Bundan iki yıl önce, tüm dünyayla beraber hayatımızı tümden değiştiren olumsuzluklar yaşanırken, pandemiye de yol açan ulus-devlete dayalı sermaye birikim makinesinin Türkiye’deki bir örneği ile yüzleştik; “Kanal İstanbul Projesi”. Türkiye’de hızlanan değişim/çürüme sürecinin bir temsili olan mega -kendi deyimleriyle “çılgın”- projeler, kalkınma ve bağımsızlık vurguları ile gündemimizi belirler oldu. “Kanal İstanbul Projesi”, bileşenlerinden hareketle analiz edildiğinde Türkiye hakikatini ele verir nitelikte. Orta yere saçılan hakikati anlama çabası, derlememizin temel amacı oldu. Böyle bir amacı ancak farklı perspektifleri içinde barındıran kolektif bir çaba ile gerçekleştirebilirdik. Pandemi döneminde böyle bir çalışma sürecinin zorluklarını, bu derleme kitaba katkıda bulunan yazarlarımızla; çevrimiçi bir araya gelişlerle, hiç kesilmeyen detaylı fikir alışverişleriyle aştık. “Kanal İstanbul Projesi” sürecini planlama gündemi, şehircilik, projenin yapılabilirliğine ilişkin eleştirel okuma, proje alanı ve çevresindeki köylerde yapılan saha araştırması, doğal eşikler, İstanbul’un kuzeyine yönelen mega projelerin gerçekleştirilme biçimleri gibi farklı açılardan ele alan ilk kısımda Pelin Pınar Giritlioğlu, Mustafa Sönmez, Cihan Uzunçarşılı Baysal, Çiğdem Toker, Cevahir Efe Akçelik, Mete Durdağ, Jean François Pérouse, Tuğçe Tezer yazılarıyla; Gürkan Akgün ise İstanbul’un değişen planlama gündemine dair söyleşisiyle yer aldı. Konuya eleştirel ekonomi-politik, hukuk, kentsel rant ve akıllı kentler açısından yaklaşan ikinci kısımdaki yazılar ise Ferda Uzunyayla, Sıla Demirörs, Esra Çeviker Gürakar, Cihan Uzunçarşılı Baysal ve Fevzi Özlüer’e ait. Doğal yapı ve ekoloji, kır-kent ilişkisi, tarımsal üretim, kültürel miras ve farklı biçimleriyle yıkımları ele alan bir sonraki kısımda Abdullah Aysu, Yiğit Ozar ve İclal Dinçer, İrfan Emre Kovankaya ve Berkan Özyer, Çare Olgun Çalışkan, Besim Sertok çalışmalarıyla yer aldı. “Kanal İstanbul Projesi” sürecini mücadele deneyimleri ve emek perspektifinden ele alan dördüncü kısımda Enis Rıza, T. Gül Köksal ve Eylem Can’ın yazılarıyla birlikte; Mücella Yapıcı’yla mega projeler ve karşı çıkma deneyimleri üzerine yapılmış söyleşi ile TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Çevre Mühendisleri Odası’nı temsilen Pelin Pınar Giritlioğlu, Esin Köymen, Raşit Fırat Deniz ve Utku Fırat’ın yanı sıra Binnur Öktem Ünsal’ın katılımıyla gerçekleştirilen, meslek odalarının “Kanal İstanbul Projesi”ne dair mücadele pratikleri üzerine bir söyleşi yer aldı. Derleme kitabımız “Kanal İstanbul Projesi”ni Türkiye’nin içinden geçtiği genel dönüşüm süreci üzerinden ele alan Fuat Ercan’ın çalışması ile sonlandı. Güncel metinlerin yanı sıra kitapta, 1949 yılında yayımlanan “Marmara ve Karadeniz’in Birleştirilmesi”ne dair yazısıyla önemli Osmanlı tarihçisi İsmail Hakkı Uzunçarşılı da yer alıyor. Yazılarda ve söyleşilerde ele alınan başlıca kavramlar arasındaki ilişki “Graph Commons” veri haritalama aracı ile oluşturulan kavram-ağ haritası ile görünür hâle getirilerek kitaba dâhil oldu. Süreçteki tüm çevrimiçi bir araya gelişlerimize katılarak, tartışmalarda sunduğu nitelikli katkısının yanında sevgili Ali Yaycıoğlu ricamızı geri çevirmeyerek “Kanal İstanbul Projesi” sürecinden hareketle çizdiği değerli eserleriyle hem kitabımızın kapağını hem de kitabın temalar arasında bir yolculuğu işaret eden kurgusu içindeki geçişleri belirleyen resimlerini oluşturdu. Konuya dair araştırmalar kompozisyonunda önemli bir eksikliği tamamlayacağını umduğumuz derleme kitabımızın toplumun her kesimine ulaşmasını, bilginin paylaştıkça çoğalmasını diliyoruz. “Bir zorunluluk olarak tarif edilen “Kanal İstanbul Projesi” süreci, yalnızca siyasi iktidarın açmazlarını değil, aynı zamanda Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu da ele veriyor. Projenin etki alanı, coğrafi olarak içinde yer aldığı İstanbul’u aşarak, Türkiye ve çevresindeki coğrafyayı da içine alıyor. Bu kitapta amacımız Türkiye’de yıkımın farklı yüzlerini; şehircilik, planlama, tarih, eleştirel ekonomi-politik, hukuk, koruma alanları, ekoloji, tarım, ideoloji, mücadele üzerinden bir arada ele alarak değerlendirmek. Teorik ve pratik süreçlerde yer alanların kolektif bir araya gelişleriyle hazırlanan kitap, hayata geçirilmesi hâlinde yaratacağı toplumsal ve ekolojik yıkıma işaret ederek projenin neden yapılmaması gerektiğine dair tanıklıkları gündeme taşıyor.” Fuat Ercan - Tuğçe Tezer
Bundan iki yıl önce, tüm dünyayla beraber hayatımızı tümden değiştiren olumsuzluklar yaşanırken, pandemiye de yol açan ulus-devlete dayalı sermaye birikim makinesinin Türkiye’deki bir örneği ile yüzleştik; “Kanal İstanbul Projesi”. Türkiye’de hızlanan değişim/çürüme sürecinin bir temsili olan mega -kendi deyimleriyle “çılgın”- projeler, kalkınma ve bağımsızlık vurguları ile gündemimizi belirler oldu. “Kanal İstanbul Projesi”, bileşenlerinden hareketle analiz edildiğinde Türkiye hakikatini ele verir nitelikte. Orta yere saçılan hakikati anlama çabası, derlememizin temel amacı oldu. Böyle bir amacı ancak farklı perspektifleri içinde barındıran kolektif bir çaba ile gerçekleştirebilirdik. Pandemi döneminde böyle bir çalışma sürecinin zorluklarını, bu derleme kitaba katkıda bulunan yazarlarımızla; çevrimiçi bir araya gelişlerle, hiç kesilmeyen detaylı fikir alışverişleriyle aştık. “Kanal İstanbul Projesi” sürecini planlama gündemi, şehircilik, projenin yapılabilirliğine ilişkin eleştirel okuma, proje alanı ve çevresindeki köylerde yapılan saha araştırması, doğal eşikler, İstanbul’un kuzeyine yönelen mega projelerin gerçekleştirilme biçimleri gibi farklı açılardan ele alan ilk kısımda Pelin Pınar Giritlioğlu, Mustafa Sönmez, Cihan Uzunçarşılı Baysal, Çiğdem Toker, Cevahir Efe Akçelik, Mete Durdağ, Jean François Pérouse, Tuğçe Tezer yazılarıyla; Gürkan Akgün ise İstanbul’un değişen planlama gündemine dair söyleşisiyle yer aldı. Konuya eleştirel ekonomi-politik, hukuk, kentsel rant ve akıllı kentler açısından yaklaşan ikinci kısımdaki yazılar ise Ferda Uzunyayla, Sıla Demirörs, Esra Çeviker Gürakar, Cihan Uzunçarşılı Baysal ve Fevzi Özlüer’e ait. Doğal yapı ve ekoloji, kır-kent ilişkisi, tarımsal üretim, kültürel miras ve farklı biçimleriyle yıkımları ele alan bir sonraki kısımda Abdullah Aysu, Yiğit Ozar ve İclal Dinçer, İrfan Emre Kovankaya ve Berkan Özyer, Çare Olgun Çalışkan, Besim Sertok çalışmalarıyla yer aldı. “Kanal İstanbul Projesi” sürecini mücadele deneyimleri ve emek perspektifinden ele alan dördüncü kısımda Enis Rıza, T. Gül Köksal ve Eylem Can’ın yazılarıyla birlikte; Mücella Yapıcı’yla mega projeler ve karşı çıkma deneyimleri üzerine yapılmış söyleşi ile TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi ve Çevre Mühendisleri Odası’nı temsilen Pelin Pınar Giritlioğlu, Esin Köymen, Raşit Fırat Deniz ve Utku Fırat’ın yanı sıra Binnur Öktem Ünsal’ın katılımıyla gerçekleştirilen, meslek odalarının “Kanal İstanbul Projesi”ne dair mücadele pratikleri üzerine bir söyleşi yer aldı. Derleme kitabımız “Kanal İstanbul Projesi”ni Türkiye’nin içinden geçtiği genel dönüşüm süreci üzerinden ele alan Fuat Ercan’ın çalışması ile sonlandı. Güncel metinlerin yanı sıra kitapta, 1949 yılında yayımlanan “Marmara ve Karadeniz’in Birleştirilmesi”ne dair yazısıyla önemli Osmanlı tarihçisi İsmail Hakkı Uzunçarşılı da yer alıyor. Yazılarda ve söyleşilerde ele alınan başlıca kavramlar arasındaki ilişki “Graph Commons” veri haritalama aracı ile oluşturulan kavram-ağ haritası ile görünür hâle getirilerek kitaba dâhil oldu. Süreçteki tüm çevrimiçi bir araya gelişlerimize katılarak, tartışmalarda sunduğu nitelikli katkısının yanında sevgili Ali Yaycıoğlu ricamızı geri çevirmeyerek “Kanal İstanbul Projesi” sürecinden hareketle çizdiği değerli eserleriyle hem kitabımızın kapağını hem de kitabın temalar arasında bir yolculuğu işaret eden kurgusu içindeki geçişleri belirleyen resimlerini oluşturdu. Konuya dair araştırmalar kompozisyonunda önemli bir eksikliği tamamlayacağını umduğumuz derleme kitabımızın toplumun her kesimine ulaşmasını, bilginin paylaştıkça çoğalmasını diliyoruz. “Bir zorunluluk olarak tarif edilen “Kanal İstanbul Projesi” süreci, yalnızca siyasi iktidarın açmazlarını değil, aynı zamanda Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu da ele veriyor. Projenin etki alanı, coğrafi olarak içinde yer aldığı İstanbul’u aşarak, Türkiye ve çevresindeki coğrafyayı da içine alıyor. Bu kitapta amacımız Türkiye’de yıkımın farklı yüzlerini; şehircilik, planlama, tarih, eleştirel ekonomi-politik, hukuk, koruma alanları, ekoloji, tarım, ideoloji, mücadele üzerinden bir arada ele alarak değerlendirmek. Teorik ve pratik süreçlerde yer alanların kolektif bir araya gelişleriyle hazırlanan kitap, hayata geçirilmesi hâlinde yaratacağı toplumsal ve ekolojik yıkıma işaret ederek projenin neden yapılmaması gerektiğine dair tanıklıkları gündeme taşıyor.” Fuat Ercan - Tuğçe Tezer
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 436,50 | 436,50 |