“Moss hiç kuşkusuz bugün yazmakta olan İngiliz romancılarının en iyilerinden biri.”
- Independent
"Şahsen ben moral bozucu konulardan hoşlanmıyorum, diyor insanlar. Sanki ölümlülük yaşam tarzına göre yapılan bir seçim, sanki hastalık, şiddet ve hüzün bir zevk meselesi."
Adam, Coventry Katedrali'nin II. Dünya Savaşı sırasında bombalanması ve sonra yeniden inşa edilmesi üzerine kitap yazan, çalışmayan bir baba. İyi bir adam, gayet mutlu. Ne var ki günün birinde on beş yaşındaki kızı Miriam'ın okulundan kızının görünürde hiçbir sebep olmaksızın yere yığıldığını ve solunumunun durduğunu bildiren bir telefon alıyor.
O anda dünyası çatırdıyor. Kendi hayatıyla birlikte ailesinin hayatı da tam merkezdeki bu sarsıcı olayın etrafında yeniden yazılıyor, yeniden anlatılıyor: açıklanamaz bir biçimde durmuş, işlemeyi bırakmış bir beden.
Çağdaş yaşama dair bu son derece yürekli romanda Sarah Moss, anne babaların çocuk sevgisini, insanı adeta felç eden korkularını, hastalığı ve iyileşmeyi keşfe çıkıyor. Zeki ergenler ve evliliğin zorluklarıyla ilgili bir hikaye bu. Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi İngiltere'de de tökezleyerek işleyen sağlık sistemiyle, akademi dünyasıyla, yirmi birinci yüzyılda cinsellik ve toplumsal cinsiyetle, iş ve özel yaşam dengesiyle, beslenme çantası hazırlayıp bulaşık makinesi boşaltmanın siyasetiyle ilgili…
Bu hüzünlü ama komik ve nihai olarak umut dolu roman, Sarah Moss'un modern kurmacada benzersiz bir ses olarak sahip olduğu konumu ve yazar olarak ne kadar parlak bir zekâya sahip olduğunu belgeliyor.
“Moss hiç kuşkusuz bugün yazmakta olan İngiliz romancılarının en iyilerinden biri.”
- Independent
"Şahsen ben moral bozucu konulardan hoşlanmıyorum, diyor insanlar. Sanki ölümlülük yaşam tarzına göre yapılan bir seçim, sanki hastalık, şiddet ve hüzün bir zevk meselesi."
Adam, Coventry Katedrali'nin II. Dünya Savaşı sırasında bombalanması ve sonra yeniden inşa edilmesi üzerine kitap yazan, çalışmayan bir baba. İyi bir adam, gayet mutlu. Ne var ki günün birinde on beş yaşındaki kızı Miriam'ın okulundan kızının görünürde hiçbir sebep olmaksızın yere yığıldığını ve solunumunun durduğunu bildiren bir telefon alıyor.
O anda dünyası çatırdıyor. Kendi hayatıyla birlikte ailesinin hayatı da tam merkezdeki bu sarsıcı olayın etrafında yeniden yazılıyor, yeniden anlatılıyor: açıklanamaz bir biçimde durmuş, işlemeyi bırakmış bir beden.
Çağdaş yaşama dair bu son derece yürekli romanda Sarah Moss, anne babaların çocuk sevgisini, insanı adeta felç eden korkularını, hastalığı ve iyileşmeyi keşfe çıkıyor. Zeki ergenler ve evliliğin zorluklarıyla ilgili bir hikaye bu. Dünyanın pek çok yerinde olduğu gibi İngiltere'de de tökezleyerek işleyen sağlık sistemiyle, akademi dünyasıyla, yirmi birinci yüzyılda cinsellik ve toplumsal cinsiyetle, iş ve özel yaşam dengesiyle, beslenme çantası hazırlayıp bulaşık makinesi boşaltmanın siyasetiyle ilgili…
Bu hüzünlü ama komik ve nihai olarak umut dolu roman, Sarah Moss'un modern kurmacada benzersiz bir ses olarak sahip olduğu konumu ve yazar olarak ne kadar parlak bir zekâya sahip olduğunu belgeliyor.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 150,50 | 150,50 |