Toplumsal Sıçrama
“Son yıllarda okuduğum en iyi kitaplardan biri. Modern insanın davranışlarının evrimsel kökenleri hakkındaki soruşturması hem derin hem de aydınlatıcı.”
Sonja Lyubomirsky, Nasıl Mutlu Olunur?'un yazarı
İnsan bir çelişkiler yumağıdır: Hedeflerimize ulaşmak için canla başla çalışırız ama çabalarımız meyvesini verdiğinde mutluluğumuz kısa sürer. Dostlarımızın hayatta başarılı olmalarını isteriz ama çok başarılı olduklarında onları kıskanırız. Yalan söylemeyi kötüler, yalancıyı ayıplarız ama ne kendimize ne de başkalarına yalan söylemekten çekiniriz. Bu tutarsızlıklara bakınca, insanlığın bugünlere gelebilmiş olması bir mucize gibi görünebilir. Oysa yapılan son bilimsel çalışmalar bu çelişkilerin insanlığın evriminde hayati bir rol oynadığını gösteriyor. Uzak atalarımız ağaçlardan düzlüklere inmek zorunda kaldıklarında zihinlerinin çalışma şekli de sonsuza dek değişti. Başkalarının düşüncelerini tahmin etmeyi, yarınları düşünmeyi ve yalan söylemeyi de öğrendiler. Bu gezegendeki yerimizi sonsuza dek değiştirecek tamamen yeni bir zeka türü yaratarak, fiziksel beceri yerine ekip çalışmasına ve toplumsallığa öncelik verdiler.
Tanınmış sosyal psikolog William von Hippel, bu kitapta, uzak geçmişte evrimimize yön vermiş olayların bugünkü hayatımızı nasıl şekillendirdiğini açıklıyor. Kendi yalanlarımıza neden inandığımızı, neden mutluluk peşinde koştuğumuzu, şöhret ve servetin neden mutluluk kadar mutsuzluk da getirdiğini izah ediyor. Bizi biz yapan, mutlu eden şeylerin bilgisini hayatımızı iyileştirmek için nasıl kullanacağımıza dair yeni ipuçlarıyla, türümüze yeni ve kışkırtıcı bir bakış sunuyor.
“Son yıllarda okuduğum en iyi kitaplardan biri. Modern insanın davranışlarının evrimsel kökenleri hakkındaki soruşturması hem derin hem de aydınlatıcı.”
Sonja Lyubomirsky, Nasıl Mutlu Olunur?'un yazarı
İnsan bir çelişkiler yumağıdır: Hedeflerimize ulaşmak için canla başla çalışırız ama çabalarımız meyvesini verdiğinde mutluluğumuz kısa sürer. Dostlarımızın hayatta başarılı olmalarını isteriz ama çok başarılı olduklarında onları kıskanırız. Yalan söylemeyi kötüler, yalancıyı ayıplarız ama ne kendimize ne de başkalarına yalan söylemekten çekiniriz. Bu tutarsızlıklara bakınca, insanlığın bugünlere gelebilmiş olması bir mucize gibi görünebilir. Oysa yapılan son bilimsel çalışmalar bu çelişkilerin insanlığın evriminde hayati bir rol oynadığını gösteriyor. Uzak atalarımız ağaçlardan düzlüklere inmek zorunda kaldıklarında zihinlerinin çalışma şekli de sonsuza dek değişti. Başkalarının düşüncelerini tahmin etmeyi, yarınları düşünmeyi ve yalan söylemeyi de öğrendiler. Bu gezegendeki yerimizi sonsuza dek değiştirecek tamamen yeni bir zeka türü yaratarak, fiziksel beceri yerine ekip çalışmasına ve toplumsallığa öncelik verdiler.
Tanınmış sosyal psikolog William von Hippel, bu kitapta, uzak geçmişte evrimimize yön vermiş olayların bugünkü hayatımızı nasıl şekillendirdiğini açıklıyor. Kendi yalanlarımıza neden inandığımızı, neden mutluluk peşinde koştuğumuzu, şöhret ve servetin neden mutluluk kadar mutsuzluk da getirdiğini izah ediyor. Bizi biz yapan, mutlu eden şeylerin bilgisini hayatımızı iyileştirmek için nasıl kullanacağımıza dair yeni ipuçlarıyla, türümüze yeni ve kışkırtıcı bir bakış sunuyor.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 180,60 | 180,60 |