Güçlü devletler adaletle ayakta kalır. Adaleti egemen kılmak için, sağlam temellere dayalı bir hukuk sistemi kaçınılmazdır. Bu yönüyle hukuk, adaletin bir aracıdır. Hukuk bilimi, diğer pek çok bilim dalında olduğu gibi, bir anda mükemmelliğe ulaşamaz. Hukuk biliminde de gelişim, tekamül bir süreç gerektirir. Günümüzde hukuk biliminde ulaşılan nihai durum, bu sürecin bir sonucudur ve devam ederek sürecektir. Şüphesiz Dünya üzerinde farklı hukuk sistemleri mevcuttur. Bu sistemler içinde, en önemli hukuk sistemlerinden biri ülkemizin de dahil olduğu Kıta Avrupa'sı hukuk sistemidir. Kıta Avrupa'sı hukuk sistemi, sadece bu ülkelerde uygulanmakla kalmamış, Japonya ve Çin gibi Uzakdoğu ülkelerine kadar pek çok devlet tarafından iktibas edilmiştir. Bu hukuk sisteminin kaynağı, Roma hukukudur. Roma hukuk sistemi, miladın ilk iki yüzyılında doruğa ulaşmış ve Klasik Dönem olarak adlandırılan döneme ait, hukuk kaynaklarından oluşan hukuktur. Bu hukuk İmparator Iustinianus (MS 527-565) tarafından kodifiye edilmişti. Fakat onun ölümüyle, uygulamadan büyük ölçüde kopmuş ve unutulmuştu.
MS 1100 yılında Roma hukuku üzerine araştırmalar başlamış ve her dönemin egemen doktrini, bu hukuk sistemini, kendi görüşü doğrultusunda araştırıp incelemişti. Her inceleme ve araştırma yöntemi, Roma hukukuna farklı ve yeni bir bakış açısı getirmiş ve nihayetinde 1789 Fransız Devriminden sonra, Prusya, Avusturya ve Fransız Medeni Kanunlarıyla başlayan bir milli medeni kanun yapma süreci başlamıştı. Roma hukuku, hazırlanan bu medeni kanunların temeli olmuştur. Bu çalışmada, bu süreçler ayrıntılı bir şekilde ele alınmaya çalışılmıştır.
Güçlü devletler adaletle ayakta kalır. Adaleti egemen kılmak için, sağlam temellere dayalı bir hukuk sistemi kaçınılmazdır. Bu yönüyle hukuk, adaletin bir aracıdır. Hukuk bilimi, diğer pek çok bilim dalında olduğu gibi, bir anda mükemmelliğe ulaşamaz. Hukuk biliminde de gelişim, tekamül bir süreç gerektirir. Günümüzde hukuk biliminde ulaşılan nihai durum, bu sürecin bir sonucudur ve devam ederek sürecektir. Şüphesiz Dünya üzerinde farklı hukuk sistemleri mevcuttur. Bu sistemler içinde, en önemli hukuk sistemlerinden biri ülkemizin de dahil olduğu Kıta Avrupa'sı hukuk sistemidir. Kıta Avrupa'sı hukuk sistemi, sadece bu ülkelerde uygulanmakla kalmamış, Japonya ve Çin gibi Uzakdoğu ülkelerine kadar pek çok devlet tarafından iktibas edilmiştir. Bu hukuk sisteminin kaynağı, Roma hukukudur. Roma hukuk sistemi, miladın ilk iki yüzyılında doruğa ulaşmış ve Klasik Dönem olarak adlandırılan döneme ait, hukuk kaynaklarından oluşan hukuktur. Bu hukuk İmparator Iustinianus (MS 527-565) tarafından kodifiye edilmişti. Fakat onun ölümüyle, uygulamadan büyük ölçüde kopmuş ve unutulmuştu.
MS 1100 yılında Roma hukuku üzerine araştırmalar başlamış ve her dönemin egemen doktrini, bu hukuk sistemini, kendi görüşü doğrultusunda araştırıp incelemişti. Her inceleme ve araştırma yöntemi, Roma hukukuna farklı ve yeni bir bakış açısı getirmiş ve nihayetinde 1789 Fransız Devriminden sonra, Prusya, Avusturya ve Fransız Medeni Kanunlarıyla başlayan bir milli medeni kanun yapma süreci başlamıştı. Roma hukuku, hazırlanan bu medeni kanunların temeli olmuştur. Bu çalışmada, bu süreçler ayrıntılı bir şekilde ele alınmaya çalışılmıştır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 33,60 | 33,60 |