Kur'an'a İşari Yaklaşımlar

Stok Kodu:
9786057699756
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
152
Basım Tarihi:
2021-11
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%35 indirimli
140,00TL
91,00TL
Taksitli fiyat: 1 x 91,00TL
Tedarikçi Stoğu 6 Adet
9786057699756
668135
Kur'an'a İşari Yaklaşımlar
Kur'an'a İşari Yaklaşımlar
91.00

Tasavvufî düşüncenin bünyesinde gelişen İşârî Tefsir Ekolü, âyetleri anlamada lafızlara bağlı kalmayı esas olarak görmekle birlikte keşfe dayalı bilgiden de yararlanmışlardır. Bu tefsir ekolünün temsilcileri Kur’an’ın sadece lafızdan ibaret olmadığını, o lafızların içerisinde bazı manaların olduğunu, bu manalara ise ilimle uğraşan herkesin vasıl olamayacaklarını, onlara ulaşabilmek için ilmin ötesinde ayrıca nefsin bazı tezkiyelerden geçmesi gerektiğini savunmuşlardır. Bu yolda “İnsanın bildikleri ile amel ettiğinde Allah’ın ona bilmediklerini öğreteceği” ilkesini kendilerine rehber edinmişlerdir. Onlar Kur’an’ı doğru anlamak için sarf-nahiv gibi alet ilimlerinden müteşekkil olan salt bilgiyi yeterli görmemiş bilginin yanında amel-i sâlihle tezkiyeyi nefsi de esas almışlardır. Hatta ulaştıkları bazı bilgilerin sadece sâlih amel işlemekle elde edilebileceğini savunmuşlar, yüzeysel olarak bilgiye sahip olup da bildikleriyle amel etmeyen kimse ile amel eden kimsenin ilmî seviyesinin müsavi olamayacağını kabul etmişlerdir.

Bu anlayışa göre Kur’an sadece lafızdan ibaret değildir. Onu doğru anlamak için de sadece akıl ve akılla ulaşılan bilgi yeterli değildir. Diğer bir ifadeyle O sadece akılla anlaşılan bir kitap değildir. Onu doğru anlamak için aklın yanında kalbin bilgisine/keşf ve müşahedesine de ihtiyaç vardır. Zira onun lafzi yönü olduğu gibi lafızların ötesinde manevi yönü de vardır. Bu itibarla Kur’an hem akla hem de kalbe hitap eden bir kitaptır. Onun lafızları akılla anlaşılabilirken manevi boyutuna ise ancak kalp/gönül ile ulaşılabilmek mümkündür.

Tasavvufî düşüncenin bünyesinde gelişen İşârî Tefsir Ekolü, âyetleri anlamada lafızlara bağlı kalmayı esas olarak görmekle birlikte keşfe dayalı bilgiden de yararlanmışlardır. Bu tefsir ekolünün temsilcileri Kur’an’ın sadece lafızdan ibaret olmadığını, o lafızların içerisinde bazı manaların olduğunu, bu manalara ise ilimle uğraşan herkesin vasıl olamayacaklarını, onlara ulaşabilmek için ilmin ötesinde ayrıca nefsin bazı tezkiyelerden geçmesi gerektiğini savunmuşlardır. Bu yolda “İnsanın bildikleri ile amel ettiğinde Allah’ın ona bilmediklerini öğreteceği” ilkesini kendilerine rehber edinmişlerdir. Onlar Kur’an’ı doğru anlamak için sarf-nahiv gibi alet ilimlerinden müteşekkil olan salt bilgiyi yeterli görmemiş bilginin yanında amel-i sâlihle tezkiyeyi nefsi de esas almışlardır. Hatta ulaştıkları bazı bilgilerin sadece sâlih amel işlemekle elde edilebileceğini savunmuşlar, yüzeysel olarak bilgiye sahip olup da bildikleriyle amel etmeyen kimse ile amel eden kimsenin ilmî seviyesinin müsavi olamayacağını kabul etmişlerdir.

Bu anlayışa göre Kur’an sadece lafızdan ibaret değildir. Onu doğru anlamak için de sadece akıl ve akılla ulaşılan bilgi yeterli değildir. Diğer bir ifadeyle O sadece akılla anlaşılan bir kitap değildir. Onu doğru anlamak için aklın yanında kalbin bilgisine/keşf ve müşahedesine de ihtiyaç vardır. Zira onun lafzi yönü olduğu gibi lafızların ötesinde manevi yönü de vardır. Bu itibarla Kur’an hem akla hem de kalbe hitap eden bir kitaptır. Onun lafızları akılla anlaşılabilirken manevi boyutuna ise ancak kalp/gönül ile ulaşılabilmek mümkündür.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 91,00    91,00   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat