M.Ş.E’nin, gerek büyükelçi olarak yurt dışında, gerekse Ankara’da görev yaptığı yıllarda, kızı Emine’ye yazdığı mektuplardan oluşuyor kitap. Türk Edebiyatı için köşetaşı sayılan M.Ş.E., hayata ilk adımlarını atarken yanında olamadığı kızı için, bu yokluğu mektuplarla giderme çabası ve 1930’lu yılların Türkiyesinde kendi ayakları üzerinde durabilen, çağdaş bir kadın yetiştirme gayretiyle yazıyor. Baba-kız ilişkisinde yaşanan güzellik okuyucuyu sıcacık sarıyor. Dahası, dönemin Türkiyesine ait bilgiler; M.Ş.E.’nin Dil Devrimi ve Yazı Devrimini hayata geçirmek için gösterdiği gayretin mektuplara yansıması, kitaba ayrı bir önem katıyor.
M.Ş.E’nin, gerek büyükelçi olarak yurt dışında, gerekse Ankara’da görev yaptığı yıllarda, kızı Emine’ye yazdığı mektuplardan oluşuyor kitap. Türk Edebiyatı için köşetaşı sayılan M.Ş.E., hayata ilk adımlarını atarken yanında olamadığı kızı için, bu yokluğu mektuplarla giderme çabası ve 1930’lu yılların Türkiyesinde kendi ayakları üzerinde durabilen, çağdaş bir kadın yetiştirme gayretiyle yazıyor. Baba-kız ilişkisinde yaşanan güzellik okuyucuyu sıcacık sarıyor. Dahası, dönemin Türkiyesine ait bilgiler; M.Ş.E.’nin Dil Devrimi ve Yazı Devrimini hayata geçirmek için gösterdiği gayretin mektuplara yansıması, kitaba ayrı bir önem katıyor.