Tenviru'l Kulub Tercümesi (2 Cilt Takım) (Ciltli)

Stok Kodu:
9786059298044
Boyut:
17x24
Sayfa Sayısı:
1450
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2017
Kapak Türü:
Ciltli
Kağıt Türü:
Şamua
Kategori:
%33 indirimli
600,00TL
402,00TL
9786059298044
684687
Tenviru'l Kulub Tercümesi (2 Cilt Takım) (Ciltli)
Tenviru'l Kulub Tercümesi (2 Cilt Takım) (Ciltli)
402.00

Tasavvufu ve Nakşibendiyye yolunun üstünlüğünü inkar eden bir kimse vardı. Muhammed Emin hazretlerinin talebelerinden birine gelerek hocasının Tenviru'l Kulub adlı kitabından bir adet istedi. Talebe o kimsenin böyle bir istekte bulunmasına sevindi. O kimsenin eski yaptıklarından vaz geçip ıslah olduğunu zannetti. Talebe merak edip o kimseye kitabı niçin istediğini sordu. O kimse kitabın yapraklarıyla istinca edeceğini yani teharetleneceğini söyledi. Talebe üzülerek ve kızarak; ''Bu kitabı yazan kimseye hürmet etmiyorsan içindeki Kuran-ı Kerim ve hadis-i şeriflerden bildirilenlere de mi hürmet etmiyorsun?'' dedi. O kimse alaylı bir tavırla güldü. Bu hareket karşısında Muhammed Emin hazretlerinin talebesi iyice kızdı. Fakat hocasının emrine uyduğu için sabrederek herhangi bir karşılıkta bulunmadı. Olanları gelip hocasına anlattı. Muhammed Emin hazretleri buyurdu ki: ''Sabret Allah Teala gayret sahibidir. Sen bu sabrının karşılığını İnşaallah bulacaksın.'' Aradan fazla zaman geçmeden talebeye hakaret dolu sözler sarfeden kimsenin şiddetli bir hastalığa tutulduğu haberi duyuldu. Bütün tedavilere rağmen o kimsenin halinde bir iyileşme olmadı. O kimsenin günlerdir uyku uyumadığı ve feryat figan etmesi sebebiyle kimsenin yanına yaklaşamadığı haberi yayıldı. Sonunda yakınları kendisine hakaret edilen talebeye gelip hallerini bildirdiler. O talebe;''Ariflerin yani Allah dostlarının okları zehirlidir. O oklardan birisi kime isabet ederse o kimse helak olur. Lakin ben o kimsenin bu rahatsızlığının hafiflemesini istiyorum. İnşaallah bu akşam durumu hocama bildireceğim'' dedi. O talebe ve yanında bulunan arkadaşları hocanın evine gittiler. O sırada hastanın yakınları da hastayı oraya getirdiler. Muhammed Emin Erbili hazretlerinin önüne koydular. O kimse kurumuş sanki etsiz bir heykel gibi olmuş.

Tasavvufu ve Nakşibendiyye yolunun üstünlüğünü inkar eden bir kimse vardı. Muhammed Emin hazretlerinin talebelerinden birine gelerek hocasının Tenviru'l Kulub adlı kitabından bir adet istedi. Talebe o kimsenin böyle bir istekte bulunmasına sevindi. O kimsenin eski yaptıklarından vaz geçip ıslah olduğunu zannetti. Talebe merak edip o kimseye kitabı niçin istediğini sordu. O kimse kitabın yapraklarıyla istinca edeceğini yani teharetleneceğini söyledi. Talebe üzülerek ve kızarak; ''Bu kitabı yazan kimseye hürmet etmiyorsan içindeki Kuran-ı Kerim ve hadis-i şeriflerden bildirilenlere de mi hürmet etmiyorsun?'' dedi. O kimse alaylı bir tavırla güldü. Bu hareket karşısında Muhammed Emin hazretlerinin talebesi iyice kızdı. Fakat hocasının emrine uyduğu için sabrederek herhangi bir karşılıkta bulunmadı. Olanları gelip hocasına anlattı. Muhammed Emin hazretleri buyurdu ki: ''Sabret Allah Teala gayret sahibidir. Sen bu sabrının karşılığını İnşaallah bulacaksın.'' Aradan fazla zaman geçmeden talebeye hakaret dolu sözler sarfeden kimsenin şiddetli bir hastalığa tutulduğu haberi duyuldu. Bütün tedavilere rağmen o kimsenin halinde bir iyileşme olmadı. O kimsenin günlerdir uyku uyumadığı ve feryat figan etmesi sebebiyle kimsenin yanına yaklaşamadığı haberi yayıldı. Sonunda yakınları kendisine hakaret edilen talebeye gelip hallerini bildirdiler. O talebe;''Ariflerin yani Allah dostlarının okları zehirlidir. O oklardan birisi kime isabet ederse o kimse helak olur. Lakin ben o kimsenin bu rahatsızlığının hafiflemesini istiyorum. İnşaallah bu akşam durumu hocama bildireceğim'' dedi. O talebe ve yanında bulunan arkadaşları hocanın evine gittiler. O sırada hastanın yakınları da hastayı oraya getirdiler. Muhammed Emin Erbili hazretlerinin önüne koydular. O kimse kurumuş sanki etsiz bir heykel gibi olmuş.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 402,00    402,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat