Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Maden Suları

Stok Kodu:
9786055021955
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
320
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%28 indirimli
140,00TL
100,80TL
Taksitli fiyat: 1 x 100,80TL
Tedarikçi Stoğu 3 Adet
9786055021955
567838
Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Maden Suları
Osmanlı'dan Cumhuriyet'e Maden Suları
100.80

Osmanlı Devleti yeraltı ve yer üstü madenleri bakımından zengin bir ülkeydi. Bu zenginlikler içinde maden suları (Miyah-ı Madeniyye) ayrı bir öneme sahiptir. Özellikle Anadolu geçmişten günümüze maden suları bakımından dünyada hatırı sayılır bir yerdedir. 19. yüzyılın son çeyreğinde Osmanlı Devleti maden sularını değerlendirmeye başladı. “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın!” felsefesinin bir tezahürü olarak, Osmanlı Devleti maden sularının işletilmesinde birinci derecede halkın faydasını düşünmüştür.

Devlet, kamu hizmetlerinin, bayındırlık faaliyetlerinin ve sosyal yardım hizmetlerinin yürütülmesine kaynak sağlamak adına maden sularından faydalanmıştır. Bu durum Cumhuriyet Dönemi'ne de intikal ederek sosyal devlet anlayışı sürdürülmüştür. Önemli maden su kaynakları, Türk Kızılay Cemiyeti (Hilal-i Ahmer) tarafından işletilmiş, elde edilen gelirle Türkiye'de ve dünyada yardım hizmetleri yürütmüştür. Osmanlı'dan Cumhuriyet'e maden suları kaynakları üzerinde sadece devlet faaliyet sürdürmemiş, aynı zamanda müteşebbisler de faaliyet göstermişlerdir.

Şifai ve kaliteli Türk maden suları, ülke içinde olduğu kadar ilke dışında da ün yapmıştır.
Türk maden sularının kalitesi, şifai unsurları ve tarihi tecrübesi gibi sebepler maden sularını dünya pazarlarına taşımıştır. Bu çalışmada “Sıhhate Pek Nafi ve Faidelidir” ve “Hülasa Âbı Hayattır” şeklinde ifade edilen Türk maden suların ülkede ve dünyada sağlık ve iktisadi potansiyeli ortaya konulmuştur.

Osmanlı Devleti yeraltı ve yer üstü madenleri bakımından zengin bir ülkeydi. Bu zenginlikler içinde maden suları (Miyah-ı Madeniyye) ayrı bir öneme sahiptir. Özellikle Anadolu geçmişten günümüze maden suları bakımından dünyada hatırı sayılır bir yerdedir. 19. yüzyılın son çeyreğinde Osmanlı Devleti maden sularını değerlendirmeye başladı. “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın!” felsefesinin bir tezahürü olarak, Osmanlı Devleti maden sularının işletilmesinde birinci derecede halkın faydasını düşünmüştür.

Devlet, kamu hizmetlerinin, bayındırlık faaliyetlerinin ve sosyal yardım hizmetlerinin yürütülmesine kaynak sağlamak adına maden sularından faydalanmıştır. Bu durum Cumhuriyet Dönemi'ne de intikal ederek sosyal devlet anlayışı sürdürülmüştür. Önemli maden su kaynakları, Türk Kızılay Cemiyeti (Hilal-i Ahmer) tarafından işletilmiş, elde edilen gelirle Türkiye'de ve dünyada yardım hizmetleri yürütmüştür. Osmanlı'dan Cumhuriyet'e maden suları kaynakları üzerinde sadece devlet faaliyet sürdürmemiş, aynı zamanda müteşebbisler de faaliyet göstermişlerdir.

Şifai ve kaliteli Türk maden suları, ülke içinde olduğu kadar ilke dışında da ün yapmıştır.
Türk maden sularının kalitesi, şifai unsurları ve tarihi tecrübesi gibi sebepler maden sularını dünya pazarlarına taşımıştır. Bu çalışmada “Sıhhate Pek Nafi ve Faidelidir” ve “Hülasa Âbı Hayattır” şeklinde ifade edilen Türk maden suların ülkede ve dünyada sağlık ve iktisadi potansiyeli ortaya konulmuştur.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 100,80    100,80   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat