Metin ve Anlam Üzerine Düşünceler Dil Eğitimi Açısından Metinsel İletişim

Stok Kodu:
9786051961514
Boyut:
14x22
Sayfa Sayısı:
240
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2018-06
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%25 indirimli
180,00TL
135,00TL
9786051961514
377435
Metin ve Anlam Üzerine Düşünceler
Metin ve Anlam Üzerine Düşünceler Dil Eğitimi Açısından Metinsel İletişim
135.00

Yorumun, dış dünyanın gereklerine göre yeniden değerlendirilebilen bir eylem olduğu gerçeği, metnin dokusunun hangi koşullarda ve hangi ölçütler ışığında biçimlenebileceği gibi faktörler, yorumun metin kuşağından güncel kuşağa aktarılmasını da zorunlu kılmaktadır. Burada dikkatte uzak tutulmaması gereken husus ise, dönemsel algının ilgili yorumcunun kendi nitelikleri ile uygun frekansta buluşabildiği oranda gerçek bir anlamlandırmanın meydana gelebileceğinin unutulmamasıdır. Bu uyumluluk, ilgili metnin ortaya çıktığı koşulların tarihsel anlamından da beslenebilmelidir.

Tüm bu zorunlu noktalar yan yana gelmeden metnin sağlıklı olarak yorumlanamayacağı açıktır. Bunun en açık delili, yorumlama süreçlerinde sonu gelmeyen tartışmaların varlığıdır. Bu bağlamda Sokrat'ın, münakaşa konusunun belirsizliği metaforu ile yorumlama sürecinin buna bağlı sürekliliğinin kaçınılmazlığı yeniden gündemde kalacaktır. Bu noktada her metinin yorumlanmak için var olduğu gerçeği bilinmektedir. Yorumcu dönemsel algıların ortak kodu ile kendi niteliklerini sentezleyerek metnin dokusunu çözümleyebilir.

Metnin oluştuğu tarihsel koşullar, yorumlama süreçlerinde gözden uzak tutulmamalıdır. Metnin kök anlamı, daha sonraki dönemlerde yorumlanması süreçlerinde zedelenmeden; yeni anlam katmalarına açık biçimde yeniden boyutlanabilmektedir. Bu boyutlanma ile metinin kök anlamı kaybolmaz; aksine yeni içeriklerle dönemin algı kuşağına ve idrakine çok katmanlı değerler katar. Kök anlamın ana damarı metindir. Yorum, tehdit algısı olarak değerlendirilmemeli, metnin anlam kuşağını genişletebileceği düşünülmelidir.

Yorumun, dış dünyanın gereklerine göre yeniden değerlendirilebilen bir eylem olduğu gerçeği, metnin dokusunun hangi koşullarda ve hangi ölçütler ışığında biçimlenebileceği gibi faktörler, yorumun metin kuşağından güncel kuşağa aktarılmasını da zorunlu kılmaktadır. Burada dikkatte uzak tutulmaması gereken husus ise, dönemsel algının ilgili yorumcunun kendi nitelikleri ile uygun frekansta buluşabildiği oranda gerçek bir anlamlandırmanın meydana gelebileceğinin unutulmamasıdır. Bu uyumluluk, ilgili metnin ortaya çıktığı koşulların tarihsel anlamından da beslenebilmelidir.

Tüm bu zorunlu noktalar yan yana gelmeden metnin sağlıklı olarak yorumlanamayacağı açıktır. Bunun en açık delili, yorumlama süreçlerinde sonu gelmeyen tartışmaların varlığıdır. Bu bağlamda Sokrat'ın, münakaşa konusunun belirsizliği metaforu ile yorumlama sürecinin buna bağlı sürekliliğinin kaçınılmazlığı yeniden gündemde kalacaktır. Bu noktada her metinin yorumlanmak için var olduğu gerçeği bilinmektedir. Yorumcu dönemsel algıların ortak kodu ile kendi niteliklerini sentezleyerek metnin dokusunu çözümleyebilir.

Metnin oluştuğu tarihsel koşullar, yorumlama süreçlerinde gözden uzak tutulmamalıdır. Metnin kök anlamı, daha sonraki dönemlerde yorumlanması süreçlerinde zedelenmeden; yeni anlam katmalarına açık biçimde yeniden boyutlanabilmektedir. Bu boyutlanma ile metinin kök anlamı kaybolmaz; aksine yeni içeriklerle dönemin algı kuşağına ve idrakine çok katmanlı değerler katar. Kök anlamın ana damarı metindir. Yorum, tehdit algısı olarak değerlendirilmemeli, metnin anlam kuşağını genişletebileceği düşünülmelidir.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 135,00    135,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat