Dünya Harbi bitmiş, Osmanlı Devleti de mağlup sayılmıştı. Acı dolu günler, nice benzerleri gibi bu kitabı kaleme alan insan için de böylece başlamış oluyordu. Erzurum ve Moskova'da toplam iki yıl okulsuz kalan Şeref Tipi, 1918 yılında orta birinci sınıfı okumak üzere Konya Askeri Rüştiyesi'ne gönderildi. 1919 yılında ise babasının gayretleri sonucu Kuleli'de orta ikiye başladı. II. Abdülhamid'in fahri yâveri, Ertuğrul Hassa Alayı kurucu ve eğitmenlerinden Ferik Mehmet Ali Paşa'nın oğlu Şeref Tipi tarafından kaleme alınan bu kitapta, yazarın Kuleli ve Bursa Işıklar Askeri liselerinde yaşadıklarını anlatmaktadır.
Aylar var ki kan ağlıyordu Çengelköylüler. Savaşın sürdüğü dört yıl boyunca, Kuleli'nin o daha bıyıkları terlememiş delikanlıları, arka arkaya, durmadan savaşa gönderilmişlerdi. Gidenlerden hiçbiri daha geri gelmemişti. Bunlara tanıktılar Çengelköy'ün kadını, erkeği. O yaz, artık gülüp, söyleyebilirler, gezip salınabilirler miydi Çengelköy'ün salkım söğütlü sokaklarında ya da çarşısında ki ses olsun...
Üstelik Türk ordusuna körpe kahramanlar yetiştiren bu tarihî okulun kapanacağı söyleniyordu. Tüm Çengelköy yas içindeydi ve kimsenin ağzını bıçak açmıyordu. Öyle ki orada demirlemiş donanmayı görmemek için Boğaz'ı gören pencerelerin perdeleri indiriliyor, balkonların kapıları kapanıyordu...
Dünya Harbi bitmiş, Osmanlı Devleti de mağlup sayılmıştı. Acı dolu günler, nice benzerleri gibi bu kitabı kaleme alan insan için de böylece başlamış oluyordu. Erzurum ve Moskova'da toplam iki yıl okulsuz kalan Şeref Tipi, 1918 yılında orta birinci sınıfı okumak üzere Konya Askeri Rüştiyesi'ne gönderildi. 1919 yılında ise babasının gayretleri sonucu Kuleli'de orta ikiye başladı. II. Abdülhamid'in fahri yâveri, Ertuğrul Hassa Alayı kurucu ve eğitmenlerinden Ferik Mehmet Ali Paşa'nın oğlu Şeref Tipi tarafından kaleme alınan bu kitapta, yazarın Kuleli ve Bursa Işıklar Askeri liselerinde yaşadıklarını anlatmaktadır.
Aylar var ki kan ağlıyordu Çengelköylüler. Savaşın sürdüğü dört yıl boyunca, Kuleli'nin o daha bıyıkları terlememiş delikanlıları, arka arkaya, durmadan savaşa gönderilmişlerdi. Gidenlerden hiçbiri daha geri gelmemişti. Bunlara tanıktılar Çengelköy'ün kadını, erkeği. O yaz, artık gülüp, söyleyebilirler, gezip salınabilirler miydi Çengelköy'ün salkım söğütlü sokaklarında ya da çarşısında ki ses olsun...
Üstelik Türk ordusuna körpe kahramanlar yetiştiren bu tarihî okulun kapanacağı söyleniyordu. Tüm Çengelköy yas içindeydi ve kimsenin ağzını bıçak açmıyordu. Öyle ki orada demirlemiş donanmayı görmemek için Boğaz'ı gören pencerelerin perdeleri indiriliyor, balkonların kapıları kapanıyordu...
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 5,41 | 5,41 |