İbrahim Necmi Dilmen, edebiyatı, söz vâsıtasıyla ortaya çıkan her çeşit fikrî ve rûhî hadise olarak yorumlarken edebî eserde özellikle söze ve dile dikkat çeker. Bu nedenledir ki Târih-i Edebiyat Dersleri'nde, yazar biyografilerinin ardından eserlerini vermekle kalmaz, eserler üzerinde dil göstergelerine inecek kadar mikro düzeyde incelemeler yapar. İbrahim Necmi için eserde işlenen konu kadar onun nasıl işlendiği de önemlidir.
Bu noktada yazarın gerek konu gerekse konunun işlenişi hususunda göz önünde tuttuğu en önemli ölçüt yeniliktir. İbrahim Necmi'ye göre iyi bir edebiyat eseri yeni bir konuyu yeni yapı ve şekillerle işleyendir. Bu nedenle Târih-i Edebiyat Dersleri'nin yazarı, edebiyat tarihinde her ne kadar edebî mektep oluşumunu önemserse de bunun zamanla bir taklit şekline dönüşümünü eleştirir. Yine de İbrahim Necmi edebiyat tarihinde gerek nesir gerekse nazım türlerinin gelişimini ortaya koyarken ilişkilere veya etkenlere dayalı gruplama ve açıklamayı da ihmal etmez. Târih-i Edebiyat Dersleri'nde fikir ve konu ile dil ve şekil birbirleri aleyhine görmezden gelinmez. Her iki unsur organik bir bütün hâlinde görünür. Bununla birlikte İbrahim Necmi, Târih-i Edebiyat Dersleri'nde yer yer edebiyata ait tür ve şekil bilgileri de aktarır.
İbrahim Necmi, Târih-i Edebiyat Dersleri'nde, edebiyat tarihinin bir milletin fikir hayatının tarihi olduğu üzerinde ısrarla durur Edebiyat tarihinde, Türk edebiyatı tarihinin “Türkçe edebiyat” tarihi olduğu düşündüğü izlenimi bırakır; çünkü eserinde “Türkçe edebiyat” adlandırmasını sıklıkla kullanır ve bir eserin Türkçe olup olmadığına dair özelliğine daha bir dikkat çeker. Ayrıca İbrahim Necmi, edebiyat tarihinde bir yazar ve şairin Türkçe kaleme aldığı eserlerini daha bir önemser.
İbrahim Necmi Dilmen, edebiyatı, söz vâsıtasıyla ortaya çıkan her çeşit fikrî ve rûhî hadise olarak yorumlarken edebî eserde özellikle söze ve dile dikkat çeker. Bu nedenledir ki Târih-i Edebiyat Dersleri'nde, yazar biyografilerinin ardından eserlerini vermekle kalmaz, eserler üzerinde dil göstergelerine inecek kadar mikro düzeyde incelemeler yapar. İbrahim Necmi için eserde işlenen konu kadar onun nasıl işlendiği de önemlidir.
Bu noktada yazarın gerek konu gerekse konunun işlenişi hususunda göz önünde tuttuğu en önemli ölçüt yeniliktir. İbrahim Necmi'ye göre iyi bir edebiyat eseri yeni bir konuyu yeni yapı ve şekillerle işleyendir. Bu nedenle Târih-i Edebiyat Dersleri'nin yazarı, edebiyat tarihinde her ne kadar edebî mektep oluşumunu önemserse de bunun zamanla bir taklit şekline dönüşümünü eleştirir. Yine de İbrahim Necmi edebiyat tarihinde gerek nesir gerekse nazım türlerinin gelişimini ortaya koyarken ilişkilere veya etkenlere dayalı gruplama ve açıklamayı da ihmal etmez. Târih-i Edebiyat Dersleri'nde fikir ve konu ile dil ve şekil birbirleri aleyhine görmezden gelinmez. Her iki unsur organik bir bütün hâlinde görünür. Bununla birlikte İbrahim Necmi, Târih-i Edebiyat Dersleri'nde yer yer edebiyata ait tür ve şekil bilgileri de aktarır.
İbrahim Necmi, Târih-i Edebiyat Dersleri'nde, edebiyat tarihinin bir milletin fikir hayatının tarihi olduğu üzerinde ısrarla durur Edebiyat tarihinde, Türk edebiyatı tarihinin “Türkçe edebiyat” tarihi olduğu düşündüğü izlenimi bırakır; çünkü eserinde “Türkçe edebiyat” adlandırmasını sıklıkla kullanır ve bir eserin Türkçe olup olmadığına dair özelliğine daha bir dikkat çeker. Ayrıca İbrahim Necmi, edebiyat tarihinde bir yazar ve şairin Türkçe kaleme aldığı eserlerini daha bir önemser.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 568,75 | 568,75 |