50 Yıllık Yaşam Öyküsünün Peşinde Bir Türkiye Panoraması…
Cumhuriyet tarihinin en radikal ekonomik hamlesi olan 24 Ocak Kararları’nın alındığı, 12 Eylül Darbesi’nin yaşandığı ve Türkiye ekonomisinin liberalleşmeye doğru dümen kırdığı fırtınalı süreçte, yani 80’lerde, altı seneyi aşkın bir süre Maliye teknesinin kaptan köşkünde bulunmuş bir emekli müsteşar, büyükelçi ve milletvekili: Ertuğrul Kumcuoğlu.
Günümüz Türkiye’sinin şekillenmesinde derin ve direkt etkileri olan 1980’leri enine boyuna yaşamış; Süleyman Demirel, Kenan Evren ve Turgut Özal gibi Türk siyasi tarihinin en önemli isimleriyle yakından çalışmış ve dolayısıyla ‘memleket meseleleri’ne birinci elden tanıklık etmiş, küçük bir Batı Anadolu kasabasında doğmuş büyümüş, yetişme dönemini izleyen yıllarını hemen hemen bütünüyle kamu hizmetine adamış Kumcuoğlu’nun elli yıllık yaşam öyküsü aslında bizim yaşam öykümüz.
Peki bu öyküde başka neler var? Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı gazisi olan babası Yusuf Ziya Bey’den ve diğer büyüklerinden hatıralar, o dönem Anadolu’sunun ve özellikle Ege’nin vaziyetinin bütün çıplaklığı, Mülkiye yılları, bizzat şahitlik ettiği 27 Mayıs 1960 Darbesi’yle sonuçlanan Menderes dönemi, Amerika ve İsviçre’deki yaşantısı, 1970’lere ilişkin anıları ve izlenimleri...
Müsteşar; ele aldığı dönemlerin siyasi, ekonomik ve kültür iklimini ayrı ayrı masaya yatıran, Cumhuriyet’in kuruluşundan 1980’lerin sonuna doğru ilerlerken geçmişi ve bugünü anlamak adına akıllardan çıkmaması gereken gerçekleri aktaran, oldukça lezzetli üsluba sahip bir Türkiye panoraması…
50 Yıllık Yaşam Öyküsünün Peşinde Bir Türkiye Panoraması…
Cumhuriyet tarihinin en radikal ekonomik hamlesi olan 24 Ocak Kararları’nın alındığı, 12 Eylül Darbesi’nin yaşandığı ve Türkiye ekonomisinin liberalleşmeye doğru dümen kırdığı fırtınalı süreçte, yani 80’lerde, altı seneyi aşkın bir süre Maliye teknesinin kaptan köşkünde bulunmuş bir emekli müsteşar, büyükelçi ve milletvekili: Ertuğrul Kumcuoğlu.
Günümüz Türkiye’sinin şekillenmesinde derin ve direkt etkileri olan 1980’leri enine boyuna yaşamış; Süleyman Demirel, Kenan Evren ve Turgut Özal gibi Türk siyasi tarihinin en önemli isimleriyle yakından çalışmış ve dolayısıyla ‘memleket meseleleri’ne birinci elden tanıklık etmiş, küçük bir Batı Anadolu kasabasında doğmuş büyümüş, yetişme dönemini izleyen yıllarını hemen hemen bütünüyle kamu hizmetine adamış Kumcuoğlu’nun elli yıllık yaşam öyküsü aslında bizim yaşam öykümüz.
Peki bu öyküde başka neler var? Birinci Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı gazisi olan babası Yusuf Ziya Bey’den ve diğer büyüklerinden hatıralar, o dönem Anadolu’sunun ve özellikle Ege’nin vaziyetinin bütün çıplaklığı, Mülkiye yılları, bizzat şahitlik ettiği 27 Mayıs 1960 Darbesi’yle sonuçlanan Menderes dönemi, Amerika ve İsviçre’deki yaşantısı, 1970’lere ilişkin anıları ve izlenimleri...
Müsteşar; ele aldığı dönemlerin siyasi, ekonomik ve kültür iklimini ayrı ayrı masaya yatıran, Cumhuriyet’in kuruluşundan 1980’lerin sonuna doğru ilerlerken geçmişi ve bugünü anlamak adına akıllardan çıkmaması gereken gerçekleri aktaran, oldukça lezzetli üsluba sahip bir Türkiye panoraması…