1886’da Hindistan’ın Peşaver şehrinde zengin bir Müslüman ailenin çocuğu olarak gözlerini açan Abdurrahman Peşaveri, yirmili yaşlarındayken ailesini ve doğduğu toprakları ardında bırakıp Osmanlılara destek amacıyla İstanbul’a gelmiştir. Peşaveri, Balkan Savaşları sırasında ortaya çıkan acil insani ihtiyaçları karşılamak üzere Hint Müslümanlarınca oluşturulan Hint Kızılayı’nın sağlık heyetiyle birlikte canla başla hizmet etmiştir. Savaştan sonra İngiliz sömürgesi altındaki kendi ülkesine dönmek yerine Müslümanların bağımsız ve özgür olduğu, bu bağımsızlık ve özgürlüğü korumak için büyük bir mücadele veren insanların ülkesinde, burada kalmıştır. Osmanlı askeriyesine girmiş ve kısa süre sonra başlayan I. Dünya Savaşı’nda teğmen rütbesiyle vazife yaptığı gibi Teşkilat-ı Mahsusa faaliyetleri içinde de yer almıştır. Ateşkes imzalanmasını takiben Millî Mücadele için Anadolu’ya geçmiş; Ankara hükûmetinin gaye ve faaliyetlerini yurt içinde ve yurt dışında duyurmak amacıyla kurulan Anadolu Ajansının mimarlarından biri olmuştur. Farklı lisanlara hâkimiyeti dolayısıyla yurt içi ve yurt dışında önemli sorumluluklar üstlenmiş, hatta bizzat Mustafa Kemal Paşa’nın görevlendirmesiyle Türkiye’nin Kabil büyükelçisi olarak atanmıştır. Bu biyografi çalışması, İslam Dünyası’nın hamisi gördüğü Osmanlılara yardım etmek için geldiği ülkenin askerî ve siyasi hayatında ömrünün son günlerine kadar varlık gösteren, yakın dönem tarihimizin önemli şahsiyetlerden Rauf Orbay’ın “manevi kardeşim” dediği, Hint Müslümanlarının “Türkî Lala” diye andığı Abdurrahman Peşaveri’yle tanışmaya, onu tanımaya davetimizdir.
1886’da Hindistan’ın Peşaver şehrinde zengin bir Müslüman ailenin çocuğu olarak gözlerini açan Abdurrahman Peşaveri, yirmili yaşlarındayken ailesini ve doğduğu toprakları ardında bırakıp Osmanlılara destek amacıyla İstanbul’a gelmiştir. Peşaveri, Balkan Savaşları sırasında ortaya çıkan acil insani ihtiyaçları karşılamak üzere Hint Müslümanlarınca oluşturulan Hint Kızılayı’nın sağlık heyetiyle birlikte canla başla hizmet etmiştir. Savaştan sonra İngiliz sömürgesi altındaki kendi ülkesine dönmek yerine Müslümanların bağımsız ve özgür olduğu, bu bağımsızlık ve özgürlüğü korumak için büyük bir mücadele veren insanların ülkesinde, burada kalmıştır. Osmanlı askeriyesine girmiş ve kısa süre sonra başlayan I. Dünya Savaşı’nda teğmen rütbesiyle vazife yaptığı gibi Teşkilat-ı Mahsusa faaliyetleri içinde de yer almıştır. Ateşkes imzalanmasını takiben Millî Mücadele için Anadolu’ya geçmiş; Ankara hükûmetinin gaye ve faaliyetlerini yurt içinde ve yurt dışında duyurmak amacıyla kurulan Anadolu Ajansının mimarlarından biri olmuştur. Farklı lisanlara hâkimiyeti dolayısıyla yurt içi ve yurt dışında önemli sorumluluklar üstlenmiş, hatta bizzat Mustafa Kemal Paşa’nın görevlendirmesiyle Türkiye’nin Kabil büyükelçisi olarak atanmıştır. Bu biyografi çalışması, İslam Dünyası’nın hamisi gördüğü Osmanlılara yardım etmek için geldiği ülkenin askerî ve siyasi hayatında ömrünün son günlerine kadar varlık gösteren, yakın dönem tarihimizin önemli şahsiyetlerden Rauf Orbay’ın “manevi kardeşim” dediği, Hint Müslümanlarının “Türkî Lala” diye andığı Abdurrahman Peşaveri’yle tanışmaya, onu tanımaya davetimizdir.
Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 78,00 | 78,00 |