20. yüzyılın başından itibaren teknolojik gelişmelerin harp silah, araç ve teçhizatında neden olduğu ilerlemeler, askeri bir harekâtın sevk ve idaresindeki esas ve usûlleri kapsayan doktrinler üzerinde de etkili olmuştur. Avrupa’da önce Fransa sonra Almanya Ordusu’nda görülen kara harekâtına ait doktrinel değişiklikler; Osmanlı Ordusu’nda da tercüme edilen askeri talimnameler, Avrupa’ya gönderilen subaylar ve Avrupa’dan gelen yabancı subaylar vasıtasıyla alınmaya ve kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca bununla sınırlı kalmayan birlik komutanları, karargâh subayları ve askeri okul ile eğitim birliklerindeki eğiticiler tarafından yaşanılan tecrübelerden elde edilen bilgiler de sözkonusu talimname ve nizamnamelere layiha olarak eklenmiş ve icra edilen her bir muharebede, Türk Ordusu, belirli bir doktrinel gelişmeyi sağlamıştır. Böylece eğitim ve teşkilatında yaptığı düzenlemelere bağlı olarak harbin değişen taktik ve operatif esaslarını uygulamak için gösterdiği gayret; harekâtı anlama ve planlama yeteneğine, muharebede ise sevk ve idare yeteneğine dönüşmüştür.
Temel harekât, taarruz, savunma ve geri çekilme olarak üç harekâtı kapsamaktadır. Ancak geri çekilme harekâtı dönemin temel harekât anlayışına göre savunmanın içerisinde bir hareket/manevra olarak uygulanmış ve dönemin talimnameleri ve nizamnameleri ile bunlara ait layihalarında yer almıştır. Fakat temel harekâtın bu esas ve usulleri, ayrı ayrı sınıfların taktik ve teknik uygulamalarına ait bilgiler olarak talimnamelerde belirtilmiştir. Örneğin bu talimnamelerde başlıbaşına bir taarruz harekâtının veya savunma harekâtının izahından öte piyade, süvari, topçu v.b. sınıfların ayrı ayrı taarruz ve savunma harekâtına ait icra esasları ifade edilmiştir.
20. yüzyılın başından itibaren teknolojik gelişmelerin harp silah, araç ve teçhizatında neden olduğu ilerlemeler, askeri bir harekâtın sevk ve idaresindeki esas ve usûlleri kapsayan doktrinler üzerinde de etkili olmuştur. Avrupa’da önce Fransa sonra Almanya Ordusu’nda görülen kara harekâtına ait doktrinel değişiklikler; Osmanlı Ordusu’nda da tercüme edilen askeri talimnameler, Avrupa’ya gönderilen subaylar ve Avrupa’dan gelen yabancı subaylar vasıtasıyla alınmaya ve kullanılmaya başlanmıştır. Ayrıca bununla sınırlı kalmayan birlik komutanları, karargâh subayları ve askeri okul ile eğitim birliklerindeki eğiticiler tarafından yaşanılan tecrübelerden elde edilen bilgiler de sözkonusu talimname ve nizamnamelere layiha olarak eklenmiş ve icra edilen her bir muharebede, Türk Ordusu, belirli bir doktrinel gelişmeyi sağlamıştır. Böylece eğitim ve teşkilatında yaptığı düzenlemelere bağlı olarak harbin değişen taktik ve operatif esaslarını uygulamak için gösterdiği gayret; harekâtı anlama ve planlama yeteneğine, muharebede ise sevk ve idare yeteneğine dönüşmüştür.
Temel harekât, taarruz, savunma ve geri çekilme olarak üç harekâtı kapsamaktadır. Ancak geri çekilme harekâtı dönemin temel harekât anlayışına göre savunmanın içerisinde bir hareket/manevra olarak uygulanmış ve dönemin talimnameleri ve nizamnameleri ile bunlara ait layihalarında yer almıştır. Fakat temel harekâtın bu esas ve usulleri, ayrı ayrı sınıfların taktik ve teknik uygulamalarına ait bilgiler olarak talimnamelerde belirtilmiştir. Örneğin bu talimnamelerde başlıbaşına bir taarruz harekâtının veya savunma harekâtının izahından öte piyade, süvari, topçu v.b. sınıfların ayrı ayrı taarruz ve savunma harekâtına ait icra esasları ifade edilmiştir.