İslam nimeti her devirde insana ancak iki kaynaktan gelmiştir. Birincisi, Allah'ın kelamı, ikincisi Allah'ın peygamberleri. (Allah'ın selamı onların üzerine olsun) O peygamberler ki Allah'ü Teala tarafından sadece kelamını yaymak, buyruklarını duyurmak ve açıklamakla değil, aynı zamanda bunların nasıl tatbik edildiğini ve başkalarına nasıl örnek olabileceklerini göstermek için de görevlendirilmişlerdir. Peygamberler aynı zamanda Kur'an'ın belirlediği amaçlara varabilmesi için, fertler ile toplumu denetlemeye, insan hayatının eksikliklerini düzeltmeyede memurdurlar.
Hem Kur'an'ı Kerim, hem Hz. Muhammed (s.a.v.) in vazifesi aynı olup, aynı amacı taşımaktadırlar. Onları gerçek anlamda kavramamız, ancak o vazife ve amacı anlama derecemize bağlıdır. Bu gerçek unutulduğu takdirde, Kur'an-ı Kerim yalnız sözler yığını ve siret-i mübarek de sadece bir hayat hikayesi ve olaylar zincirinden ibaret kalır.
Siz, sözlük, kitap, belge, ilmi çalışma ve araştırmalar ile bir yığın tefsir kitapları yazabilirsiniz. Tarihi araştırmaktaki ustalığınızla da Hz. Peygamberin şahsiyeti ve Asr-ı Saadet ile ilgili belki de en doğru ve geniş bilgileri toplayabilirsiniz. Fakat, dinin ruhuna ve özüne varamazsınız. Çünkü bu iş yalnız sözler ve olaylarla bitmiyor, asıl varılmak istenen o amaç ve hedeftir ki, uğruna Kur'an-ı Kerim indirilmiş ve Muhammed Mustafa (s.a.v.) örnek olarak bize gönderilmiştir. Bu amaç ne kadar iyi anlaşılırsa, Kur'an ve Siyer de o kadar iyi anlaşılacak ve ne kadar yanlış anlaşılırsa, ikisi hakkındaki bilgimiz de o derece yanlış ve eksik olacaktır.
(Arka Kapak)
İslam nimeti her devirde insana ancak iki kaynaktan gelmiştir. Birincisi, Allah'ın kelamı, ikincisi Allah'ın peygamberleri. (Allah'ın selamı onların üzerine olsun) O peygamberler ki Allah'ü Teala tarafından sadece kelamını yaymak, buyruklarını duyurmak ve açıklamakla değil, aynı zamanda bunların nasıl tatbik edildiğini ve başkalarına nasıl örnek olabileceklerini göstermek için de görevlendirilmişlerdir. Peygamberler aynı zamanda Kur'an'ın belirlediği amaçlara varabilmesi için, fertler ile toplumu denetlemeye, insan hayatının eksikliklerini düzeltmeyede memurdurlar.
Hem Kur'an'ı Kerim, hem Hz. Muhammed (s.a.v.) in vazifesi aynı olup, aynı amacı taşımaktadırlar. Onları gerçek anlamda kavramamız, ancak o vazife ve amacı anlama derecemize bağlıdır. Bu gerçek unutulduğu takdirde, Kur'an-ı Kerim yalnız sözler yığını ve siret-i mübarek de sadece bir hayat hikayesi ve olaylar zincirinden ibaret kalır.
Siz, sözlük, kitap, belge, ilmi çalışma ve araştırmalar ile bir yığın tefsir kitapları yazabilirsiniz. Tarihi araştırmaktaki ustalığınızla da Hz. Peygamberin şahsiyeti ve Asr-ı Saadet ile ilgili belki de en doğru ve geniş bilgileri toplayabilirsiniz. Fakat, dinin ruhuna ve özüne varamazsınız. Çünkü bu iş yalnız sözler ve olaylarla bitmiyor, asıl varılmak istenen o amaç ve hedeftir ki, uğruna Kur'an-ı Kerim indirilmiş ve Muhammed Mustafa (s.a.v.) örnek olarak bize gönderilmiştir. Bu amaç ne kadar iyi anlaşılırsa, Kur'an ve Siyer de o kadar iyi anlaşılacak ve ne kadar yanlış anlaşılırsa, ikisi hakkındaki bilgimiz de o derece yanlış ve eksik olacaktır.
(Arka Kapak)
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 204,12 | 204,12 |