Sünnî kelâm âlimleri, Usûlü’d-dîn adıyla kelâmî mahiyet arz eden eserler yazmışlardır. Eş’arî kelâmcısı Abdülkâhir el-Bağdâdî’nin Usûlü’d-dîn’i ile Mâtürîdî kelâmcısı Ebü’l-Yüsr el-Pezdevî’nin aynı isimdeki eseri bunlara örnek gösterilebilir.
Elinizdeki eser, Mâtürîdî kelamcılarından ve İmam Mâtürîdî’nin öğrencisinin öğrencisi olan Semerkandlı Hanefî âlim Ebû Seleme Muhammed b. Muhammed es-Semerkandî’nin Cümelü usûli’d-dîn isimli eseridir.
İmam Mâtürîdî’den sonra, aslında Eb’u Hanîfe’den ilham alan ve Mâtürîdî’de zirvesini bulan kelâmcı Hanefî çizginin Ebü’l-Yüsr el-Pezdevî’ye (ö. 463/1100) kadar olan yaklaşık bir buçuk asırlık süre boyunca kendini gösterememiş veya başka bir deyişle arka planda kalmış olduğu malumdur. İşte Cümelü usûli’d-dîn, bir nevi küçük gaybet olarak niteleyebileceğimiz bu dönemde hacmi küçük ama en azından nadirat kabilinden olması sebebiyle temsil gücü büyük bir eserdir. Kimliği tam olarak tespit edilemeyen, ancak babasının adından (Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. İshâk) hareketle İbn Yahyâ (ö. 4/5. Yüzyılın ikinci yarısı) olarak tanınan âlime ait Şerh’iyle birlikte Cümel, dönemin sayılı kelâm geleneği taşıyıcılarından birisidir.
Sünnî kelâm âlimleri, Usûlü’d-dîn adıyla kelâmî mahiyet arz eden eserler yazmışlardır. Eş’arî kelâmcısı Abdülkâhir el-Bağdâdî’nin Usûlü’d-dîn’i ile Mâtürîdî kelâmcısı Ebü’l-Yüsr el-Pezdevî’nin aynı isimdeki eseri bunlara örnek gösterilebilir.
Elinizdeki eser, Mâtürîdî kelamcılarından ve İmam Mâtürîdî’nin öğrencisinin öğrencisi olan Semerkandlı Hanefî âlim Ebû Seleme Muhammed b. Muhammed es-Semerkandî’nin Cümelü usûli’d-dîn isimli eseridir.
İmam Mâtürîdî’den sonra, aslında Eb’u Hanîfe’den ilham alan ve Mâtürîdî’de zirvesini bulan kelâmcı Hanefî çizginin Ebü’l-Yüsr el-Pezdevî’ye (ö. 463/1100) kadar olan yaklaşık bir buçuk asırlık süre boyunca kendini gösterememiş veya başka bir deyişle arka planda kalmış olduğu malumdur. İşte Cümelü usûli’d-dîn, bir nevi küçük gaybet olarak niteleyebileceğimiz bu dönemde hacmi küçük ama en azından nadirat kabilinden olması sebebiyle temsil gücü büyük bir eserdir. Kimliği tam olarak tespit edilemeyen, ancak babasının adından (Ebû Zekeriyyâ Yahyâ b. İshâk) hareketle İbn Yahyâ (ö. 4/5. Yüzyılın ikinci yarısı) olarak tanınan âlime ait Şerh’iyle birlikte Cümel, dönemin sayılı kelâm geleneği taşıyıcılarından birisidir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 126,75 | 126,75 |