Maviler ve Yeşiller: Pornai Bir Altıncı Yüzyıl İstanbul Romanı

Stok Kodu:
9789758015634
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
304
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%38 indirimli
120,00TL
74,40TL
Tedarikçi Stoğu 4 Adet
9789758015634
697112
Maviler ve Yeşiller: Pornai
Maviler ve Yeşiller: Pornai Bir Altıncı Yüzyıl İstanbul Romanı
74.40

Bu şehirde gecelerin sahibi kibar fahişelerdir. Gündüzlerin de, içinde sınırsız hoşgörünün sergilendiği hamamlar. Zeuksippos termalinin kuytu köşelerinde, her iki cinsten fahişelerle aşk oyunları oynayanlar, iki saat sonra Ayasofya’da dua ederken görülür.

Antiokheia’daki  Mavilerin  son  zamanlarda  neden  yarış üstüne yarış kaybettiğini ya da Alexandria’daki ‘Monofizit zındıkların’ ne haltlar karıştırdığını öğrenmek isteyen meraklılar, sokaktaki genç kızların, dilencilerin ve uzak diyarlardan aldıkları haberleri şehirdekilerin kulağına ilk fısıldayanlar olarak bilinen Hebdomon Köyü tüccarlarının anlattıklarına kulak verir.

Uzaklarda uğranan askeri yenilgilerle ilgili haberlerse, tavernada iki şişe kırmızı şarabı devirdikten sonra bülbül gibi şakıyan askerlerin yatağa attığı genç kızlar aracılığıyla yayılır.

…ve her pornai oyun bitiminde, onu, Propontis’i gören yeşil tepelerin üzerindeki küçük villalardan birinde yaşatacak olan zengin sevgilinin, tiyatronun çıkış kapısında onu beklediğini hayal eder.

Bundan bin beş yüz yıl önce de bir İstanbul vardı ve Pornai, bu ürkütücü derecede uzak geçmişin İstanbul’unda yaşanan fırtınalı hayatları anlatıyor. Kanlı kavgaları, ayaklanmaları, iktidar mücadelelerini ve içtenlikli olduğu kuşku götürür aşkları.  

Olasılıkla okur,  6. yüzyıl İstanbul’unun sokaklarının, meydanlarının, soylularının, sınıf atlamak isteyen yoksul fahişelerinin, birbirlerinden nefret eden Hristiyanların, politik çatışmalara iri pazularıyla katkıda bulunmaya çalışan Mavi ve Yeşil partizanların fazlasıyla yer işgal ettiği Pornai’de,  tarafını tutmayı isteyebileceği “iyi” bir karakter, bir “kahraman” bulamayacak. Çünkü hemen bütün karakterler az ya da çok “kirli” ve “kötü”. Bir kayanın üzerinde yaz güneşinin tadının çıkaran, ama kendilerine yaklaşan birini gördüklerinde en yakın deliğe sokulan kertenkeleleri andırıyorlar. Işıltılı sarı saçları, mavi gözleri ve Mısır’ın kan kırmızısı mermerlerinden yapılmış, lekesiz bir ruh taşıdığını düşündüren Belisarius hariç.

Soluksuz okunacak bir tarihsel roman.

Bu şehirde gecelerin sahibi kibar fahişelerdir. Gündüzlerin de, içinde sınırsız hoşgörünün sergilendiği hamamlar. Zeuksippos termalinin kuytu köşelerinde, her iki cinsten fahişelerle aşk oyunları oynayanlar, iki saat sonra Ayasofya’da dua ederken görülür.

Antiokheia’daki  Mavilerin  son  zamanlarda  neden  yarış üstüne yarış kaybettiğini ya da Alexandria’daki ‘Monofizit zındıkların’ ne haltlar karıştırdığını öğrenmek isteyen meraklılar, sokaktaki genç kızların, dilencilerin ve uzak diyarlardan aldıkları haberleri şehirdekilerin kulağına ilk fısıldayanlar olarak bilinen Hebdomon Köyü tüccarlarının anlattıklarına kulak verir.

Uzaklarda uğranan askeri yenilgilerle ilgili haberlerse, tavernada iki şişe kırmızı şarabı devirdikten sonra bülbül gibi şakıyan askerlerin yatağa attığı genç kızlar aracılığıyla yayılır.

…ve her pornai oyun bitiminde, onu, Propontis’i gören yeşil tepelerin üzerindeki küçük villalardan birinde yaşatacak olan zengin sevgilinin, tiyatronun çıkış kapısında onu beklediğini hayal eder.

Bundan bin beş yüz yıl önce de bir İstanbul vardı ve Pornai, bu ürkütücü derecede uzak geçmişin İstanbul’unda yaşanan fırtınalı hayatları anlatıyor. Kanlı kavgaları, ayaklanmaları, iktidar mücadelelerini ve içtenlikli olduğu kuşku götürür aşkları.  

Olasılıkla okur,  6. yüzyıl İstanbul’unun sokaklarının, meydanlarının, soylularının, sınıf atlamak isteyen yoksul fahişelerinin, birbirlerinden nefret eden Hristiyanların, politik çatışmalara iri pazularıyla katkıda bulunmaya çalışan Mavi ve Yeşil partizanların fazlasıyla yer işgal ettiği Pornai’de,  tarafını tutmayı isteyebileceği “iyi” bir karakter, bir “kahraman” bulamayacak. Çünkü hemen bütün karakterler az ya da çok “kirli” ve “kötü”. Bir kayanın üzerinde yaz güneşinin tadının çıkaran, ama kendilerine yaklaşan birini gördüklerinde en yakın deliğe sokulan kertenkeleleri andırıyorlar. Işıltılı sarı saçları, mavi gözleri ve Mısır’ın kan kırmızısı mermerlerinden yapılmış, lekesiz bir ruh taşıdığını düşündüren Belisarius hariç.

Soluksuz okunacak bir tarihsel roman.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat