Türk tarihi kahramanlar ve kahramanlık öyküleriyle doludur. Attila'dan Alparslan'a, Fatih Sultan Mehmet'ten Mustafa Kemal Atatürk'e kadar nice isim imkânsızı başararak Türk tarihine geçmişlerdir.
Bu büyük kahramanlardan biri de Gazi Osman Paşa'dır. Plevne'de gösterdiği inanılmaz cesareti bugün dahi tarihçileri şaşırtmaya devam etmektedir.
Doksanüç Harbi diye bilinen Osmanlı-Rus savaşında (1877-1878) Plevne cephesinin büyük komutanı Gazi Osman Paşa burada yaptığı müdafaayla dünya savaş tarihine yepyeni prensipler kazandırdı. İlk iki sefer tek başlarına, üçüncüsünde Romenlerin desteğiyle Plevne'de bozguna uğrayan Ruslar, dördüncü sefer çok daha büyük kuvvetler ve sürekli yapılan takviyelerle şehrin teslimini istedi. Gazi Osman Paşa tarihte görülmemiş bir şekilde bir huruç (çıkış) hareketi yaparak Plevne'den çıkmaya karar verdi. Ancak atının isabet alarak ölmesi sonucu Osman Paşa ağır ayaralandı. Açlık, cephane eksikliği ve askerlerini heba etmemek için Gazi Osman Paşa teslim oldu ve Rus generali Ganetski tarafından esir alındı. Daha sonra Rus Başkomutanı Grandük Nikola, askerî tören yaptırarak, askerlik ve esirlik kâidelerine aykırı olmasına rağmen, Osman Paşa'nın kılıcını iâde etti. Heyecan ve samimiyetle takdir ve parlak savunmasından dolayı tebriklerini bildirdi. Azamî hürmet göstermeye çalışan Nikola, Osman Paşa'ya, "Şu anda yeryüzünde bu kılıcı şerefle taşımaya hakkı olan tek insan sizsiniz" demekten kendini alamadı.
İngiliz savaş muhabiri Francis Stanley tarihe geçen bu büyük destanı Rus devlet adamları ve generalleriyle yaptığı görüşmelerle anlatıyor. "St Petersburg'dan Plevne'ye Gazi Osman Paşa" Francis Stanley'in kaleminden objektif bir gözle değerlendirilen harikulade ve tarafsız bir eser.
Türk tarihi kahramanlar ve kahramanlık öyküleriyle doludur. Attila'dan Alparslan'a, Fatih Sultan Mehmet'ten Mustafa Kemal Atatürk'e kadar nice isim imkânsızı başararak Türk tarihine geçmişlerdir.
Bu büyük kahramanlardan biri de Gazi Osman Paşa'dır. Plevne'de gösterdiği inanılmaz cesareti bugün dahi tarihçileri şaşırtmaya devam etmektedir.
Doksanüç Harbi diye bilinen Osmanlı-Rus savaşında (1877-1878) Plevne cephesinin büyük komutanı Gazi Osman Paşa burada yaptığı müdafaayla dünya savaş tarihine yepyeni prensipler kazandırdı. İlk iki sefer tek başlarına, üçüncüsünde Romenlerin desteğiyle Plevne'de bozguna uğrayan Ruslar, dördüncü sefer çok daha büyük kuvvetler ve sürekli yapılan takviyelerle şehrin teslimini istedi. Gazi Osman Paşa tarihte görülmemiş bir şekilde bir huruç (çıkış) hareketi yaparak Plevne'den çıkmaya karar verdi. Ancak atının isabet alarak ölmesi sonucu Osman Paşa ağır ayaralandı. Açlık, cephane eksikliği ve askerlerini heba etmemek için Gazi Osman Paşa teslim oldu ve Rus generali Ganetski tarafından esir alındı. Daha sonra Rus Başkomutanı Grandük Nikola, askerî tören yaptırarak, askerlik ve esirlik kâidelerine aykırı olmasına rağmen, Osman Paşa'nın kılıcını iâde etti. Heyecan ve samimiyetle takdir ve parlak savunmasından dolayı tebriklerini bildirdi. Azamî hürmet göstermeye çalışan Nikola, Osman Paşa'ya, "Şu anda yeryüzünde bu kılıcı şerefle taşımaya hakkı olan tek insan sizsiniz" demekten kendini alamadı.
İngiliz savaş muhabiri Francis Stanley tarihe geçen bu büyük destanı Rus devlet adamları ve generalleriyle yaptığı görüşmelerle anlatıyor. "St Petersburg'dan Plevne'ye Gazi Osman Paşa" Francis Stanley'in kaleminden objektif bir gözle değerlendirilen harikulade ve tarafsız bir eser.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 5,12 | 5,12 |