Suç toplumsal hayatın bir parçasıdır. İnsanın olduğu yerde suç vardır. Suç ile ilgili konular birçok disiplin (sosyoloji, psikoloji, psikiyatri, kriminoloji, antropoloji, siyaset bilimi, kamu yönetimi vb.) tarafından araştırılmaktadır. Suç denilince akla hemen ekonomi gelmeyebilir. Her ne kadar ekonomi disiplinini suç ile ilgi bakımından birincil halkaya dahil etmesek de sosyal disiplinler arasında son derece gelişmiş bir analitik bakış açısına sahip olan ekonomi disiplinin suç ile ilgili söyleyeceği çok şey vardır.
Ekonomi disiplininin formel anlamda suç konusuna olan ilgisi ancak 1960'lı yıllarda başlamıştır. Ekonomistler suç işleme sürecini ve suç işleyen kişinin davranışlarını rasyonel bir tercih sistemine oturtmaktadır. Suç eyleminin kendisinin iyi ya da kötü olduğuna yönelik değer yargıları üretmek yerine son derece basit birkaç soru sorar: (I) Suç işleyen kişi rasyonel midir? (II) Birçok araç sürücüsü trafikte ceza ile karşılaşma ihtimalinin çok yüksek olduğu kamera ile elektronik hız denetim bölgelerinde yavaş giderken diğer yerlerde neden hız sınırlarına riayet etmemektedir? (III) Güvenlik tedbirlerinin az ve hasılatı nispeten çok olan yerlerde hırsızlık hadiseleri neden daha fazla olur? (IV) Devletlerin suçu tamamıyla ortadan kaldırmaya gücü yeter mi? Bu ve benzeri sorulara cevap verilmesi bağlamında ekonomi disiplini son 50 yılda ciddi çalışmalar ortaya koymaktadır. Ekonomi disiplininin kendine has metodolojisi, analitik algısı, istatistik yöntemleri vardır ve bu karakteristikleri ile ekonomi disiplininin suç konusunda oluşturduğu literatür giderek zenginleşmektedir.
Türkiye'de ekonomi disiplini bağlamında suç konusu üzerine yazılan eser sayısı son derece sınırlıdır. Bu nedenle biz bu alanda var olan boşluğu doldurmak için böyle bir kitap yazılmasını uygun gördük.
Suç toplumsal hayatın bir parçasıdır. İnsanın olduğu yerde suç vardır. Suç ile ilgili konular birçok disiplin (sosyoloji, psikoloji, psikiyatri, kriminoloji, antropoloji, siyaset bilimi, kamu yönetimi vb.) tarafından araştırılmaktadır. Suç denilince akla hemen ekonomi gelmeyebilir. Her ne kadar ekonomi disiplinini suç ile ilgi bakımından birincil halkaya dahil etmesek de sosyal disiplinler arasında son derece gelişmiş bir analitik bakış açısına sahip olan ekonomi disiplinin suç ile ilgili söyleyeceği çok şey vardır.
Ekonomi disiplininin formel anlamda suç konusuna olan ilgisi ancak 1960'lı yıllarda başlamıştır. Ekonomistler suç işleme sürecini ve suç işleyen kişinin davranışlarını rasyonel bir tercih sistemine oturtmaktadır. Suç eyleminin kendisinin iyi ya da kötü olduğuna yönelik değer yargıları üretmek yerine son derece basit birkaç soru sorar: (I) Suç işleyen kişi rasyonel midir? (II) Birçok araç sürücüsü trafikte ceza ile karşılaşma ihtimalinin çok yüksek olduğu kamera ile elektronik hız denetim bölgelerinde yavaş giderken diğer yerlerde neden hız sınırlarına riayet etmemektedir? (III) Güvenlik tedbirlerinin az ve hasılatı nispeten çok olan yerlerde hırsızlık hadiseleri neden daha fazla olur? (IV) Devletlerin suçu tamamıyla ortadan kaldırmaya gücü yeter mi? Bu ve benzeri sorulara cevap verilmesi bağlamında ekonomi disiplini son 50 yılda ciddi çalışmalar ortaya koymaktadır. Ekonomi disiplininin kendine has metodolojisi, analitik algısı, istatistik yöntemleri vardır ve bu karakteristikleri ile ekonomi disiplininin suç konusunda oluşturduğu literatür giderek zenginleşmektedir.
Türkiye'de ekonomi disiplini bağlamında suç konusu üzerine yazılan eser sayısı son derece sınırlıdır. Bu nedenle biz bu alanda var olan boşluğu doldurmak için böyle bir kitap yazılmasını uygun gördük.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 17,36 | 17,36 |