Hayır

Stok Kodu:
9786052493953
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
188
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2019-01
Kapak Türü:
Karton Kapak
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%40 indirimli
158,00TL
94,80TL
Taksitli fiyat: 1 x 94,80TL
Tedarikçi Stoğu 3 Adet
9786052493953
373292
Hayır
Hayır
94.80

Bir köle gibi ellerim önümde babamın asli görevini yerine getirmesini beklerken, salonun içinde göz gezdiriyordum. Burası kocaman bir ev miydi, yoksa kocaman bir müze demek daha mı doğru olurdu? Emin olamadım. Evdeki her şey çok kıymetli ama ruhsuzdu. Bir evin sıcaklığı yoktu, belki de bu yüzden bende daima bir müze hissi uyandırmıştı. Evimiz, tıpkı babamın bakışları gibi insanı üşütüyordu. Salondaki en büyük duvarda babamın gövde gösterilerini ölümsüzleştiren boy boy fotoğrafları asılıydı. Bir diğerinde ise babamın şeref madalyaları ...

Şöminenin hemen üzerinde, parlaklıklarıyla göz alan iki tane kılıç karşılıklı duruyordu. Kapının tam karşısındaki duvarda çerçevelenmiş dokuma bayrak, en tepede de Arapça dualar vardı. Antika konsolun üzerine yine babamın aldığı ödüller ve plaketler konulmuştu. Kurt maketleri de evimizin olmazsa olmaz sembolleriydi.

Yerde rahmetli büyük dedemin İran´dan getirttiği, annemle babamın göz bebeği olan bir halı vardı. Üzerine terlikle basmak yasaktı. Annem halının rengi bozulmasın diye çarşaf örterdi. O halı sayesinde eşyanın insandan daha kıymetli olduğunu sanıyordum.

Siz sormadan ben açıklayayım. Sanırım beşaltı yaşlarındaydım. Elimdeki süt dolu bardakla halının üzerine düşmüştüm. Annem, "Elmaaas!" diye çığlık atmıştı.

Bir köle gibi ellerim önümde babamın asli görevini yerine getirmesini beklerken, salonun içinde göz gezdiriyordum. Burası kocaman bir ev miydi, yoksa kocaman bir müze demek daha mı doğru olurdu? Emin olamadım. Evdeki her şey çok kıymetli ama ruhsuzdu. Bir evin sıcaklığı yoktu, belki de bu yüzden bende daima bir müze hissi uyandırmıştı. Evimiz, tıpkı babamın bakışları gibi insanı üşütüyordu. Salondaki en büyük duvarda babamın gövde gösterilerini ölümsüzleştiren boy boy fotoğrafları asılıydı. Bir diğerinde ise babamın şeref madalyaları ...

Şöminenin hemen üzerinde, parlaklıklarıyla göz alan iki tane kılıç karşılıklı duruyordu. Kapının tam karşısındaki duvarda çerçevelenmiş dokuma bayrak, en tepede de Arapça dualar vardı. Antika konsolun üzerine yine babamın aldığı ödüller ve plaketler konulmuştu. Kurt maketleri de evimizin olmazsa olmaz sembolleriydi.

Yerde rahmetli büyük dedemin İran´dan getirttiği, annemle babamın göz bebeği olan bir halı vardı. Üzerine terlikle basmak yasaktı. Annem halının rengi bozulmasın diye çarşaf örterdi. O halı sayesinde eşyanın insandan daha kıymetli olduğunu sanıyordum.

Siz sormadan ben açıklayayım. Sanırım beşaltı yaşlarındaydım. Elimdeki süt dolu bardakla halının üzerine düşmüştüm. Annem, "Elmaaas!" diye çığlık atmıştı.

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 94,80    94,80   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat