Le Horla

Stok Kodu:
9786053140276
Boyut:
13x20
Sayfa Sayısı:
288
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-01
Çeviren:
Serdar Rifat Kırkoğlu
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Orijinal Adı:
Le Horla
%30 indirimli
180,00TL
126,00TL
Taksitli fiyat: 1 x 126,00TL
Tedarikçi Stoğu 2 Adet
9786053140276
483883
Le Horla
Le Horla
126.00

19. yüzyil Fransiz edebiyatinin en güçlü kalemlerinden olan Maupassant'in hikâyeleri, hayatla sanat arasindaki sinirlari ortadan kaldiran cinsten. Hayat sanattan, sanat da hayattan kopuk degildir Maupassant'in estetik dünya görüsünde. Modern insanin "iç dünyasinin" detayli bir biçimde resmedildigi hikâyelerinde, doludizgin akan bir hayat sevincine paralel olarak, alttan alta isleyen melankolik, ürkütücü ve karanlik duygular da var. Maupassant'in hikâyelerinde dönemin toplumsal kompozisyonunda yer alan neredeyse bütün varoluslarin portrelerini bulmak mümkün. Yüksek sosyetenin çitkirildim hanimefendilerinden ve beyefendilerinden söz ettigi kadar izbe sokaklarda dolanan fahiselerden, yoksullardan da söz eder Maupassant. Alkolikler, uyusturucu bagimlilari ve deliler gibi toplumun çeperlerinde konumlanmis bireylerin hikâyelerini anlatan Maupassant'in, burjuva hayatina karsi "asagidakiler"den yana bir tavir aldigini söylemek olasi: Deliler beni çeker. Bu insanlar, garip düslerin olusturdugu gizemli bir ülkede, bunaklik denilen seyin o içine girilmez bulutu içinde yasarlar. Yeryüzünde gördükleri, sevdikleri, yaptiklari her sey, onlar için, esyalarin ve insan düsüncesini yöneten tüm yasalarin disinda, imgesel bir varolus içinde yeniden baslar. Keskin zekâ yaratici deha ile birlesince; ask, entrika, kin, umut, korku gibi insani duygulara bambaska açilardan isiklar düsülüyor Maupassant'in hikâyelerinde... (Tanitim Bülteninden)

19. yüzyil Fransiz edebiyatinin en güçlü kalemlerinden olan Maupassant'in hikâyeleri, hayatla sanat arasindaki sinirlari ortadan kaldiran cinsten. Hayat sanattan, sanat da hayattan kopuk degildir Maupassant'in estetik dünya görüsünde. Modern insanin "iç dünyasinin" detayli bir biçimde resmedildigi hikâyelerinde, doludizgin akan bir hayat sevincine paralel olarak, alttan alta isleyen melankolik, ürkütücü ve karanlik duygular da var. Maupassant'in hikâyelerinde dönemin toplumsal kompozisyonunda yer alan neredeyse bütün varoluslarin portrelerini bulmak mümkün. Yüksek sosyetenin çitkirildim hanimefendilerinden ve beyefendilerinden söz ettigi kadar izbe sokaklarda dolanan fahiselerden, yoksullardan da söz eder Maupassant. Alkolikler, uyusturucu bagimlilari ve deliler gibi toplumun çeperlerinde konumlanmis bireylerin hikâyelerini anlatan Maupassant'in, burjuva hayatina karsi "asagidakiler"den yana bir tavir aldigini söylemek olasi: Deliler beni çeker. Bu insanlar, garip düslerin olusturdugu gizemli bir ülkede, bunaklik denilen seyin o içine girilmez bulutu içinde yasarlar. Yeryüzünde gördükleri, sevdikleri, yaptiklari her sey, onlar için, esyalarin ve insan düsüncesini yöneten tüm yasalarin disinda, imgesel bir varolus içinde yeniden baslar. Keskin zekâ yaratici deha ile birlesince; ask, entrika, kin, umut, korku gibi insani duygulara bambaska açilardan isiklar düsülüyor Maupassant'in hikâyelerinde... (Tanitim Bülteninden)
Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 126,00    126,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat