Günümüz itibariyle Türkiye'de farklı statülerde dört milyondan fazla mülteci ve sığınmacı yaşamaktadır. Bunlar arasında geçici koruma altında bulunan Suriyeliler, uluslararası koruma başvuru ve statü sahipleri sayılabilir. Bugün gelinen noktada söz konusu nüfusun topluma farklı etkileri bulunmaktadır. Savaş ortamı, kargaşa, şiddet vb. gerekçelerle ülkelerini terk edip hayata tutunabilmek amacıyla başka ülkelere göç eden insanların bu eylemi, süreci kendi problemleri olmaktan çıkarıp göç ettikleri ülkelerin üzerinde hassasiyetle durması gereken bir sorun haline getirmektedir. Zira uluslararası göçler, farklı kültürlerin karşılaşmasına vesile olurken çeşitli kültürlerden insanların bir arada yaşamaları, farklılıklarla başa çıkmaları ve iletişim engellerini aşmaları gibi sorunları da gündeme getirmektedir.
Göçün uzun vadeli sonuçları, göçmenlerin geldikleri ülkeye ekledikleri maliyet, ülke ekonomisine sağladıkları katkı, o ülkede doğan çocukların ve yetişmekte olan gençlerin eğitimi, onlara beceri kazandırılması, yerleştirildikleri il ve ilçelerde yerli halkla bir arada yaşamaya dair karşılaştıkları zorluklar veya kolaylıklar ve uyum sorunları konusunda politika üretimine girdi sağlayacak kapsamlı araştırmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu bilinçle ve kadınların, savaş ve göç hareketlerinin olumsuz sonuçlarından en çok etkilenen gruplardan biri olması nedeniyle, Trabzon özelinde “Kadın Eliyle Gönül Gözüyle Uluslararası Dostluk Köprüsü” başlıklı bir proje hayata geçirilmiştir. Proje ile Trabzon'da yaşayan mülteci ve sığınmacı kadınları tanımak, göç deneyimlerini derlemek, uzun vadeli uyum probleminin çözümüne yönelik, kadınlar arasında karşılıklı iletişim, etkileşim, işbirliği ve dayanışmayı teşvik eden, karşılıklı öğrenmeyi salık veren ve uzun vadede kalıcı ve sağlam dostluk köprüleri inşa etmek hedeflenmiştir.
Proje kapsamında mülteci ve sığınmacı kadınların el becerilerinin/el sanatlarının tespiti ve belirlenen etkinliklerin hayata geçirilebilmesi amacıyla Karadeniz Teknik Üniversitesi (Edebiyat Fakültesi/Sosyoloji Bölümü), Trabzon Büyükşehir Belediyesi (Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı), Ortahisar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü (Hayat Boyu Öğrenme Şube Müdürlüğü) ile Afganistan Hazaraları Kültür ve Dayanışma Derneği ile bir işbirliği protokolü imzalanmıştır. Araştırma kapsamında, 260 mülteci ve sığınmacı kadınla (101'i Afganistan, 82'si Suriye, 39'u İran ve 38'i Irak uyruklu) görüşülmüştür. Bu görüşmeler neticesinde öncelikle Trabzon'da yaşayan mülteci ve sığınmacı kadınların genel görünümleri (sosyo-demografik profil) ortaya konulmuş; kadınların göç hikayeleri derlenmiş; Trabzon'da birey ve toplum etkileşimlerinin ne yönde bir seyir izlediği irdelenmiştir. Ayrıca, mülteci ve sığınmacı kadınların kendi ülkelerine ait el sanat becerileri /el sanatları belirlenmiştir. Elde edilen veriler ışığında, Trabzon'da yaşayan mülteci ve sığınmacı kadınların ev sahibi toplumla iletişimlerini ve etkileşimlerini arttırmak suretiyle, uzun vadeli sosyal uyum sorunlarının azaltılmasına ve çözümüne yönelik farklı etkinliklerin hayata geçirilmesi önerilmiştir.
“Biz yerle yeksan idik, Trabzonlular ayağa dikittiler.”
“Türk ülkesine minnettarız.”
“Gerçekten insanlıkları fevkalade, yaşamın gerçek anlamını Trabzon'da öğrendim.”
“Savaş ülkesinde olduğumuz için kadınlar eve kapanmayı öğrenmiş, kadınları bir araya getirmek üzere atılacak adımlar başlangıçta garipsenebilir ama sonrasında emin olun faydalı olacaktır.”
Günümüz itibariyle Türkiye'de farklı statülerde dört milyondan fazla mülteci ve sığınmacı yaşamaktadır. Bunlar arasında geçici koruma altında bulunan Suriyeliler, uluslararası koruma başvuru ve statü sahipleri sayılabilir. Bugün gelinen noktada söz konusu nüfusun topluma farklı etkileri bulunmaktadır. Savaş ortamı, kargaşa, şiddet vb. gerekçelerle ülkelerini terk edip hayata tutunabilmek amacıyla başka ülkelere göç eden insanların bu eylemi, süreci kendi problemleri olmaktan çıkarıp göç ettikleri ülkelerin üzerinde hassasiyetle durması gereken bir sorun haline getirmektedir. Zira uluslararası göçler, farklı kültürlerin karşılaşmasına vesile olurken çeşitli kültürlerden insanların bir arada yaşamaları, farklılıklarla başa çıkmaları ve iletişim engellerini aşmaları gibi sorunları da gündeme getirmektedir.
Göçün uzun vadeli sonuçları, göçmenlerin geldikleri ülkeye ekledikleri maliyet, ülke ekonomisine sağladıkları katkı, o ülkede doğan çocukların ve yetişmekte olan gençlerin eğitimi, onlara beceri kazandırılması, yerleştirildikleri il ve ilçelerde yerli halkla bir arada yaşamaya dair karşılaştıkları zorluklar veya kolaylıklar ve uyum sorunları konusunda politika üretimine girdi sağlayacak kapsamlı araştırmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu bilinçle ve kadınların, savaş ve göç hareketlerinin olumsuz sonuçlarından en çok etkilenen gruplardan biri olması nedeniyle, Trabzon özelinde “Kadın Eliyle Gönül Gözüyle Uluslararası Dostluk Köprüsü” başlıklı bir proje hayata geçirilmiştir. Proje ile Trabzon'da yaşayan mülteci ve sığınmacı kadınları tanımak, göç deneyimlerini derlemek, uzun vadeli uyum probleminin çözümüne yönelik, kadınlar arasında karşılıklı iletişim, etkileşim, işbirliği ve dayanışmayı teşvik eden, karşılıklı öğrenmeyi salık veren ve uzun vadede kalıcı ve sağlam dostluk köprüleri inşa etmek hedeflenmiştir.
Proje kapsamında mülteci ve sığınmacı kadınların el becerilerinin/el sanatlarının tespiti ve belirlenen etkinliklerin hayata geçirilebilmesi amacıyla Karadeniz Teknik Üniversitesi (Edebiyat Fakültesi/Sosyoloji Bölümü), Trabzon Büyükşehir Belediyesi (Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı), Ortahisar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü (Hayat Boyu Öğrenme Şube Müdürlüğü) ile Afganistan Hazaraları Kültür ve Dayanışma Derneği ile bir işbirliği protokolü imzalanmıştır. Araştırma kapsamında, 260 mülteci ve sığınmacı kadınla (101'i Afganistan, 82'si Suriye, 39'u İran ve 38'i Irak uyruklu) görüşülmüştür. Bu görüşmeler neticesinde öncelikle Trabzon'da yaşayan mülteci ve sığınmacı kadınların genel görünümleri (sosyo-demografik profil) ortaya konulmuş; kadınların göç hikayeleri derlenmiş; Trabzon'da birey ve toplum etkileşimlerinin ne yönde bir seyir izlediği irdelenmiştir. Ayrıca, mülteci ve sığınmacı kadınların kendi ülkelerine ait el sanat becerileri /el sanatları belirlenmiştir. Elde edilen veriler ışığında, Trabzon'da yaşayan mülteci ve sığınmacı kadınların ev sahibi toplumla iletişimlerini ve etkileşimlerini arttırmak suretiyle, uzun vadeli sosyal uyum sorunlarının azaltılmasına ve çözümüne yönelik farklı etkinliklerin hayata geçirilmesi önerilmiştir.
“Biz yerle yeksan idik, Trabzonlular ayağa dikittiler.”
“Türk ülkesine minnettarız.”
“Gerçekten insanlıkları fevkalade, yaşamın gerçek anlamını Trabzon'da öğrendim.”
“Savaş ülkesinde olduğumuz için kadınlar eve kapanmayı öğrenmiş, kadınları bir araya getirmek üzere atılacak adımlar başlangıçta garipsenebilir ama sonrasında emin olun faydalı olacaktır.”
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 152,25 | 152,25 |