Osmanlı Devlet adamlarının, kendilerinden önceki birikimi tevârüs etme gayreti içerisinde oldukları bilinmektedir. Osmanlılar bu bağlamda daha ziyade Türkiye Selçukluları'nın siyasi, sosyal, iktisadi ve kurumsal birikimini devralmışlar, sınırlarını genişletip iktisadi bakımdan refah seviyesini üst seviyeye taşıyınca dünyanın muhtelif bölgelerindeki âlimlerin cazibe merkezi olma özelliğini kazanmışlardır. Bilhassa klasik dönem olarak adlandırabileceğimiz kuruluştan başlayıp Kanuni Sultan Süleyman devrinin sonuna kadar uzanan dönem Osmanlıların İslâm dünyasının tamamını etkileyen yeni bir kültür havzasının merkezine yerleştiği zaman dilimini meydana getirmiştir. Kendisinden önceki İslâm, Türk ve Bizans geleneklerini devralan Osmanlı Devleti devraldığı bu büyük siyaset ve yönetim geleneklerini kendi birikim ve tecrübesiyle daha da zenginleştirmiştir. Osmanlı medeniyetinin oluşum sürecinde gerek İran, Irak, Suriye, Mısır gibi köklü İslam şehirlerinden gelen ulemanın gerekse adı geçen bölgelere Osmanlı ülkesinde yetişip yüksek ihtisas yapmak amacıyla giden talebelerin etkisi açık bir şekilde hissedilmiş, bu sayede bu köklü kültürler ile Osmanlılar arasındaki bağ sürekli hale getirilmiştir. Söz konusu bu sürekliliği tasavvuf, bilim, yönetim, savaş stratejisi ve hukuk başta olmak üzere hemen her sahada görmek mümkündür. Bilhassa hukuk söz konusu olduğunda Orta Asya'da yeniden üretilen ve önemli katkılar yapılan Hanefi fıkıh geleneğinin büyük ölçüde Osmanlılar tarafından tevârüs edildiği anlaşılmaktadır.
Osmanlı Tarihi araştırmalarında Osmanlı Hukukunun önemli bir yeri olduğunda şüphe yoktur. Osmanlı Hukukunun genel yapısını tanımanın yanı sıra araştırılan her tür konuya dair dönemin hukukî mevzuatının bilinmesi, ilgili konuya dair doğru bir tasvir yapma noktasında önemli katkılar sağlayacaktır. Elinizdeki kitap, Kuruluş döneminden Osmanlıların sükûtuna kadar uzanan zaman diliminde Osmanlı Hukukunun muhtelif yönlerini ele alan yazılardan meydana gelmekte olup, devletin kuruluş yıllarında büyük etkisi hissedilen fakihler zümresi, klasik dönem Osmanlı hukuku, Tanzimat ile başlayan bazı hukukî reformlar hakkında bilgi edinmek isteyenler için giriş niteliğinde bir çalışma mahiyetindedir.
Osmanlı Devlet adamlarının, kendilerinden önceki birikimi tevârüs etme gayreti içerisinde oldukları bilinmektedir. Osmanlılar bu bağlamda daha ziyade Türkiye Selçukluları'nın siyasi, sosyal, iktisadi ve kurumsal birikimini devralmışlar, sınırlarını genişletip iktisadi bakımdan refah seviyesini üst seviyeye taşıyınca dünyanın muhtelif bölgelerindeki âlimlerin cazibe merkezi olma özelliğini kazanmışlardır. Bilhassa klasik dönem olarak adlandırabileceğimiz kuruluştan başlayıp Kanuni Sultan Süleyman devrinin sonuna kadar uzanan dönem Osmanlıların İslâm dünyasının tamamını etkileyen yeni bir kültür havzasının merkezine yerleştiği zaman dilimini meydana getirmiştir. Kendisinden önceki İslâm, Türk ve Bizans geleneklerini devralan Osmanlı Devleti devraldığı bu büyük siyaset ve yönetim geleneklerini kendi birikim ve tecrübesiyle daha da zenginleştirmiştir. Osmanlı medeniyetinin oluşum sürecinde gerek İran, Irak, Suriye, Mısır gibi köklü İslam şehirlerinden gelen ulemanın gerekse adı geçen bölgelere Osmanlı ülkesinde yetişip yüksek ihtisas yapmak amacıyla giden talebelerin etkisi açık bir şekilde hissedilmiş, bu sayede bu köklü kültürler ile Osmanlılar arasındaki bağ sürekli hale getirilmiştir. Söz konusu bu sürekliliği tasavvuf, bilim, yönetim, savaş stratejisi ve hukuk başta olmak üzere hemen her sahada görmek mümkündür. Bilhassa hukuk söz konusu olduğunda Orta Asya'da yeniden üretilen ve önemli katkılar yapılan Hanefi fıkıh geleneğinin büyük ölçüde Osmanlılar tarafından tevârüs edildiği anlaşılmaktadır.
Osmanlı Tarihi araştırmalarında Osmanlı Hukukunun önemli bir yeri olduğunda şüphe yoktur. Osmanlı Hukukunun genel yapısını tanımanın yanı sıra araştırılan her tür konuya dair dönemin hukukî mevzuatının bilinmesi, ilgili konuya dair doğru bir tasvir yapma noktasında önemli katkılar sağlayacaktır. Elinizdeki kitap, Kuruluş döneminden Osmanlıların sükûtuna kadar uzanan zaman diliminde Osmanlı Hukukunun muhtelif yönlerini ele alan yazılardan meydana gelmekte olup, devletin kuruluş yıllarında büyük etkisi hissedilen fakihler zümresi, klasik dönem Osmanlı hukuku, Tanzimat ile başlayan bazı hukukî reformlar hakkında bilgi edinmek isteyenler için giriş niteliğinde bir çalışma mahiyetindedir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 21,70 | 21,70 |