Osmanlı Zihniyetinin Oluşumu Kuruluş Döneminde Telif ve Tercüme

Stok Kodu:
9789750524387
Boyut:
15x22
Sayfa Sayısı:
384
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
%32 indirimli
410,00TL
278,80TL
Taksitli fiyat: 1 x 278,80TL
Tedarikçi Stoğu 2 Adet
9789750524387
568202
Osmanlı Zihniyetinin Oluşumu
Osmanlı Zihniyetinin Oluşumu Kuruluş Döneminde Telif ve Tercüme
278.80
Ali Fuat Bilkan, dönemin sadece siyasî ve dinî metinlerini değil, tarih, bilim, sanat ve bilhassa edebiyat literatürünü -sadece yüksek edebiyatı değil halk arasında rağbet gören edebiyatı da- inceleyerek, Osmanlı zihniyet ikliminin oluşumunu resmediyor. Osmanlı Devleti'nin, ilk evresinde, Selçuklu ve onun devamı niteliğindeki Anadolu Beylikleri'nden devraldığı mirası yeniden ürettiğini; 15. yüzyıldan sonra özgün bir kültürel üretimin başladığını görüyoruz. Her halükârda, arka planda Hint ve İran kültür zemininden yeşeren birikimin, Sasanî ve Timurlu devlet geleneklerinin Osmanlı zihniyet dünyasına vurduğu damga barizdir keza heterodoksinin ve onu bastırma gayretinin de Hz. Muhammed ve Hz. Ali etrafında oluşan edebiyata, alperen tiplemesine, Oğuzculuğa, velî kültüne, tasavvuf ve tarikat yapılarına, şiirin ve bilimin kaynaklarına bakarak, ince işçilikle çizilmiş bir zihniyet haritası.

Anadolu Selçukluları ve Beyliklerin bilim, sanat ve kültüre katkılarının ‘Osmanlı' kavramının gölgesinde kaldığı bir gerçektir. (...) Henüz devlet otoritesinin ‘merkezîleştirici' baskısının oluşmadığı ve birden fazla dinî, siyasî ve kültürel güç odağının varlığını sürdürdüğü bir dönemde, dinin ve tasavvufun toplum hayatındaki gerçek yeri de açıkça görülmektedir. Bir sonraki yüzyıllarda neredeyse tamamen devlet denetimine girecek ve kurumsal hâle gelecek olan dinî hayat, kuruluş döneminin en renkli yönünü oluşturmuştur. ALİ FUAT BİLKAN
Ali Fuat Bilkan, dönemin sadece siyasî ve dinî metinlerini değil, tarih, bilim, sanat ve bilhassa edebiyat literatürünü -sadece yüksek edebiyatı değil halk arasında rağbet gören edebiyatı da- inceleyerek, Osmanlı zihniyet ikliminin oluşumunu resmediyor. Osmanlı Devleti'nin, ilk evresinde, Selçuklu ve onun devamı niteliğindeki Anadolu Beylikleri'nden devraldığı mirası yeniden ürettiğini; 15. yüzyıldan sonra özgün bir kültürel üretimin başladığını görüyoruz. Her halükârda, arka planda Hint ve İran kültür zemininden yeşeren birikimin, Sasanî ve Timurlu devlet geleneklerinin Osmanlı zihniyet dünyasına vurduğu damga barizdir keza heterodoksinin ve onu bastırma gayretinin de Hz. Muhammed ve Hz. Ali etrafında oluşan edebiyata, alperen tiplemesine, Oğuzculuğa, velî kültüne, tasavvuf ve tarikat yapılarına, şiirin ve bilimin kaynaklarına bakarak, ince işçilikle çizilmiş bir zihniyet haritası.

Anadolu Selçukluları ve Beyliklerin bilim, sanat ve kültüre katkılarının ‘Osmanlı' kavramının gölgesinde kaldığı bir gerçektir. (...) Henüz devlet otoritesinin ‘merkezîleştirici' baskısının oluşmadığı ve birden fazla dinî, siyasî ve kültürel güç odağının varlığını sürdürdüğü bir dönemde, dinin ve tasavvufun toplum hayatındaki gerçek yeri de açıkça görülmektedir. Bir sonraki yüzyıllarda neredeyse tamamen devlet denetimine girecek ve kurumsal hâle gelecek olan dinî hayat, kuruluş döneminin en renkli yönünü oluşturmuştur. ALİ FUAT BİLKAN
Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 278,80    278,80   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat