Osmanlı İmparatorluğu‘nun Batı dünyasına açılış çağında, Cermen kültürünün özel bir yeri olmuştur. Birinci Dünya Savaşı‘nda, iki imparatorluğun da çöküşünü hazırlayan kader birliği yolunda, yalnızca siyasal ve askeri alanlarla sınırlı kalmayan ortaklıklar göze çarpar. İlber Ortaylı, hem titiz ve geniş ufukta tarihçiliğini, hem de tadına doyum olmaz üslupçuluğunu işe koştuğu bu kitabında, Osmanlı dünyasında Alman etkisinin bütün boyutlarını olağanüstü bir sürükleyicilikle ortaya koyuyor. Kendi alanında önemli bir eser. "Onuncu Baskıya Önsöz Osmanlı İmparatorluğu‘nda Almanya etkisi 19. yüzyılın son çeyreğini ve 20.yüzyılın ilk yirmi yılını kaplar. Bu çalışmaya başlarken bizim arşivlerimizin yanında Avrupa devletlerinin arşivlerini kullanmak gibi yöntemsel bir hedef; itiraf etmeliyim, bana konunun içeriğinden daha cazip görünmüştü. O zaman Türkiye tarihinin bazı safhalarını yabancı arşiv kaynaklarını kullanarak yazmak henüz yaygın bir yöntem değildi. Konu üzerinde çalışmaya başlayınca 19. yüzyıl tarihinin çekiciliğini keşfettim. Günümüzün Türkiye tarihi için Almanya‘nın ve Almanya tarihi için de Türkiye‘nin önemi açıktır. Bu ilişkiler basit diplomatik, hattâ askerî ilişkilerin daha ötesine uzanır. Alman sanayi ve ideolojisi Osmanlı İmparatorluğu‘yla kurulan ittifaka dayanmış, Türk modernleşmesi de bilhassa askerî alanda Alman modelini tercih etmiştir. Aslında bu ilişkilerin yoğun incelenmesi gerekir. Ne yazık ki hâlâ araştırmalarda bir yoğunlaşma gözleyemiyoruz. Hâlbuki 19. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu kalıntıları itibariyle elan yaşıyor. Bu yaşamsal devamlılığın okuyucuya da ilginç geleceğini düşünüyorum. Osmanlı İmparatorluğu‘nda Alman Nüfuzu‘nu 10. baskısına hazırlayan Timaş Yayınları‘na ve editör Adem Koçal‘a teşekkürü bir borç biliyorum. -İlber Ortaylı, İstanbul, 2008-
Osmanlı İmparatorluğu‘nun Batı dünyasına açılış çağında, Cermen kültürünün özel bir yeri olmuştur. Birinci Dünya Savaşı‘nda, iki imparatorluğun da çöküşünü hazırlayan kader birliği yolunda, yalnızca siyasal ve askeri alanlarla sınırlı kalmayan ortaklıklar göze çarpar. İlber Ortaylı, hem titiz ve geniş ufukta tarihçiliğini, hem de tadına doyum olmaz üslupçuluğunu işe koştuğu bu kitabında, Osmanlı dünyasında Alman etkisinin bütün boyutlarını olağanüstü bir sürükleyicilikle ortaya koyuyor. Kendi alanında önemli bir eser. "Onuncu Baskıya Önsöz Osmanlı İmparatorluğu‘nda Almanya etkisi 19. yüzyılın son çeyreğini ve 20.yüzyılın ilk yirmi yılını kaplar. Bu çalışmaya başlarken bizim arşivlerimizin yanında Avrupa devletlerinin arşivlerini kullanmak gibi yöntemsel bir hedef; itiraf etmeliyim, bana konunun içeriğinden daha cazip görünmüştü. O zaman Türkiye tarihinin bazı safhalarını yabancı arşiv kaynaklarını kullanarak yazmak henüz yaygın bir yöntem değildi. Konu üzerinde çalışmaya başlayınca 19. yüzyıl tarihinin çekiciliğini keşfettim. Günümüzün Türkiye tarihi için Almanya‘nın ve Almanya tarihi için de Türkiye‘nin önemi açıktır. Bu ilişkiler basit diplomatik, hattâ askerî ilişkilerin daha ötesine uzanır. Alman sanayi ve ideolojisi Osmanlı İmparatorluğu‘yla kurulan ittifaka dayanmış, Türk modernleşmesi de bilhassa askerî alanda Alman modelini tercih etmiştir. Aslında bu ilişkilerin yoğun incelenmesi gerekir. Ne yazık ki hâlâ araştırmalarda bir yoğunlaşma gözleyemiyoruz. Hâlbuki 19. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu kalıntıları itibariyle elan yaşıyor. Bu yaşamsal devamlılığın okuyucuya da ilginç geleceğini düşünüyorum. Osmanlı İmparatorluğu‘nda Alman Nüfuzu‘nu 10. baskısına hazırlayan Timaş Yayınları‘na ve editör Adem Koçal‘a teşekkürü bir borç biliyorum. -İlber Ortaylı, İstanbul, 2008-