1 Bulat Şalvoviç Okudjava – Aşk Akşam (Şiir)
2 Betül Çotuksöken – Felsefenin Gör Dediği Eğitimde SES - 20 Eğitim Kavramı Üstüne
Eğitimin en yakın olduğu kavramlar “öğrenim”, “öğretim” terimleri ve kavramlarıdır diyebiliriz. Öğrenim için “öğrenme” terimini ve kavramını da kullanabiliriz. Ayrıca, öğrenenler açısından “öğrenim” ya da “öğrenme”; öğretenler ya da öğrenmeyi kolaylaştıranlar, öğrenmeye yardımcı olanlar açısında ise “öğretim” terimlerini işlevsel kılabiliriz.
6 Özcan İlter – Yaşamak İsteyip Yaşayamadığımız (Şiir)
7 Sayıl Cengiz Gündoğdu – Yakup Kadri Karaosmanoğlu Türk Yazınında Gerçekçiliğin Temel Taşı-III
Şimdi şunu söylemeliyim. Huzursuz Bir Ruhun Panoraması adlı kitabın yazarları, kendilerini pek beğeniyorlar. Her yazıda kendini gösterme tutkusu var. Şu izlenimi vermek istiyorlar. “Bakın, biz neler biliyoruz… siz okurlar, bizleri okuyun, öğrenin.”
12 Hasan Akarsu – “Yazında Gerçekçilik” Üzerine
Eleştirmen, yazar Sayıl Cengiz Gündoğdu, 1943 İstanbul doğumlu olup öncelikle yakın zamanda çıkan Romanda Estetik Kalkışma, Estetik Kalkışma, Estetik Kategoriler yapıtlarıyla tanınır. Tiyatro oyunları, öyküleri, deneme ve eleştirileriyle de bilinen Gündoğdu, bu kez “Marksist Sanat/ Yazında Gerçekçilik” yapıtıyla okurlarına ulaşır. Bu kitabında yukarda saydığım yapıtlardaki yazılardan örnekler vardır.
15 Kökdal Of – Ömür ve Yol (Şiir)
16 Mustafa Yakut – Türkiye’de Hakikat Korkusundan Kurtulmak İçin Felsefe
Türkiye’de felsefenin durumu, sorunları ve geleceği konusu, felsefecilerimizden bazıları için düşünmeye ve cevap aramaya değer sorularla yüklü bir alandır. Bu konuda ilk akla gelen ve anılması gereken kitaplar ve düşünürlerden bazıları: Hilmi Ziya Ülken’in Türkiye’de Çağdaş Düşünce Tarihi, Arslan Kaynardağ’ın Cumhuriyet Döneminde Türkiye’de Felsefe, Nermi Uygur’un Türk Felsefesinin Boyutları, Doğan Özlem’in Türkçe’de Felsefe.
19 Dinçer Kaya – Sanatta Yaratıcılık Diyalektiğin Şairi
Şubat 1867’de Kapital’in ilk cildini baskıya vermeden önce Karl Marx, Friedrich Engels’e Honoré de Balzac’ın Bilinmeyen Şaheser adlı kitabını okumasını öneriyordu. Marx’a göre hikâyenin kendisi çok hoş bir ironi içeren bir başyapıttı.
24 Özcan İlter – Yasaklar
Adem’le Havva’nın başına dert açan, “yasak ağaç”taki meyveye el uzatmalarıydı. Sonuç: Cennetten kovuldular. O günden bugüne “yasak”larla boğuşarak gelmiştir insanoğlu.
26 Molla Demirel – Kilitlenmiş Mantık (Şiir)
27 Temel Demirer – Zübükzade İbraamlar’ın Korkusuydu Aziz Nesin
İş bu nedenle de coğrafyamız despotlarına fazla gelmiş; borçlu olduğumuz büyük kara mizah ustası ve “Her yazar, yalnız kendisi için yazar ve yalnız kendini yazar. Yazarlar her ne yazarlarsa kendilerini yazdıkları gibi, okurlar da her ne okurlarsa kendilerini okurlar,” sözlerinin sahibiydi.
33 Yusuf Çotuksöken – Özsözler Günlüğü (35) - Ağustos 2022
7 Ağustos
“Hoşgörü, bir uygarlık kavramıdır; ‘toplumun değerlerini hiçe saymadığı, uzlaşma kültürüne zarar vermediği, insan haklarını çiğnemediği sürece, her tür anlayışa, oluşuma, topluluğa vd. katlanma, onunla birlikte yaşamayı göze alma’ demektir.”
35 Mehmet Karakelle – Homo Sapiens Varoluşunun Değerlendirilmesi – II
Yetmiş bin yıl öncesine dek varlığını sürdüren Homo erectus (adı üstünde, dik duran insan), iki milyon yıla yaklaşan ömrüyle, en uzun süreyle yaşam sürmüş Homo türüdür. Günümüz insanının en yakın akrabasıysa, yüz elli-iki yüz bin yıl önce sahne alıp, otuz-otuz beş bin yıl öncesine dek gezegeni çiğnemiş olan Homo neanderthalensis’tir.
41 Mehmet Aslan – Cinni Yar İnsanı Baskılama Sindirme Öyküsü
Cinni Yar öyküsü, yazar Mehmet Doğan Karakuş’un gerçekçi güzel bir öyküsü… Öyküde, (12 Mart) askeri sıkıyönetimin halk üzerindeki baskısını (Çukurova’da bir kasaba üzerinden) görürüz. Yazar, asker eliyle yaratılan bu baskıyı, bir kasaba özelinde gösterirken, gerçekte ülkenin içinde bulunduğu durumu da görünür kılar. Ülke gibi kasaba da baskı altındadır.
44 Tahir Şilkan – Samet Ağaoğlu’nun Babasının Arkadaşları-XIV
Ahmet Ağaoğlu’nun bu arkadaşı hitabetiyle meşhurdur. Müthiş bir kürsü hakimiyeti... Kürsüde zaman zaman yapmacıklı, rol yapsa da bu dinleyenlerin hoşlandığı bir şey. Arkadaş toplantılarında, dost sohbetlerinde herkesçe bilinen düşüncelerini seslendiriyor ama yine de çok söylenmiş olsa da yine de etkili. Çoğu zaman yeni kalıplarla ortaya dökülen duygusal sözler.
47 Berrin Taş – Hep Yolda
5 Kasım 2022
Cumhuriyet gazetesi Yunus Nadi Ödüllerini törenle verdi. Daha ödüller verilmeden Facebook’ta dedikodusu gündemi belirlemeye başladı. Etkisi kısa sürdü. Anlamlı sözcüklere rastlamadım. Ülkemin şiiri ve şairi adına üzüldüm. Toplumsal içerikli tek bir yorum okumadım. Okumadım çünkü yoktu.
50 Deniz Sarar – Kara Cuma (Öykü)
“Benim için uzun bir gece olacak.” diye düşündü Ümit. Çünkü yarın çok uzun zamandır sahip olmayı sabırla beklediği bir telefonun indirimli satışı yapılacaktı. Mağazanın açılmasına hesaplarına göre daha 10 saatten fazla bir zaman vardı. Ama o geçmeyen zaman yine de kısalmıştı işte. Sabah uyandığı anı anımsadı. 7’de kalkmıştı.
51 Sayıl Cengiz Gündoğdu – Yıldız Güncesi
20 Ekim
Perşembe Bir düşüncenin yasaklanması... susturulması hem geçmiş açısından, hem gelecek açısından doğru değildir. Geçmişe baktıkta şunu görürüz. Yasaklanan... susturulan düşünce önünde sonunda gün yüzüne çıkıyor. Bu düşünce siyasal, felsefi, bilimsel, dinsel olabilir.
1 Bulat Şalvoviç Okudjava – Aşk Akşam (Şiir)
2 Betül Çotuksöken – Felsefenin Gör Dediği Eğitimde SES - 20 Eğitim Kavramı Üstüne
Eğitimin en yakın olduğu kavramlar “öğrenim”, “öğretim” terimleri ve kavramlarıdır diyebiliriz. Öğrenim için “öğrenme” terimini ve kavramını da kullanabiliriz. Ayrıca, öğrenenler açısından “öğrenim” ya da “öğrenme”; öğretenler ya da öğrenmeyi kolaylaştıranlar, öğrenmeye yardımcı olanlar açısında ise “öğretim” terimlerini işlevsel kılabiliriz.
6 Özcan İlter – Yaşamak İsteyip Yaşayamadığımız (Şiir)
7 Sayıl Cengiz Gündoğdu – Yakup Kadri Karaosmanoğlu Türk Yazınında Gerçekçiliğin Temel Taşı-III
Şimdi şunu söylemeliyim. Huzursuz Bir Ruhun Panoraması adlı kitabın yazarları, kendilerini pek beğeniyorlar. Her yazıda kendini gösterme tutkusu var. Şu izlenimi vermek istiyorlar. “Bakın, biz neler biliyoruz… siz okurlar, bizleri okuyun, öğrenin.”
12 Hasan Akarsu – “Yazında Gerçekçilik” Üzerine
Eleştirmen, yazar Sayıl Cengiz Gündoğdu, 1943 İstanbul doğumlu olup öncelikle yakın zamanda çıkan Romanda Estetik Kalkışma, Estetik Kalkışma, Estetik Kategoriler yapıtlarıyla tanınır. Tiyatro oyunları, öyküleri, deneme ve eleştirileriyle de bilinen Gündoğdu, bu kez “Marksist Sanat/ Yazında Gerçekçilik” yapıtıyla okurlarına ulaşır. Bu kitabında yukarda saydığım yapıtlardaki yazılardan örnekler vardır.
15 Kökdal Of – Ömür ve Yol (Şiir)
16 Mustafa Yakut – Türkiye’de Hakikat Korkusundan Kurtulmak İçin Felsefe
Türkiye’de felsefenin durumu, sorunları ve geleceği konusu, felsefecilerimizden bazıları için düşünmeye ve cevap aramaya değer sorularla yüklü bir alandır. Bu konuda ilk akla gelen ve anılması gereken kitaplar ve düşünürlerden bazıları: Hilmi Ziya Ülken’in Türkiye’de Çağdaş Düşünce Tarihi, Arslan Kaynardağ’ın Cumhuriyet Döneminde Türkiye’de Felsefe, Nermi Uygur’un Türk Felsefesinin Boyutları, Doğan Özlem’in Türkçe’de Felsefe.
19 Dinçer Kaya – Sanatta Yaratıcılık Diyalektiğin Şairi
Şubat 1867’de Kapital’in ilk cildini baskıya vermeden önce Karl Marx, Friedrich Engels’e Honoré de Balzac’ın Bilinmeyen Şaheser adlı kitabını okumasını öneriyordu. Marx’a göre hikâyenin kendisi çok hoş bir ironi içeren bir başyapıttı.
24 Özcan İlter – Yasaklar
Adem’le Havva’nın başına dert açan, “yasak ağaç”taki meyveye el uzatmalarıydı. Sonuç: Cennetten kovuldular. O günden bugüne “yasak”larla boğuşarak gelmiştir insanoğlu.
26 Molla Demirel – Kilitlenmiş Mantık (Şiir)
27 Temel Demirer – Zübükzade İbraamlar’ın Korkusuydu Aziz Nesin
İş bu nedenle de coğrafyamız despotlarına fazla gelmiş; borçlu olduğumuz büyük kara mizah ustası ve “Her yazar, yalnız kendisi için yazar ve yalnız kendini yazar. Yazarlar her ne yazarlarsa kendilerini yazdıkları gibi, okurlar da her ne okurlarsa kendilerini okurlar,” sözlerinin sahibiydi.
33 Yusuf Çotuksöken – Özsözler Günlüğü (35) - Ağustos 2022
7 Ağustos
“Hoşgörü, bir uygarlık kavramıdır; ‘toplumun değerlerini hiçe saymadığı, uzlaşma kültürüne zarar vermediği, insan haklarını çiğnemediği sürece, her tür anlayışa, oluşuma, topluluğa vd. katlanma, onunla birlikte yaşamayı göze alma’ demektir.”
35 Mehmet Karakelle – Homo Sapiens Varoluşunun Değerlendirilmesi – II
Yetmiş bin yıl öncesine dek varlığını sürdüren Homo erectus (adı üstünde, dik duran insan), iki milyon yıla yaklaşan ömrüyle, en uzun süreyle yaşam sürmüş Homo türüdür. Günümüz insanının en yakın akrabasıysa, yüz elli-iki yüz bin yıl önce sahne alıp, otuz-otuz beş bin yıl öncesine dek gezegeni çiğnemiş olan Homo neanderthalensis’tir.
41 Mehmet Aslan – Cinni Yar İnsanı Baskılama Sindirme Öyküsü
Cinni Yar öyküsü, yazar Mehmet Doğan Karakuş’un gerçekçi güzel bir öyküsü… Öyküde, (12 Mart) askeri sıkıyönetimin halk üzerindeki baskısını (Çukurova’da bir kasaba üzerinden) görürüz. Yazar, asker eliyle yaratılan bu baskıyı, bir kasaba özelinde gösterirken, gerçekte ülkenin içinde bulunduğu durumu da görünür kılar. Ülke gibi kasaba da baskı altındadır.
44 Tahir Şilkan – Samet Ağaoğlu’nun Babasının Arkadaşları-XIV
Ahmet Ağaoğlu’nun bu arkadaşı hitabetiyle meşhurdur. Müthiş bir kürsü hakimiyeti... Kürsüde zaman zaman yapmacıklı, rol yapsa da bu dinleyenlerin hoşlandığı bir şey. Arkadaş toplantılarında, dost sohbetlerinde herkesçe bilinen düşüncelerini seslendiriyor ama yine de çok söylenmiş olsa da yine de etkili. Çoğu zaman yeni kalıplarla ortaya dökülen duygusal sözler.
47 Berrin Taş – Hep Yolda
5 Kasım 2022
Cumhuriyet gazetesi Yunus Nadi Ödüllerini törenle verdi. Daha ödüller verilmeden Facebook’ta dedikodusu gündemi belirlemeye başladı. Etkisi kısa sürdü. Anlamlı sözcüklere rastlamadım. Ülkemin şiiri ve şairi adına üzüldüm. Toplumsal içerikli tek bir yorum okumadım. Okumadım çünkü yoktu.
50 Deniz Sarar – Kara Cuma (Öykü)
“Benim için uzun bir gece olacak.” diye düşündü Ümit. Çünkü yarın çok uzun zamandır sahip olmayı sabırla beklediği bir telefonun indirimli satışı yapılacaktı. Mağazanın açılmasına hesaplarına göre daha 10 saatten fazla bir zaman vardı. Ama o geçmeyen zaman yine de kısalmıştı işte. Sabah uyandığı anı anımsadı. 7’de kalkmıştı.
51 Sayıl Cengiz Gündoğdu – Yıldız Güncesi
20 Ekim
Perşembe Bir düşüncenin yasaklanması... susturulması hem geçmiş açısından, hem gelecek açısından doğru değildir. Geçmişe baktıkta şunu görürüz. Yasaklanan... susturulan düşünce önünde sonunda gün yüzüne çıkıyor. Bu düşünce siyasal, felsefi, bilimsel, dinsel olabilir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 32,50 | 32,50 |