Neoliberal Din –21. Yüzyılda İnanç ve Güç– –21. Yüzyılda İnanç ve Güç–

Stok Kodu:
9786258242911
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
368
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Orijinal Adı:
Neoliberal Religion: Faith and Power in the Twenty-first Century
%30 indirimli
306,00TL
214,20TL
Taksitli fiyat: 1 x 214,20TL
Tedarikçi Stoğu 9 Adet
9786258242911
777857
Neoliberal Din  –21. Yüzyılda İnanç ve Güç–
Neoliberal Din –21. Yüzyılda İnanç ve Güç– –21. Yüzyılda İnanç ve Güç–
214.20

Küreselleşmenin ardındaki ideoloji olan neoliberalizm, tüketicinin özgürlüğünü ortak kimliklere tercih eden abartılı bir bireyciliği teşvik etmesi, piyasa rekabetinin en iyi değer ölçüsü olduğu varsayımını sorgusuz sualsiz kabul edip dayatması ve bütün kültürel nesnelere meta muamelesi yapma eğilimiyle bugün genellikle karşı karşıya olduğumuz birçok olumsuzluğun nedeni olarak görülüyor. İnsana dair her şey gibi din de bu kuşatıcı ideolojiden kendi payına düşeni alıyor. 
O hâlde neoliberal bir dünyada dinin hâlâ yeri var mı, varsa nedir? 21. yüzyılda din bir ürün, tüketiciyi hedefleyen, onun ihtiyaçlarına ve taleplerine karşılık veren bir pazar malı hâline gelmiş olabilir mi? Dinin küreselleşen dünyanın şartlarına uyum sağladığı ve dönüştüğü söylenebilir mi? Dönüşüyorsa, bir toplumsal olgu olarak dini konu edinen çalışma alanları bu dönüşüme uyum sağlayacak yeni kavram çerçevelerine ve kuramsal araçlara sahipler mi? Bu süreçte güç ilişkilerinin yeri nedir? Dinsel örgütlerin neoliberal iş modellerini benimsemeleri, dinsel hareketlerin günü yakalamalarına mı yarıyor, yoksa mevcut etnik ayrımcılıkları ve cinsiyet eşitsizliklerini mi perçinliyor? Bu itibarla, son yirmi yıl içinde kökleşen neoliberal düzen, dinsel kimlikler ve güç ilişkiler hakkında eskisinden daha farklı düşünmeyi mi gerektiriyor?
Bu kitapta neoliberalizmi çağdaş toplumları anlamaya yarayan bir çerçeve olarak kullanan Mathew Guest, bu durumun bizim din anlayışımızda hangi değişikliklere yol açtığını soruşturuyor. Neoliberal dinin ayırt edici özelliklerini ortaya koyarak, sosyal bilimler ve etik açısından hangi sonuçları doğurduğuna dair bir tartışma açıyor.

Küreselleşmenin ardındaki ideoloji olan neoliberalizm, tüketicinin özgürlüğünü ortak kimliklere tercih eden abartılı bir bireyciliği teşvik etmesi, piyasa rekabetinin en iyi değer ölçüsü olduğu varsayımını sorgusuz sualsiz kabul edip dayatması ve bütün kültürel nesnelere meta muamelesi yapma eğilimiyle bugün genellikle karşı karşıya olduğumuz birçok olumsuzluğun nedeni olarak görülüyor. İnsana dair her şey gibi din de bu kuşatıcı ideolojiden kendi payına düşeni alıyor. 
O hâlde neoliberal bir dünyada dinin hâlâ yeri var mı, varsa nedir? 21. yüzyılda din bir ürün, tüketiciyi hedefleyen, onun ihtiyaçlarına ve taleplerine karşılık veren bir pazar malı hâline gelmiş olabilir mi? Dinin küreselleşen dünyanın şartlarına uyum sağladığı ve dönüştüğü söylenebilir mi? Dönüşüyorsa, bir toplumsal olgu olarak dini konu edinen çalışma alanları bu dönüşüme uyum sağlayacak yeni kavram çerçevelerine ve kuramsal araçlara sahipler mi? Bu süreçte güç ilişkilerinin yeri nedir? Dinsel örgütlerin neoliberal iş modellerini benimsemeleri, dinsel hareketlerin günü yakalamalarına mı yarıyor, yoksa mevcut etnik ayrımcılıkları ve cinsiyet eşitsizliklerini mi perçinliyor? Bu itibarla, son yirmi yıl içinde kökleşen neoliberal düzen, dinsel kimlikler ve güç ilişkiler hakkında eskisinden daha farklı düşünmeyi mi gerektiriyor?
Bu kitapta neoliberalizmi çağdaş toplumları anlamaya yarayan bir çerçeve olarak kullanan Mathew Guest, bu durumun bizim din anlayışımızda hangi değişikliklere yol açtığını soruşturuyor. Neoliberal dinin ayırt edici özelliklerini ortaya koyarak, sosyal bilimler ve etik açısından hangi sonuçları doğurduğuna dair bir tartışma açıyor.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 214,20    214,20   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat