İsrail'in dünyaca en tanınmış yazarları arasında sayılan Grossman'ın, İsrail işgali altındaki Batı Şeria'da yaptığı röportajlardan yola çıkarak şiirsel bir dille yazdığı bu belgesel yapıt, birçok dünya diline çevrildi ve İsrail tarihinin en çok satan ve en çok tartışılan kitaplarından biri oldu.
İlk baskısı 1988'de yapılan kitabın 2002 yılındaki yeni baskısına bir önsöz ekleyen yazar, geçen yıllar zarfında İsrailli ve Filistinli aydınların, Oslo anlaşmasının imzalanması sırasında, halklar arasında diyaloğu başlatmak amacıyla kurdukları ortak barış girişimlerinin çalışmasını özetledikten sonra, artan siyasal gerilimin ve karşılıklı saldırıların bütün çabaları boşa çıkardığını anlatıyor ve şöyle diyor:
'Eskisinden de kötü bir kan dökme devri daha yaşamaya mahkûm olduğumuzu düşünmek kalbimizi sıkıştırıyor ve böylece pek denemediğimiz barış yolundan başka seçenek olmadığını anlıyoruz... Gelecek yıllarda... her iki ulusun içindeki en fanatik, ilkel, zalim güçler büyük olasılıkla ipini koparacak.
'Bu kitap kaderimizi belirleyecek olan o güçleri ve diğerlerini betimlemeye çalışıyor. Yazılmasından bu yana çok şey oldu, ama aslında pek bir şey olmadı Kitabımı, uğrunda gerçekten savaşmaya değecek şeyin ne olduğunu hâlâ hatırlayanlara, bugün asıl düşmanın Filistinli ya da İsraillilerin değil, her iki taraftaki aşırı uçlar ve fanatikler olduğunu bilenlere adıyorum.'
Ne büyük bir ironidir ki, İsrailli barış yanlılarının önde gelenlerinden olan Grossman,2006 yazında Lübnan'ı ikinci kez işgal eden İsrail ordusunda görev yapan oğlu Uri'yi bu savaşta kaybetmiştir...
İsrail'in dünyaca en tanınmış yazarları arasında sayılan Grossman'ın, İsrail işgali altındaki Batı Şeria'da yaptığı röportajlardan yola çıkarak şiirsel bir dille yazdığı bu belgesel yapıt, birçok dünya diline çevrildi ve İsrail tarihinin en çok satan ve en çok tartışılan kitaplarından biri oldu.
İlk baskısı 1988'de yapılan kitabın 2002 yılındaki yeni baskısına bir önsöz ekleyen yazar, geçen yıllar zarfında İsrailli ve Filistinli aydınların, Oslo anlaşmasının imzalanması sırasında, halklar arasında diyaloğu başlatmak amacıyla kurdukları ortak barış girişimlerinin çalışmasını özetledikten sonra, artan siyasal gerilimin ve karşılıklı saldırıların bütün çabaları boşa çıkardığını anlatıyor ve şöyle diyor:
'Eskisinden de kötü bir kan dökme devri daha yaşamaya mahkûm olduğumuzu düşünmek kalbimizi sıkıştırıyor ve böylece pek denemediğimiz barış yolundan başka seçenek olmadığını anlıyoruz... Gelecek yıllarda... her iki ulusun içindeki en fanatik, ilkel, zalim güçler büyük olasılıkla ipini koparacak.
'Bu kitap kaderimizi belirleyecek olan o güçleri ve diğerlerini betimlemeye çalışıyor. Yazılmasından bu yana çok şey oldu, ama aslında pek bir şey olmadı Kitabımı, uğrunda gerçekten savaşmaya değecek şeyin ne olduğunu hâlâ hatırlayanlara, bugün asıl düşmanın Filistinli ya da İsraillilerin değil, her iki taraftaki aşırı uçlar ve fanatikler olduğunu bilenlere adıyorum.'
Ne büyük bir ironidir ki, İsrailli barış yanlılarının önde gelenlerinden olan Grossman,2006 yazında Lübnan'ı ikinci kez işgal eden İsrail ordusunda görev yapan oğlu Uri'yi bu savaşta kaybetmiştir...
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 9,80 | 9,80 |