Surdaki İz Diyarbakır Karaçi Çingeneleri

Stok Kodu:
9786059786287
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
286
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%28 indirimli
220,00TL
158,40TL
9786059786287
366281
Surdaki İz
Surdaki İz Diyarbakır Karaçi Çingeneleri
158.40

Bu çalışma, güçsüz olanların yazılmamış ve yazılma ihtimali zayıf görünen tarihlerinin belirli bir kesitini tarihe geçirme düşüncesinin bir ürünüdür.

Çalışmada, Türkiye'de yaşayan Çingene toplumunun bir alt grubu olan Karaçilerin pek fazla bilinmeyen, hatta ilgi de çekmeyen sosyal yaşantıları ve göçebelikten yerleşik düzene geçiş sürecinde karşılaştıkları temel sorunları zaman-mekân ölçeğinde ele alınmaktadır. Yüzyıllara varan bir zaman dilimindeki tarihe tanıklık edişleri grup üyelerinin kendi yaşam anlatılarında ortaya konulmaktadır.

Karaçiler, içinde yaşadıkları toplumda çoğunluk nüfus tarafından öteki olarak görülmüştür. Ötekileştirmenin birey ve grup olarak verdiği tarifsiz acılar, ızdıraplar ve çaresizlikler, görüşme yapılan on dört on beş Karaçi'nin hayat öyküsünde dile getirilmektedir. Karaçiler, muhteviyatı olumsuz bir kavram olan Çingenelikle damgalanmakta ve dolayısıyla aşağılanmaktadırlar. Tahammül sınırlarının daha fazla zorlanmasıyla, Çingene toplumunda tahmin edilemeyecek büyüklükte anomik-patolojik bir doku oluşacağı muhakkaktır. Söz konusu patolojik doku, pimi çekilmiş ve patlamaya hazır bir bombaya benzetilebilir.

Bu çalışmanın önemli özelliklerinden biri, Karaçilerde zaman-mekân bilinci ile biz ve öteki algısını, grubun çevrelerindeki geniş nüfus kitlesine bakışını doğrudan aktarmasıdır.

Bu çalışma, güçsüz olanların yazılmamış ve yazılma ihtimali zayıf görünen tarihlerinin belirli bir kesitini tarihe geçirme düşüncesinin bir ürünüdür.

Çalışmada, Türkiye'de yaşayan Çingene toplumunun bir alt grubu olan Karaçilerin pek fazla bilinmeyen, hatta ilgi de çekmeyen sosyal yaşantıları ve göçebelikten yerleşik düzene geçiş sürecinde karşılaştıkları temel sorunları zaman-mekân ölçeğinde ele alınmaktadır. Yüzyıllara varan bir zaman dilimindeki tarihe tanıklık edişleri grup üyelerinin kendi yaşam anlatılarında ortaya konulmaktadır.

Karaçiler, içinde yaşadıkları toplumda çoğunluk nüfus tarafından öteki olarak görülmüştür. Ötekileştirmenin birey ve grup olarak verdiği tarifsiz acılar, ızdıraplar ve çaresizlikler, görüşme yapılan on dört on beş Karaçi'nin hayat öyküsünde dile getirilmektedir. Karaçiler, muhteviyatı olumsuz bir kavram olan Çingenelikle damgalanmakta ve dolayısıyla aşağılanmaktadırlar. Tahammül sınırlarının daha fazla zorlanmasıyla, Çingene toplumunda tahmin edilemeyecek büyüklükte anomik-patolojik bir doku oluşacağı muhakkaktır. Söz konusu patolojik doku, pimi çekilmiş ve patlamaya hazır bir bombaya benzetilebilir.

Bu çalışmanın önemli özelliklerinden biri, Karaçilerde zaman-mekân bilinci ile biz ve öteki algısını, grubun çevrelerindeki geniş nüfus kitlesine bakışını doğrudan aktarmasıdır.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 158,40    158,40   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat