Toplumların anlam üretme süreci başlangıç mitosumuzu oluşturan en önemli adımlardan biridir. Başlangıç mitosu aynı zamanda örtük bir anımsama işleminin de kökensel bağlarını oluşturmaktadır. Bu anımsama eylemleri açık, örtülü veya deneyimsel olmak üzere çeşitli şekillerde karşımıza çıkmaktadır. İnsanoğlu için temel besin maddelerinden biri olan buğdayın bu anımsama işleminde önemli bir yeri vardır. Çünkü buğday pek çok mitolojide insanlığın dünyalık yaşamının başlamasına neden olan mistik imgedir. Nitekim Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın cennetten kovulmasına neden olmuştur. Bu nedenle toplumların kolektif belleğinde yer eden buğday, insanlık tarihi boyunca hem bu anlatılardan kaynaklı hem de yaşamın ana unsurlarından biri olması nedeniyle diğer besinlerden farklı bir yerde konumlanmıştır. İnsanoğlu çevresini anlamlandırarak dünyayı yaşam alanına/eve dönüştürmüştür. Bu dönüşüm sürecinde dış dünyanın gözlemlenmesi önemli bir süreçtir. İnsanoğlu doğadaki unsurların bir döngüsü olduğunu fark etmiş ve bu döngüyü kendi yaşamı ile özdeşleştirmiştir. Bu bağlamda buğdayın tohum formunda toprağa atılması, toprakta büyüyüp başağa dönüşmesi ve sonrasında bu başaktan yüzlerce buğday tanesinin meydana gelmesi insanların buğdaya birtakım anlamlar yüklemesine sebebiyet vermiştir. Bu anlamlar ağı halk inanışlarına, halk hekimliğine, geçiş dönemlerine, halk mutfağına, köy seyirlik oyunlarına ve sözlü kültür ürünlerine varıncaya kadar kendisini çok geniş bir alanda gün yüzüne çıkartmaktadır.
Toplumların anlam üretme süreci başlangıç mitosumuzu oluşturan en önemli adımlardan biridir. Başlangıç mitosu aynı zamanda örtük bir anımsama işleminin de kökensel bağlarını oluşturmaktadır. Bu anımsama eylemleri açık, örtülü veya deneyimsel olmak üzere çeşitli şekillerde karşımıza çıkmaktadır. İnsanoğlu için temel besin maddelerinden biri olan buğdayın bu anımsama işleminde önemli bir yeri vardır. Çünkü buğday pek çok mitolojide insanlığın dünyalık yaşamının başlamasına neden olan mistik imgedir. Nitekim Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın cennetten kovulmasına neden olmuştur. Bu nedenle toplumların kolektif belleğinde yer eden buğday, insanlık tarihi boyunca hem bu anlatılardan kaynaklı hem de yaşamın ana unsurlarından biri olması nedeniyle diğer besinlerden farklı bir yerde konumlanmıştır. İnsanoğlu çevresini anlamlandırarak dünyayı yaşam alanına/eve dönüştürmüştür. Bu dönüşüm sürecinde dış dünyanın gözlemlenmesi önemli bir süreçtir. İnsanoğlu doğadaki unsurların bir döngüsü olduğunu fark etmiş ve bu döngüyü kendi yaşamı ile özdeşleştirmiştir. Bu bağlamda buğdayın tohum formunda toprağa atılması, toprakta büyüyüp başağa dönüşmesi ve sonrasında bu başaktan yüzlerce buğday tanesinin meydana gelmesi insanların buğdaya birtakım anlamlar yüklemesine sebebiyet vermiştir. Bu anlamlar ağı halk inanışlarına, halk hekimliğine, geçiş dönemlerine, halk mutfağına, köy seyirlik oyunlarına ve sözlü kültür ürünlerine varıncaya kadar kendisini çok geniş bir alanda gün yüzüne çıkartmaktadır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 195,00 | 195,00 |