Merkez sinir sistemine çeşitli yöntemlerle gönderilen duysal uyarıların refleks olarak motor yanıt oluşturduğu bilinmektedir.
Birçok rahatsızlıkta kullanılan refleksoloji tedavisi uzmanların çoklu araştırma prensibine dayanan ve ilgili sinir uçlarına manuel bası ile uygulanan terapilerdir. Refleksolojide amaç, bazı uyarı noktalarına verilen basınçla tüm organların ve hormonların uyum içinde çalışmasını sağlamak, immun sistemini aktive etmek ve daha diri, daha zinde, hastalıklara dirençli bir birey oluşturmak, kişinin bedeninde ileri denge reaksiyonları geliştirmek ve oluşabilecek aksaklıkları önlemektir.
Refleksolojinin birçok tedavideki yeri hiç de yabana atılmayacak önemli gelişmelerle sonuçlanmıştır. Beynin öncelikle merkezi sinir sistemi olmak üzere, ileti zincirinin bozulduğu bölgeleri uyarılmasını temel hedef olarak alır, ancak bu çalışmalar nerden kaynaklandığı bilinmeyen ve tedavisi olmayan bu rahatsızlıklarda birer destek ve semptomatik tedavi kapsamında değerlendirilmelidir.
Aslında sistemin kendi içerisinde yürümesine fazla engel olmamak lazım. Mesela çıplak ayakla dolaşmak gibi. Ayaklarımızı ayakkabının içine tıkıyoruz ve ayaklarımızı bir duyu organı olarak hayati işlemlerini gerçekleştirmelerinden mahrum bırakıyoruz. Halbuki ayaklarımız beyinle irtibat kurup bize geri bildirimde bulunuyor.
Toksinler konusu da çok önemli, toksinleri detokslandırıyoruz ve birçok detoks sistemine başvuruyoruz. Oysa bizim vücudumuzun kendi detoks sistemi var (izin ver olsun). Tüm organlarımız bizim yediklerimizi temizleme ve vücudumuza yararlı besin maddesi haline getirmek için çalışıyor. Karaciğer, böbrek, bağırsak vs… Tabii ki refleksoloji ile bu organlarımıza yapılan uyarı bu organlarımızın daha iyi çalışmasını ve kendi kendine onarmasını sağlıyor.
Hayallerimize hiçbir zaman sınır koymamalıyız. Ama hayallerimiz sınırsız da olsa, doğru kararlar vererek ayaklarımız yere basan, gerçekçi ve doğru planlar yapmanın bizim mutluluğumuzun anahtarı olduğunu unutmamalıyız.
Merkez sinir sistemine çeşitli yöntemlerle gönderilen duysal uyarıların refleks olarak motor yanıt oluşturduğu bilinmektedir.
Birçok rahatsızlıkta kullanılan refleksoloji tedavisi uzmanların çoklu araştırma prensibine dayanan ve ilgili sinir uçlarına manuel bası ile uygulanan terapilerdir. Refleksolojide amaç, bazı uyarı noktalarına verilen basınçla tüm organların ve hormonların uyum içinde çalışmasını sağlamak, immun sistemini aktive etmek ve daha diri, daha zinde, hastalıklara dirençli bir birey oluşturmak, kişinin bedeninde ileri denge reaksiyonları geliştirmek ve oluşabilecek aksaklıkları önlemektir.
Refleksolojinin birçok tedavideki yeri hiç de yabana atılmayacak önemli gelişmelerle sonuçlanmıştır. Beynin öncelikle merkezi sinir sistemi olmak üzere, ileti zincirinin bozulduğu bölgeleri uyarılmasını temel hedef olarak alır, ancak bu çalışmalar nerden kaynaklandığı bilinmeyen ve tedavisi olmayan bu rahatsızlıklarda birer destek ve semptomatik tedavi kapsamında değerlendirilmelidir.
Aslında sistemin kendi içerisinde yürümesine fazla engel olmamak lazım. Mesela çıplak ayakla dolaşmak gibi. Ayaklarımızı ayakkabının içine tıkıyoruz ve ayaklarımızı bir duyu organı olarak hayati işlemlerini gerçekleştirmelerinden mahrum bırakıyoruz. Halbuki ayaklarımız beyinle irtibat kurup bize geri bildirimde bulunuyor.
Toksinler konusu da çok önemli, toksinleri detokslandırıyoruz ve birçok detoks sistemine başvuruyoruz. Oysa bizim vücudumuzun kendi detoks sistemi var (izin ver olsun). Tüm organlarımız bizim yediklerimizi temizleme ve vücudumuza yararlı besin maddesi haline getirmek için çalışıyor. Karaciğer, böbrek, bağırsak vs… Tabii ki refleksoloji ile bu organlarımıza yapılan uyarı bu organlarımızın daha iyi çalışmasını ve kendi kendine onarmasını sağlıyor.
Hayallerimize hiçbir zaman sınır koymamalıyız. Ama hayallerimiz sınırsız da olsa, doğru kararlar vererek ayaklarımız yere basan, gerçekçi ve doğru planlar yapmanın bizim mutluluğumuzun anahtarı olduğunu unutmamalıyız.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 139,50 | 139,50 |