Bir yandan siyasi darbelerle her türlü ideolojinin kısıtlandığı, diğer yandan küresel ve liberal politikalarla özgürleştirildiği 1980’lerin ikliminde geliştirilen “kimlik” politikaları, modern Türkiye’nin var oluş gerilimine eşlik eden zıtlaşmaların ve çatışmaların arasında, toplumsal değişimin hem sebebi hem sonucu olarak Türkiye’nin kaderini etkileyen bir problem alanıdır.
Son yüzyılın çok konuşulan kavramlarından olan “kimlik” meselesine “roman”ın penceresinden bakmak, toplumsal değişimlerin sosyokültürel zeminini okuyabilmede geniş imkânlar sunar. Bu kitap, böyle bir niyetle, 1980-2000 arasında cereyan eden kimlik problemlerinin Türk romanındaki yansımalarına ışık tutuyor.
Kitap, 1980-2000 arasında Türkiye’de yaşanan siyasi darbelerin, küresel kültür endüstrisinin, modernizm ve postmodernizmle meydana gelen kırılma noktalarının toplumsal fay hatlarını nasıl harekete geçirdiğine ve bu kırılmaların kimlikler üzerinde hangi problemleri ortaya çıkardığına, dönemin romanları aracılığıyla tanıklık ediyor. Bu minvalde toplumsal cinsiyet, sosyal hayat, inanç ve ideoloji meseleleri etrafında kimlikler tartışmaya açılıyor. Özgürlük imgesi altında aile, beden, cinsiyet, cinselliğe dair söylemleriyle yeni bir kimlik inşası tasarlayan kadınlar/erkekler/eşcinseller; yersizlik, yurtsuzluk, yabancılaşma gibi ideolojik kırılmalarıyla sosyalist aydınlar, akademisyenler; sözü tükenen sanatçılar; modernleşme karşısında verdikleri farklı cevaplarla İslamcı aydınlar, toplumsal hafızanın kaderinde yön tayin edici olan romanın aynasından sorgulanıyor. Kitap, bir bütün olarak Türk toplumunun geçmişten geleceğe uzanan hikâyesinde “kendi kimliğine dair” çözülmeye muhtaç soru(n)larına ilmek atan zengin bir birikime sahip.
Bir yandan siyasi darbelerle her türlü ideolojinin kısıtlandığı, diğer yandan küresel ve liberal politikalarla özgürleştirildiği 1980’lerin ikliminde geliştirilen “kimlik” politikaları, modern Türkiye’nin var oluş gerilimine eşlik eden zıtlaşmaların ve çatışmaların arasında, toplumsal değişimin hem sebebi hem sonucu olarak Türkiye’nin kaderini etkileyen bir problem alanıdır.
Son yüzyılın çok konuşulan kavramlarından olan “kimlik” meselesine “roman”ın penceresinden bakmak, toplumsal değişimlerin sosyokültürel zeminini okuyabilmede geniş imkânlar sunar. Bu kitap, böyle bir niyetle, 1980-2000 arasında cereyan eden kimlik problemlerinin Türk romanındaki yansımalarına ışık tutuyor.
Kitap, 1980-2000 arasında Türkiye’de yaşanan siyasi darbelerin, küresel kültür endüstrisinin, modernizm ve postmodernizmle meydana gelen kırılma noktalarının toplumsal fay hatlarını nasıl harekete geçirdiğine ve bu kırılmaların kimlikler üzerinde hangi problemleri ortaya çıkardığına, dönemin romanları aracılığıyla tanıklık ediyor. Bu minvalde toplumsal cinsiyet, sosyal hayat, inanç ve ideoloji meseleleri etrafında kimlikler tartışmaya açılıyor. Özgürlük imgesi altında aile, beden, cinsiyet, cinselliğe dair söylemleriyle yeni bir kimlik inşası tasarlayan kadınlar/erkekler/eşcinseller; yersizlik, yurtsuzluk, yabancılaşma gibi ideolojik kırılmalarıyla sosyalist aydınlar, akademisyenler; sözü tükenen sanatçılar; modernleşme karşısında verdikleri farklı cevaplarla İslamcı aydınlar, toplumsal hafızanın kaderinde yön tayin edici olan romanın aynasından sorgulanıyor. Kitap, bir bütün olarak Türk toplumunun geçmişten geleceğe uzanan hikâyesinde “kendi kimliğine dair” çözülmeye muhtaç soru(n)larına ilmek atan zengin bir birikime sahip.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 255,00 | 255,00 |