O zaman haydi buyurun; ümit kapılarını ardına kadar açma, sessiz bir çığlık ve güneşi görme ihtiyacı gibi, Tırmık İzi’ne.” “…‘Orta halli bir memur çocuğu olarak köy ve kasaba okullarında okumuş, nereye gidilmişse oranın insanı ile bir tutulmuş, ayağına paslı çivi saplanmış, köpek ısırmış, kedi tırmalamış yani tabiattan koparılmadan şantiye şartlarında yetiştirilmiş bir fanîyim. Devletimin kayıtlarında da emekliliği henüz dolmuş spiker kadrosunda geçerim!’ cümleleriyle kendisini tanıtan Handan DEMİRALP; ‘Her şey yeterince olmalı hayatta; ne çok eksik, ne çok fazla... Tadında kalmalı yani, lastik gibi uzamamalı, yorulan, eskiyen, tavsayan ne varsa tamamını ardında bırakıp, terk etmeyi, ayrılmayı göze alıp, kullanılmayan giysileri ayıklar gibi ayıklamalı insan hayatındaki kavramları. Ki; yenilere yer açabilsin.’ diyor.
Tırmık İzi, bir sanal günceye ad olarak konmuş olsa da hayatın bütün gerçekliğini içinde barındırıyor. İnancın köşe taşlarına yuvarlanan cümlelerle, rûhunu san’âttan almış bir ‘ifade ustası’nın kendisini dillendirdiği bir eser olarak yüreğinize dokunuyor ve gönül tellerinizi akort ediyor…
Her şeyin bir ‘yeterince’si var; sahnelerde, makamda-mevkîde olmanın, karnını, beynini doyurmanın, okumanın, yazmanın, saklamanın, biriktirmenin, satmanın, satın almanın, felsefenin, mantığın, paranın, şöhretin, ihtişamın... Ve elbette mutlaka bittiği bir yer var bütün bunların. Yılları devirmiş, içinden nice acılar, nice sevinçler, hastalıklar, şehirler, ülkeler, yollar, hayvanlar, insanlar, kavgalar, isyanlar, ayıplar, kayıplar, kazançlar, yorumlar, varlıklar, yokluklar, hiçlikler, çokluklar geçmiş, geçen yıllarla birlikte değişmiş ve belki dokunduğu birkaç şeyi de değiştirmiş, ama en fazla yazarının zaman içindeki değişimine tanıklık edip ettirmiş bir güncenin başka boyuta geçme hali aslında ‘Tırmık İzi’…
Acaba inançlarınızın kaçı gerçekten size ait? Peki; onların kaçına kişisel deneyimleriniz sonucunda ulaştınız? Doğru olduğuna inandığınız şeyleri sorgulamak konusunda ne kadar açıksınız? Hayvanları sevmeden insanları sevebilir misiniz? Tırmık İzi’ni okurken tüm bu ve benzeri soruların cevabının yansımalarını hayatınızda bulacaksınız.
Handan DEMİRALP’ın eşsiz eseri bütün okuyucusunu hayatın sıradanlığından uzaklaştırıyor… Tırmık İzi’nin sayfalarında dolaşırken acıyı da ve tatlıyı da gerçek anlamda bulacaksınız.
O zaman haydi buyurun; ümit kapılarını ardına kadar açma, sessiz bir çığlık ve güneşi görme ihtiyacı gibi, Tırmık İzi’ne.” “…‘Orta halli bir memur çocuğu olarak köy ve kasaba okullarında okumuş, nereye gidilmişse oranın insanı ile bir tutulmuş, ayağına paslı çivi saplanmış, köpek ısırmış, kedi tırmalamış yani tabiattan koparılmadan şantiye şartlarında yetiştirilmiş bir fanîyim. Devletimin kayıtlarında da emekliliği henüz dolmuş spiker kadrosunda geçerim!’ cümleleriyle kendisini tanıtan Handan DEMİRALP; ‘Her şey yeterince olmalı hayatta; ne çok eksik, ne çok fazla... Tadında kalmalı yani, lastik gibi uzamamalı, yorulan, eskiyen, tavsayan ne varsa tamamını ardında bırakıp, terk etmeyi, ayrılmayı göze alıp, kullanılmayan giysileri ayıklar gibi ayıklamalı insan hayatındaki kavramları. Ki; yenilere yer açabilsin.’ diyor.
Tırmık İzi, bir sanal günceye ad olarak konmuş olsa da hayatın bütün gerçekliğini içinde barındırıyor. İnancın köşe taşlarına yuvarlanan cümlelerle, rûhunu san’âttan almış bir ‘ifade ustası’nın kendisini dillendirdiği bir eser olarak yüreğinize dokunuyor ve gönül tellerinizi akort ediyor…
Her şeyin bir ‘yeterince’si var; sahnelerde, makamda-mevkîde olmanın, karnını, beynini doyurmanın, okumanın, yazmanın, saklamanın, biriktirmenin, satmanın, satın almanın, felsefenin, mantığın, paranın, şöhretin, ihtişamın... Ve elbette mutlaka bittiği bir yer var bütün bunların. Yılları devirmiş, içinden nice acılar, nice sevinçler, hastalıklar, şehirler, ülkeler, yollar, hayvanlar, insanlar, kavgalar, isyanlar, ayıplar, kayıplar, kazançlar, yorumlar, varlıklar, yokluklar, hiçlikler, çokluklar geçmiş, geçen yıllarla birlikte değişmiş ve belki dokunduğu birkaç şeyi de değiştirmiş, ama en fazla yazarının zaman içindeki değişimine tanıklık edip ettirmiş bir güncenin başka boyuta geçme hali aslında ‘Tırmık İzi’…
Acaba inançlarınızın kaçı gerçekten size ait? Peki; onların kaçına kişisel deneyimleriniz sonucunda ulaştınız? Doğru olduğuna inandığınız şeyleri sorgulamak konusunda ne kadar açıksınız? Hayvanları sevmeden insanları sevebilir misiniz? Tırmık İzi’ni okurken tüm bu ve benzeri soruların cevabının yansımalarını hayatınızda bulacaksınız.
Handan DEMİRALP’ın eşsiz eseri bütün okuyucusunu hayatın sıradanlığından uzaklaştırıyor… Tırmık İzi’nin sayfalarında dolaşırken acıyı da ve tatlıyı da gerçek anlamda bulacaksınız.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 9,88 | 9,88 |