İslam'da Cihat ve Savaş

Stok Kodu:
9787055131132
Boyut:
13.5x21
Sayfa Sayısı:
304
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2023-03
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%33 indirimli
150,00TL
100,50TL
9787055131132
731389
İslam'da Cihat ve Savaş
İslam'da Cihat ve Savaş
100.50

Hz. Muhammed (s.a.v.) döneminde çok ciddi savaşlar olmuştur ve bu savaşların çoğunu bizzat Hz. Muhammed (s.a.v.) komuta etmiştir. Ama bu savaşlar sanıldığı ve iddia edildiği gibi toprak için, ganimet için, insanları zorla Müslümanlaştırmak için yapılmamıştır. 

Bu savaşlar, Allah C.C.’un birliğini ve Hz. Muhammed (s.a.v.)’in peygamberliğini kabul eden Müslümanların zulüm gördüğü, işkenceye tabi tutulduğu, mallarına mülklerine el konulduğu, anavatanlarından sürgün edildiği ve öldürülmek üzere kendilerine saldırıldığı için olmuştur. 

Müslümanların, yaşadığı bu haksızlıkları ve olumsuzlukları giderici yönde direnmesinden, erdemli çabalar göstermesinden, dik durmasından, Allah C.C.’un kurallarına göre müdafaa savaşı yapmasından daha doğal ne olabilirdi?

Küresel terörizimde milat olarak kabul edilen 11 Eylül 2001’den bu yana İslam, terörizm ile ilişkilendirilmeye çalışılıyor. Farklı adlarla ortaya çıkan İslâmî terör (!) örgütlerinin İslam ile alakaları olmamasına rağmen, bu örgütlerin söylemleri, eylemleri ve sözde İslâmî görüntüleri, İslam’ın imajını sarsmaktadır. Ancak uygar dünyaya yakışan, insanlara bakarak inançları sorgulamak değil, inançların doğruluğuna bakarak insanları yargılamaktır. Çünkü bir düşünce veya inanç sistemine doğru-yanlış veya iyi-kötü diyebilmek için o dine tabi olduğunu söyleyenlere değil, dinin kendisine bakmak gerekir. İnsanların yaşayışları üzerinden genelleme yaparak mensup oldukları dini  ve o dinin diğer mensuplarını lekelemek doğru olmaz. Aksi takdirde Haçlı Seferleriyle de bütün bir Hıristiyanlık dünyası töhmet altına alınmış olur. 

    Tarihin belli dönemlerinde, diğer din mensuplarında  olduğu gibi, Müslüman kimliğiyle yaşayan fakat  İslâm’dan habersiz ya da yapılan yanlış dinî telkinler  yüzünden Allah’ın dinini yanlış anlamış olan bazı  çevreler, anladıkları bu yanlış dinle, yanlış uygulamalar yapmışlardır. Maalesef bu türlü yanlış davranışlar hâlâ da devam etmektedir. Bu konuda uyulması gereken kaynak Kur’an’dır. Örnek alınması  gereken insan Hz. Muhammed’dir, itibar edilmesi ve referans alınması gereken Hz. Muhammed’in peygamber olduktan sonraki yaşadığı dönemdir.

Hz. Muhammed (s.a.v.) döneminde çok ciddi savaşlar olmuştur ve bu savaşların çoğunu bizzat Hz. Muhammed (s.a.v.) komuta etmiştir. Ama bu savaşlar sanıldığı ve iddia edildiği gibi toprak için, ganimet için, insanları zorla Müslümanlaştırmak için yapılmamıştır. 

Bu savaşlar, Allah C.C.’un birliğini ve Hz. Muhammed (s.a.v.)’in peygamberliğini kabul eden Müslümanların zulüm gördüğü, işkenceye tabi tutulduğu, mallarına mülklerine el konulduğu, anavatanlarından sürgün edildiği ve öldürülmek üzere kendilerine saldırıldığı için olmuştur. 

Müslümanların, yaşadığı bu haksızlıkları ve olumsuzlukları giderici yönde direnmesinden, erdemli çabalar göstermesinden, dik durmasından, Allah C.C.’un kurallarına göre müdafaa savaşı yapmasından daha doğal ne olabilirdi?

Küresel terörizimde milat olarak kabul edilen 11 Eylül 2001’den bu yana İslam, terörizm ile ilişkilendirilmeye çalışılıyor. Farklı adlarla ortaya çıkan İslâmî terör (!) örgütlerinin İslam ile alakaları olmamasına rağmen, bu örgütlerin söylemleri, eylemleri ve sözde İslâmî görüntüleri, İslam’ın imajını sarsmaktadır. Ancak uygar dünyaya yakışan, insanlara bakarak inançları sorgulamak değil, inançların doğruluğuna bakarak insanları yargılamaktır. Çünkü bir düşünce veya inanç sistemine doğru-yanlış veya iyi-kötü diyebilmek için o dine tabi olduğunu söyleyenlere değil, dinin kendisine bakmak gerekir. İnsanların yaşayışları üzerinden genelleme yaparak mensup oldukları dini  ve o dinin diğer mensuplarını lekelemek doğru olmaz. Aksi takdirde Haçlı Seferleriyle de bütün bir Hıristiyanlık dünyası töhmet altına alınmış olur. 

    Tarihin belli dönemlerinde, diğer din mensuplarında  olduğu gibi, Müslüman kimliğiyle yaşayan fakat  İslâm’dan habersiz ya da yapılan yanlış dinî telkinler  yüzünden Allah’ın dinini yanlış anlamış olan bazı  çevreler, anladıkları bu yanlış dinle, yanlış uygulamalar yapmışlardır. Maalesef bu türlü yanlış davranışlar hâlâ da devam etmektedir. Bu konuda uyulması gereken kaynak Kur’an’dır. Örnek alınması  gereken insan Hz. Muhammed’dir, itibar edilmesi ve referans alınması gereken Hz. Muhammed’in peygamber olduktan sonraki yaşadığı dönemdir.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 100,50    100,50   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat