruyan ilgili Anayasa maddesinin yorumlanması söz konusudur.
Bu bağlamda Anayasa Mahkemesi kendisine Anayasa'yla verilen görevlerini yerine getirirken en başta anayasal hükümleri yorumlamak, anlam ve kapsamlarını belirlemek durumundadır. Anayasal hükümlerin yorumu ise onların hangi gerekçelerle hazırlandığını, hangi aşamalardan geçerek kabul edildiğini ve hangi değişikliklere uğradığını bilmeyi gerektirmektedir.
Elinizdeki çalışma tam da bu amaçla hazırlanmıştır. 1982 Anayasasının başlangıçtan itibaren geçirdiği tüm değişiklikleri, madde gerekçelerini, komisyon raporlarını ve diğer yasama süreçlerini dikkate alarak hazırlanan bu çalışma anayasa metninin adeta anatomisi niteliğindedir. Bu nedenle kitabın sadece Mahkememizin üyelerine ve raportörlerine değil Anayasa'yı öğrenmek, anlamak, yorumlamak ve uygulamak konumunda olan herkese faydalı olacak bir kaynak eser mahiyetinde olduğuna inanıyorum.
Kitabın hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür ediyor, ilgililere yararlı olmasını temenni ediyorum.
Zühtü Arslan Anayasa Mahkemesi Başkanı
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 114,00 | 114,00 |