Kitap Binayı Çip Sokağı Öldürdü Nitelik Değiştiren Bursa

Stok Kodu:
9786257633826
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
131
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-04
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%43 indirimli
165,00TL
94,05TL
9786257633826
391299
Kitap Binayı Çip Sokağı Öldürdü
Kitap Binayı Çip Sokağı Öldürdü Nitelik Değiştiren Bursa
94.05

MÖ 8000’den beri insanlar tarım yapılan yerleşimlerde yaşıyor: test edildi, insan doğasına uygun olduğu onaylandı. Sadece iki yüz yıldır tarım yapılmayan yerleşimlerde, kentlerde yaşıyoruz. Test süreci sürüyor, uygunluğu henüz onaylanmadı. Zihninde, dilinde tasarladığını araziye yansıtabilen, mekân kurabilen insan, kentleri tasarlamakta zorlanıyor.
Beş Şehir’in, adı zamanla birlikte anılan tek kenti Bursa, “fetih günlerinin sevinci”nden çok uzakta artık. Bir ucundan diğerine yürünebilen, suyu içilebilen, meyvesi yenebilen ‘insancıl’ kent olmaktan çıktı. Tarihi kolajlanan, amblemi değiştirilen, ambalajına kare kod eklenen ‘marka kent’ haline dönüştü; insanları gri kutularda yaşayıp renksiz (beyaz) araçlarla her sabah ve akşam bir uçtan öbürüne sürükleniyor. Meçhul bir düşmanın, eski zamanların ‘öz’ Bursasını değiştirdiği, bozduğu, sattığı en yaygın paranoya. Dedesinden kalan fotoğrafları saklamamış kuşakların kentin bozulmasını neden önleyemediği tartışılıyor! Rousseau’nun “Elveda Paris” diyerek başlattığını, Gürsel Korat “elveda Kayseri” diyerek sürdürmüştü. Biz de “elveda eski Bursa” demek durumundayız; peki ya Yeni Bursa?
Göbeklitepe’den yola çıkıp İstanbul, Roma ve Paris’e uğrayıp Haussmann ve Ahmet Vefik Paşa’ya selam verdikten sonra Heidegger, Wittgenstein, Simmel, Benjamin, Proust, Baudelaire’in imbiğinden geçip Tanpınar’ın son bakışı ile bakacağız Bursa’ya. Gülümse ile hazin tebessüm, öfori ile fasiyal paralizi arasında yolculuk etmek isteyenlere…

MÖ 8000’den beri insanlar tarım yapılan yerleşimlerde yaşıyor: test edildi, insan doğasına uygun olduğu onaylandı. Sadece iki yüz yıldır tarım yapılmayan yerleşimlerde, kentlerde yaşıyoruz. Test süreci sürüyor, uygunluğu henüz onaylanmadı. Zihninde, dilinde tasarladığını araziye yansıtabilen, mekân kurabilen insan, kentleri tasarlamakta zorlanıyor.
Beş Şehir’in, adı zamanla birlikte anılan tek kenti Bursa, “fetih günlerinin sevinci”nden çok uzakta artık. Bir ucundan diğerine yürünebilen, suyu içilebilen, meyvesi yenebilen ‘insancıl’ kent olmaktan çıktı. Tarihi kolajlanan, amblemi değiştirilen, ambalajına kare kod eklenen ‘marka kent’ haline dönüştü; insanları gri kutularda yaşayıp renksiz (beyaz) araçlarla her sabah ve akşam bir uçtan öbürüne sürükleniyor. Meçhul bir düşmanın, eski zamanların ‘öz’ Bursasını değiştirdiği, bozduğu, sattığı en yaygın paranoya. Dedesinden kalan fotoğrafları saklamamış kuşakların kentin bozulmasını neden önleyemediği tartışılıyor! Rousseau’nun “Elveda Paris” diyerek başlattığını, Gürsel Korat “elveda Kayseri” diyerek sürdürmüştü. Biz de “elveda eski Bursa” demek durumundayız; peki ya Yeni Bursa?
Göbeklitepe’den yola çıkıp İstanbul, Roma ve Paris’e uğrayıp Haussmann ve Ahmet Vefik Paşa’ya selam verdikten sonra Heidegger, Wittgenstein, Simmel, Benjamin, Proust, Baudelaire’in imbiğinden geçip Tanpınar’ın son bakışı ile bakacağız Bursa’ya. Gülümse ile hazin tebessüm, öfori ile fasiyal paralizi arasında yolculuk etmek isteyenlere…

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 94,05    94,05   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat