M. Kayahan Özgül’ün, Dîvan Yolu’ndan Pera’ya Selâmetle kitabının ardından “Modern Türk Şiirini Ararken” alt başlığıyla hazırladığı seçki kitabı Osmanlı’nın Hazânında Gazel Dökümü de Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlandı.
Osmanlı’nın Hazânında Gazel Dökümü, M. Kayahan Özgül’ün klâsik Osmanlı şiirinden yeni Türk şiirine geçiş sürecini anlatan Dîvan Yolu’ndan Pera’ya Selâmetle kitabının ikinci cildi niteliğinde bir şiir seçkisi.
M. Kayahan Özgül, elinizdeki “müntehabât”ta çoğunluğu on sekizinci ve on dokuzuncu asırda yaşamış 333 edipte modern şiirin emarelerini tespit ediyor. Başka bir ifadeyle, şiirimizde yenileşme eğilimi gösteren metinleri bir araya getiriyor.
M. Kayahan Özgül kitabının sunuşunda şunları dile getiriyor:
Osmanlı çınarı asırlar boyu, evvelbahardan başka mevsim tanımadan gelişti. XVIII. asırda Batı’dan gelen ânî bir soğuk hava dalgasıyle titremeye başlayıncaya kadar da vakt-i hazânın varlığını hiç hatırlamadı. Teşrin aylarının mahzun havası çınara yaramadı; yaprakları birer ikişer sararmağa, dökülmeğe başladı. Koca çınar, kuruyup gazel olan her yaprakla haşmetinden, hüviyetinden, estetiğinden bir parça daha soyundu. Artık toprağı kaplayan ölü yapraklar arasında nakşın, mûsikînin, mimarînin olduğu kadar, şiirin de muhterem ve muhteşem naaşları yatmaktaydı. Elinizdeki kitap, bu sonbahar şehitleri arasında dolaşırken toparlandı. Ara sıra yadırgadığınız örneklerle karşılaşırsanız bilin ki, onlar gazeller arasından fışkıran ve gelişmek için teşrînin nemli havasını en müsait ortam bilen kanlıca mantarlarıdır; bugünki modern şiirin habercileridir.
M. Kayahan Özgül’ün, Dîvan Yolu’ndan Pera’ya Selâmetle kitabının ardından “Modern Türk Şiirini Ararken” alt başlığıyla hazırladığı seçki kitabı Osmanlı’nın Hazânında Gazel Dökümü de Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlandı.
Osmanlı’nın Hazânında Gazel Dökümü, M. Kayahan Özgül’ün klâsik Osmanlı şiirinden yeni Türk şiirine geçiş sürecini anlatan Dîvan Yolu’ndan Pera’ya Selâmetle kitabının ikinci cildi niteliğinde bir şiir seçkisi.
M. Kayahan Özgül, elinizdeki “müntehabât”ta çoğunluğu on sekizinci ve on dokuzuncu asırda yaşamış 333 edipte modern şiirin emarelerini tespit ediyor. Başka bir ifadeyle, şiirimizde yenileşme eğilimi gösteren metinleri bir araya getiriyor.
M. Kayahan Özgül kitabının sunuşunda şunları dile getiriyor:
Osmanlı çınarı asırlar boyu, evvelbahardan başka mevsim tanımadan gelişti. XVIII. asırda Batı’dan gelen ânî bir soğuk hava dalgasıyle titremeye başlayıncaya kadar da vakt-i hazânın varlığını hiç hatırlamadı. Teşrin aylarının mahzun havası çınara yaramadı; yaprakları birer ikişer sararmağa, dökülmeğe başladı. Koca çınar, kuruyup gazel olan her yaprakla haşmetinden, hüviyetinden, estetiğinden bir parça daha soyundu. Artık toprağı kaplayan ölü yapraklar arasında nakşın, mûsikînin, mimarînin olduğu kadar, şiirin de muhterem ve muhteşem naaşları yatmaktaydı. Elinizdeki kitap, bu sonbahar şehitleri arasında dolaşırken toparlandı. Ara sıra yadırgadığınız örneklerle karşılaşırsanız bilin ki, onlar gazeller arasından fışkıran ve gelişmek için teşrînin nemli havasını en müsait ortam bilen kanlıca mantarlarıdır; bugünki modern şiirin habercileridir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 260,00 | 260,00 |