Siyasetin zihinlerde oluşan algılara dayandığı düşünüldüğünde korkunun insan bilincini etkisi altına alarak araçsallaştırdığı, diğer bir ifadeyle korku ile manipüle eden zihinlerin kolayca yönlendirilebildiği söylenebilir. Bu durumda insan aklının, mantığının ve iradesinin saf dışı bırakıldığı ortamlarda özgür bir toplumdan değil sürü psikolojisinin hâkim olduğu bir kitle toplumunun varlığından söz edilebilir. Kitle toplumlarının genel yapısını ise dışlanma korkusu oluşturur, dolayısıyla korkuların esaretinde yaşayan kitlelerin gönüllü üyeleri, kendi kaderlerini çizme yetilerinin ötesinde kendileri için çizilen kaderi yaşamak zorunda kalırlar.
Bu kitapta, insanlık tarihinin ilk dönemlerinden günümüze bireylerin ve toplumların yaşadığı korkuların yanı sıra psikolojik, sosyolojik, siyasal ve iletişim bilimleri açısından korkuya yönelik yaklaşımlar üzerinde durulmaktadır. Farklı siyasal sistemlerde korkunun üretilmesi ve kitleler üzerinde denetim mekanizması aracı olarak kullanılması, Türkiye'de kitlelerin yönetiminde korkunun üretilmesi ve kullanılmasında kitle iletişim araçlarının rolü ortaya konulmaktadır. Siyasal iktidarların korkuyu oluşturma nedenleri ve korkuyu toplumda yayma yöntemlerinin de ele alındığı kitapta, Cumhuriyet'in kuruluşundan günümüze (1923-2011) Türk toplumunun siyasal, ekonomik, sosyokültürel korkuları incelenmektedir. 1983 Genel Seçimi'nin başlangıç noktası olarak seçildiği çalışmada, 1987, 1991, 1995, 1999, 2002, 2007, 2011 genel seçimleri'nde ANAP, DYP, CHP, DSP, MHP, SHP, RP, FP, AKP, BDP ve BBP'nin siyasi liderlerinin miting konuşmalarının gazete haberlerine yansımaları, içerik analizi yöntemiyle incelenerek toplumu ikna etmek amacıyla kullanılan korku iletileri belirlenmektedir.
Siyasetin zihinlerde oluşan algılara dayandığı düşünüldüğünde korkunun insan bilincini etkisi altına alarak araçsallaştırdığı, diğer bir ifadeyle korku ile manipüle eden zihinlerin kolayca yönlendirilebildiği söylenebilir. Bu durumda insan aklının, mantığının ve iradesinin saf dışı bırakıldığı ortamlarda özgür bir toplumdan değil sürü psikolojisinin hâkim olduğu bir kitle toplumunun varlığından söz edilebilir. Kitle toplumlarının genel yapısını ise dışlanma korkusu oluşturur, dolayısıyla korkuların esaretinde yaşayan kitlelerin gönüllü üyeleri, kendi kaderlerini çizme yetilerinin ötesinde kendileri için çizilen kaderi yaşamak zorunda kalırlar.
Bu kitapta, insanlık tarihinin ilk dönemlerinden günümüze bireylerin ve toplumların yaşadığı korkuların yanı sıra psikolojik, sosyolojik, siyasal ve iletişim bilimleri açısından korkuya yönelik yaklaşımlar üzerinde durulmaktadır. Farklı siyasal sistemlerde korkunun üretilmesi ve kitleler üzerinde denetim mekanizması aracı olarak kullanılması, Türkiye'de kitlelerin yönetiminde korkunun üretilmesi ve kullanılmasında kitle iletişim araçlarının rolü ortaya konulmaktadır. Siyasal iktidarların korkuyu oluşturma nedenleri ve korkuyu toplumda yayma yöntemlerinin de ele alındığı kitapta, Cumhuriyet'in kuruluşundan günümüze (1923-2011) Türk toplumunun siyasal, ekonomik, sosyokültürel korkuları incelenmektedir. 1983 Genel Seçimi'nin başlangıç noktası olarak seçildiği çalışmada, 1987, 1991, 1995, 1999, 2002, 2007, 2011 genel seçimleri'nde ANAP, DYP, CHP, DSP, MHP, SHP, RP, FP, AKP, BDP ve BBP'nin siyasi liderlerinin miting konuşmalarının gazete haberlerine yansımaları, içerik analizi yöntemiyle incelenerek toplumu ikna etmek amacıyla kullanılan korku iletileri belirlenmektedir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 223,30 | 223,30 |