Jarti Gonzalez. Evet, adım bu. Latin Amerika olarak bilinen México City'de yaşıyorum. Annesiz bir ailenin en küçük çocuğu ve tek kızıyım. Babam ve ağabeylerimle aile denilemeyecek bir “aileyiz” ve o, “Alberto” tek aşkım, her şeyim, ilk ve son erkeğim, asla unutamayacağım tek kişi.
Bir gün, telefonuma gelen bir mesajla Alberto'nun Lucia ile yattığını öğrendim. Ertesi gün de kavga ettik. Kavga esnasında Alberto'ya aklıma gelen ne var ise söylemiştim. Sinirle ve üzüntüyle, yanımdan ayrılırken gözyaşları yanaklarından süzülüyordu. Tek kelime etmeden arabaya bindi. Gece gittiği bir barda fazla içmiş ve eve dönerken trafik kazası geçirmişti. Öldüğü günden beridir bir yanım hep eksik, tüm arkadaşları beni suçluyordu.
Tüm istifiyle o geliyordu. Dimtri Kodrinova; Rus kökenli İngilizce öğretmenimiz. Aslında adam bir değişikti. ‘Zaten Rus'sun gitmiş İngilizce öğrenmişsin ve öğretmen olmuşsun. Bir de kalkmış İspanyolca öğrenmişsin, gelip Mexico City'de görev yapıyorsun.
“Bay Kodrinova!”
Yüzüme bakarak, “Efendim Gonzalez?” dedi.
“Siz okula neden gitmiyorsunuz?”
“Ben öğretmen değilim.”
“Pardon! Ama bir saniye o sinir bozucu Rus aksanınızı saymazsak İngilizceniz harika.” İç çekti ve bıkkın bir sesle ismimi söyledi. Burnunu kaşıdı, ona yaklaştım, elini cebine attı ve başka bir yöne bakarak bir kimlik gösterdi.
Fıb
Jarti Gonzalez. Evet, adım bu. Latin Amerika olarak bilinen México City'de yaşıyorum. Annesiz bir ailenin en küçük çocuğu ve tek kızıyım. Babam ve ağabeylerimle aile denilemeyecek bir “aileyiz” ve o, “Alberto” tek aşkım, her şeyim, ilk ve son erkeğim, asla unutamayacağım tek kişi.
Bir gün, telefonuma gelen bir mesajla Alberto'nun Lucia ile yattığını öğrendim. Ertesi gün de kavga ettik. Kavga esnasında Alberto'ya aklıma gelen ne var ise söylemiştim. Sinirle ve üzüntüyle, yanımdan ayrılırken gözyaşları yanaklarından süzülüyordu. Tek kelime etmeden arabaya bindi. Gece gittiği bir barda fazla içmiş ve eve dönerken trafik kazası geçirmişti. Öldüğü günden beridir bir yanım hep eksik, tüm arkadaşları beni suçluyordu.
Tüm istifiyle o geliyordu. Dimtri Kodrinova; Rus kökenli İngilizce öğretmenimiz. Aslında adam bir değişikti. ‘Zaten Rus'sun gitmiş İngilizce öğrenmişsin ve öğretmen olmuşsun. Bir de kalkmış İspanyolca öğrenmişsin, gelip Mexico City'de görev yapıyorsun.
“Bay Kodrinova!”
Yüzüme bakarak, “Efendim Gonzalez?” dedi.
“Siz okula neden gitmiyorsunuz?”
“Ben öğretmen değilim.”
“Pardon! Ama bir saniye o sinir bozucu Rus aksanınızı saymazsak İngilizceniz harika.” İç çekti ve bıkkın bir sesle ismimi söyledi. Burnunu kaşıdı, ona yaklaştım, elini cebine attı ve başka bir yöne bakarak bir kimlik gösterdi.
Fıb
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 74,40 | 74,40 |