Alan Sokal, Türk okurların yabancı olmadığı bir isim. Jean Bricmont ile birlikte yazdıkları kitap 2002’de Son Moda Saçmalar başlığıyla yayınlandı. New York Üniversitesi’nde fizik profesörü olan Alan Sokal, 1996 yılında Social Text isimli bir postmodern kültür dergisine tam da postmodern bir dergiye yakışır bir makale yollar ve ardından "şaka" yaptığını açıklar. Böylece "Sokal Vakası" başlar ve postmodern felsefeciler ile pozitif bilimciler arasındaki bilim savaşlarında yeni bir cephe açılmış olur. Şakanın Ardından, Sokal Vakası’ndaki tartışmaları toplayan bir kitaptır. Kitabın ilk bölümünde Social Text’te yayınlanan makalenin tam metni ve açıklamaları sağlı-sollu yer almaktadır. Diğer bölümleri ise bilim ve bilim felsefesi tartışmalarına ayrılmıştır. Kendisini "sol görüşlü" olarak niteleyen Sokal, en çok sol çevrelerdeki bilim düşmanlığının tehlikelerine dikkat çekmektedir. Kitapta, Sokal Vakası tartışmalarının yanı sıra, bilim felsefesinin kadim sorunları da ele alınmaktadır: Popper’cı bilim felsefesinin eleştirisinden, Kuhn’un "bilimsel devrimlerine", Feyerabend’in "yönteme karşı"sına kadar, son dönem bilim felsefesi tartışmalarına değinen Sokal, bu tartışmalar karşısında bilim insanının konumunu irdeler.
Alan Sokal, Türk okurların yabancı olmadığı bir isim. Jean Bricmont ile birlikte yazdıkları kitap 2002’de Son Moda Saçmalar başlığıyla yayınlandı. New York Üniversitesi’nde fizik profesörü olan Alan Sokal, 1996 yılında Social Text isimli bir postmodern kültür dergisine tam da postmodern bir dergiye yakışır bir makale yollar ve ardından "şaka" yaptığını açıklar. Böylece "Sokal Vakası" başlar ve postmodern felsefeciler ile pozitif bilimciler arasındaki bilim savaşlarında yeni bir cephe açılmış olur. Şakanın Ardından, Sokal Vakası’ndaki tartışmaları toplayan bir kitaptır. Kitabın ilk bölümünde Social Text’te yayınlanan makalenin tam metni ve açıklamaları sağlı-sollu yer almaktadır. Diğer bölümleri ise bilim ve bilim felsefesi tartışmalarına ayrılmıştır. Kendisini "sol görüşlü" olarak niteleyen Sokal, en çok sol çevrelerdeki bilim düşmanlığının tehlikelerine dikkat çekmektedir. Kitapta, Sokal Vakası tartışmalarının yanı sıra, bilim felsefesinin kadim sorunları da ele alınmaktadır: Popper’cı bilim felsefesinin eleştirisinden, Kuhn’un "bilimsel devrimlerine", Feyerabend’in "yönteme karşı"sına kadar, son dönem bilim felsefesi tartışmalarına değinen Sokal, bu tartışmalar karşısında bilim insanının konumunu irdeler.