Memluk Devleti (1250-1517), İslam ve Türk tarihinin en mühim siyasi teşekküllerinden biridir. Memluk tarihi bir yönüyle İslam medeniyetinin Mısır’daki bir tezahürü iken diğer yönüyle de merkezi Asya’da kopup gelen ve Selçuklularla devam eden tarihi gelişmenin tabii bir uzantısı, Türk adının yeniden bütün kudret ve azametiyle bir kere daha tarihe mal olduğu devirdir. Siyasi, iktisadi, sosyal ve kültürel bakımdan klasik orta zaman nizamını temsil eden bu devletin teşkilatı, tarihi tecrübenin ve ihtiyaçların terkibiyle oluşmuştur. Memluklerin İslam ve Türk tarihindeki yerini tam olarak anlayabilmek için tetkiki ve anlaşılması gereken en önemli mevzulardan biri de bu devletin askeri teşkilatıdır. Çünkü, içte ve dışta cereyan eden hadiseler ve mücadeleler muvacehesinde askeri teşkilatın ayrı bir yeri bulunmaktadır. Türk ve İslam devlet geleneğinin mezcedilmesiyle oluşturulan "Memluk Nizamı" teşkilatın tepesindeki Sultan’dan en sade "memluk"(Asker)’e kadar askeri ıkta nizamına dayanmaktaydı. Bu nizam Memlukler devrinde en olgun devrini yaşamıştır. Başlangıçta en layık olan kişinin iş başına geçmesine fırsat ve imkan tanıyarak devletin güçlenmesini temin eden bu "askeri nizam", kişiler ve gruplar arasındaki bitmek tükenmek bilmeyen rekabet ve mücadelelere sebebiyet vermesi bakımından da devletin zayıflamasına ve nihai olarak çökmesine müncer olmuştur. Dışarıdan devleti tehdit eden harici tehlikeler de bu çöküşü hızlandırmıştır. Böylece 1250 senesinde başlayan yükseliş, 1517 senesinde çöküşe dönüşerek, tarih ve en zengin miraslarından birini daha bünyesine katmıştır.
Memluk Devleti (1250-1517), İslam ve Türk tarihinin en mühim siyasi teşekküllerinden biridir. Memluk tarihi bir yönüyle İslam medeniyetinin Mısır’daki bir tezahürü iken diğer yönüyle de merkezi Asya’da kopup gelen ve Selçuklularla devam eden tarihi gelişmenin tabii bir uzantısı, Türk adının yeniden bütün kudret ve azametiyle bir kere daha tarihe mal olduğu devirdir. Siyasi, iktisadi, sosyal ve kültürel bakımdan klasik orta zaman nizamını temsil eden bu devletin teşkilatı, tarihi tecrübenin ve ihtiyaçların terkibiyle oluşmuştur. Memluklerin İslam ve Türk tarihindeki yerini tam olarak anlayabilmek için tetkiki ve anlaşılması gereken en önemli mevzulardan biri de bu devletin askeri teşkilatıdır. Çünkü, içte ve dışta cereyan eden hadiseler ve mücadeleler muvacehesinde askeri teşkilatın ayrı bir yeri bulunmaktadır. Türk ve İslam devlet geleneğinin mezcedilmesiyle oluşturulan "Memluk Nizamı" teşkilatın tepesindeki Sultan’dan en sade "memluk"(Asker)’e kadar askeri ıkta nizamına dayanmaktaydı. Bu nizam Memlukler devrinde en olgun devrini yaşamıştır. Başlangıçta en layık olan kişinin iş başına geçmesine fırsat ve imkan tanıyarak devletin güçlenmesini temin eden bu "askeri nizam", kişiler ve gruplar arasındaki bitmek tükenmek bilmeyen rekabet ve mücadelelere sebebiyet vermesi bakımından da devletin zayıflamasına ve nihai olarak çökmesine müncer olmuştur. Dışarıdan devleti tehdit eden harici tehlikeler de bu çöküşü hızlandırmıştır. Böylece 1250 senesinde başlayan yükseliş, 1517 senesinde çöküşe dönüşerek, tarih ve en zengin miraslarından birini daha bünyesine katmıştır.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 58,10 | 58,10 |