Hayatı Yakalayan Gözler

“Kadınsı kimliklerle oynanan bir oyun. Bilinmezlerle dolu şiirsel bir anlatı.“

Gala

“Dili çok güçlü erotik bir roman.“

Frankfurter Allgemeine

“Okuru büyüleyen diliyle gizi yavaş yavaş çözülen bir ilk roman.“

Der Spiegel

“Senin bir kere gördüğün şeyi ben on kere görüyorum. Yirmi kere, otuz altı kere, üç yüz altmış kere. Masanın üstündeki şu sinek mesela. Onu görürsün, kovalarsın, sinekle işin biter; benim için sinek bir iştir. Onun fotoğrafını çekmek zorundayım. Önden ve arkadan. Yukarıdan ve aşağıdan. Sağdan ve soldan. Gün ışığında. Yapay ışıkta. Mum ışığında. Nasıl yürüyor, nasıl uçuyor, kendini nasıl temizliyor? Nasıl çiftleşiyor? Tavana nasıl yapışıyor? Teleobjektifle, geniş ve dar açıyla. Bir mercek fazla, bir mercek az -sağlamcılık. Sineğin fotoğraflarını çekmeyi bitirdiğimde kafamda bin tane sinek olur. Sonra filmi banyo yaptırır ve fotoğraflara bakarım. O zaman kafamda iki bin sinek olur ve ben kendimi de sinek gibi hissedecek hale gelirim.“