Hayat Denen Mucizeler Bütünü

Stok Kodu:
9786053439332
Boyut:
14x21
Sayfa Sayısı:
416
Basım Tarihi:
2016-08
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Kategori:
%31 indirimli
299,00TL
206,31TL
Taksitli fiyat: 1 x 206,31TL
Tedarikçi Stoğu 8 Adet
9786053439332
754583
Hayat Denen Mucizeler Bütünü
Hayat Denen Mucizeler Bütünü
206.31

Hayat asla düz bir çizgide ilerlemez. Onun hayatı da sönmüş bir yıldızın etrafında düzensiz daireler çiziyordu. Tıpkı ışığı hapseden bir ampulün çevresinde dönüp duran bir güve gibi...
 
Çeçenistan’ın küçük bir köyünde yaşayan sekiz yaşındaki Havva, babasını alıp götüren Rus askerlerinden kaçmayı başarmıştır. Ateşe verilen evini karlar altındaki ormanda saklandığı yerden izlerken komşuları Ahmet tarafından kurtarılır. Fakat bir somun ekmek için her şeyi yapmaya hazır muhbirlerin bulunduğu bu köyde Ahmet’in onu saklayabileceği güvenli bir yer yoktur. Yine de bir zamanlar en yakın arkadaşı olan adamın kızını kurtarması gerektiğine karar verir. Böylece onu güvenli olduğunu düşündüğü tek yere götürür; sadece adını bildiği bir doktorun –Sonja Rabina’nın– çalıştığı bombalanmış bir hastaneye… Sargı bezi bulmanın cephane bulmaktan daha zor olduğu, dikişlerin diş ipiyle atıldığı ve yalnızca doğum ve travma servisleriyle hizmet veren bir hastane…
Birlikte geçirdikleri o beş tuhaf günde Havva, Doktor Sonja ile Ahmet’in kaderini tek bir yörüngede birleştiren güç, umutları ve tutkuları unutma isteğini alıp götüren rüzgâr, zinciri tamamlayıp çemberin kapanmasını sağlayan son halka olur. Çünkü yıllar süren savaştan sonra hayat artık çok basit ve nettir: Biri doğar, diğeri ölür, hayat yeniden başlar.
 
“Sıra dışı bir hikâye! Yirmi birinci yüzyılın Savaş ve Barış’ı… Marra felaketler karşısında yıldızlara özgü sakinliğini doğruca Tolstoy’dan almış gibi görünüyor.” New York Times
 
“Marra, zarafet ile trajedi tutamlarını üstün bir hayal gücüyle dikkatlice örmüş. Bu kitaptaki her şey umut ve acı verici bir kalp atışıyla yüceliyor.” San Francisco Chronicle
 
“Yıllardır okuduğum en dokunaklı kitap. Çeçenistan’daki küçük bir köyü muhteşem bir dille anlatan Amerikalı yazar Marra, savaş kurbanlarına dair zamansız bir trajedi ortaya koymuş.” Washingtonian
 
“Bu kitap, ters yüz olmuş bir dünyanın etrafa dağılan parçalarını bir araya getirerek kaostan doğan güzelliğin acımasız bir formunu yaratıyor. Hem hüzünlü bir mizah anlayışıyla hem de baş döndürücü bir şiirsellikle
kaleme alınmış.” Chicago Tribune
Hayat asla düz bir çizgide ilerlemez. Onun hayatı da sönmüş bir yıldızın etrafında düzensiz daireler çiziyordu. Tıpkı ışığı hapseden bir ampulün çevresinde dönüp duran bir güve gibi...
 
Çeçenistan’ın küçük bir köyünde yaşayan sekiz yaşındaki Havva, babasını alıp götüren Rus askerlerinden kaçmayı başarmıştır. Ateşe verilen evini karlar altındaki ormanda saklandığı yerden izlerken komşuları Ahmet tarafından kurtarılır. Fakat bir somun ekmek için her şeyi yapmaya hazır muhbirlerin bulunduğu bu köyde Ahmet’in onu saklayabileceği güvenli bir yer yoktur. Yine de bir zamanlar en yakın arkadaşı olan adamın kızını kurtarması gerektiğine karar verir. Böylece onu güvenli olduğunu düşündüğü tek yere götürür; sadece adını bildiği bir doktorun –Sonja Rabina’nın– çalıştığı bombalanmış bir hastaneye… Sargı bezi bulmanın cephane bulmaktan daha zor olduğu, dikişlerin diş ipiyle atıldığı ve yalnızca doğum ve travma servisleriyle hizmet veren bir hastane…
Birlikte geçirdikleri o beş tuhaf günde Havva, Doktor Sonja ile Ahmet’in kaderini tek bir yörüngede birleştiren güç, umutları ve tutkuları unutma isteğini alıp götüren rüzgâr, zinciri tamamlayıp çemberin kapanmasını sağlayan son halka olur. Çünkü yıllar süren savaştan sonra hayat artık çok basit ve nettir: Biri doğar, diğeri ölür, hayat yeniden başlar.
 
“Sıra dışı bir hikâye! Yirmi birinci yüzyılın Savaş ve Barış’ı… Marra felaketler karşısında yıldızlara özgü sakinliğini doğruca Tolstoy’dan almış gibi görünüyor.” New York Times
 
“Marra, zarafet ile trajedi tutamlarını üstün bir hayal gücüyle dikkatlice örmüş. Bu kitaptaki her şey umut ve acı verici bir kalp atışıyla yüceliyor.” San Francisco Chronicle
 
“Yıllardır okuduğum en dokunaklı kitap. Çeçenistan’daki küçük bir köyü muhteşem bir dille anlatan Amerikalı yazar Marra, savaş kurbanlarına dair zamansız bir trajedi ortaya koymuş.” Washingtonian
 
“Bu kitap, ters yüz olmuş bir dünyanın etrafa dağılan parçalarını bir araya getirerek kaostan doğan güzelliğin acımasız bir formunu yaratıyor. Hem hüzünlü bir mizah anlayışıyla hem de baş döndürücü bir şiirsellikle
kaleme alınmış.” Chicago Tribune

Hayat asla düz bir çizgide ilerlemez. Onun hayatı da sönmüş bir yıldızın etrafında düzensiz daireler çiziyordu. Tıpkı ışığı hapseden bir ampulün çevresinde dönüp duran bir güve gibi...
 
Çeçenistan’ın küçük bir köyünde yaşayan sekiz yaşındaki Havva, babasını alıp götüren Rus askerlerinden kaçmayı başarmıştır. Ateşe verilen evini karlar altındaki ormanda saklandığı yerden izlerken komşuları Ahmet tarafından kurtarılır. Fakat bir somun ekmek için her şeyi yapmaya hazır muhbirlerin bulunduğu bu köyde Ahmet’in onu saklayabileceği güvenli bir yer yoktur. Yine de bir zamanlar en yakın arkadaşı olan adamın kızını kurtarması gerektiğine karar verir. Böylece onu güvenli olduğunu düşündüğü tek yere götürür; sadece adını bildiği bir doktorun –Sonja Rabina’nın– çalıştığı bombalanmış bir hastaneye… Sargı bezi bulmanın cephane bulmaktan daha zor olduğu, dikişlerin diş ipiyle atıldığı ve yalnızca doğum ve travma servisleriyle hizmet veren bir hastane…
Birlikte geçirdikleri o beş tuhaf günde Havva, Doktor Sonja ile Ahmet’in kaderini tek bir yörüngede birleştiren güç, umutları ve tutkuları unutma isteğini alıp götüren rüzgâr, zinciri tamamlayıp çemberin kapanmasını sağlayan son halka olur. Çünkü yıllar süren savaştan sonra hayat artık çok basit ve nettir: Biri doğar, diğeri ölür, hayat yeniden başlar.
 
“Sıra dışı bir hikâye! Yirmi birinci yüzyılın Savaş ve Barış’ı… Marra felaketler karşısında yıldızlara özgü sakinliğini doğruca Tolstoy’dan almış gibi görünüyor.” New York Times
 
“Marra, zarafet ile trajedi tutamlarını üstün bir hayal gücüyle dikkatlice örmüş. Bu kitaptaki her şey umut ve acı verici bir kalp atışıyla yüceliyor.” San Francisco Chronicle
 
“Yıllardır okuduğum en dokunaklı kitap. Çeçenistan’daki küçük bir köyü muhteşem bir dille anlatan Amerikalı yazar Marra, savaş kurbanlarına dair zamansız bir trajedi ortaya koymuş.” Washingtonian
 
“Bu kitap, ters yüz olmuş bir dünyanın etrafa dağılan parçalarını bir araya getirerek kaostan doğan güzelliğin acımasız bir formunu yaratıyor. Hem hüzünlü bir mizah anlayışıyla hem de baş döndürücü bir şiirsellikle
kaleme alınmış.” Chicago Tribune
Hayat asla düz bir çizgide ilerlemez. Onun hayatı da sönmüş bir yıldızın etrafında düzensiz daireler çiziyordu. Tıpkı ışığı hapseden bir ampulün çevresinde dönüp duran bir güve gibi...
 
Çeçenistan’ın küçük bir köyünde yaşayan sekiz yaşındaki Havva, babasını alıp götüren Rus askerlerinden kaçmayı başarmıştır. Ateşe verilen evini karlar altındaki ormanda saklandığı yerden izlerken komşuları Ahmet tarafından kurtarılır. Fakat bir somun ekmek için her şeyi yapmaya hazır muhbirlerin bulunduğu bu köyde Ahmet’in onu saklayabileceği güvenli bir yer yoktur. Yine de bir zamanlar en yakın arkadaşı olan adamın kızını kurtarması gerektiğine karar verir. Böylece onu güvenli olduğunu düşündüğü tek yere götürür; sadece adını bildiği bir doktorun –Sonja Rabina’nın– çalıştığı bombalanmış bir hastaneye… Sargı bezi bulmanın cephane bulmaktan daha zor olduğu, dikişlerin diş ipiyle atıldığı ve yalnızca doğum ve travma servisleriyle hizmet veren bir hastane…
Birlikte geçirdikleri o beş tuhaf günde Havva, Doktor Sonja ile Ahmet’in kaderini tek bir yörüngede birleştiren güç, umutları ve tutkuları unutma isteğini alıp götüren rüzgâr, zinciri tamamlayıp çemberin kapanmasını sağlayan son halka olur. Çünkü yıllar süren savaştan sonra hayat artık çok basit ve nettir: Biri doğar, diğeri ölür, hayat yeniden başlar.
 
“Sıra dışı bir hikâye! Yirmi birinci yüzyılın Savaş ve Barış’ı… Marra felaketler karşısında yıldızlara özgü sakinliğini doğruca Tolstoy’dan almış gibi görünüyor.” New York Times
 
“Marra, zarafet ile trajedi tutamlarını üstün bir hayal gücüyle dikkatlice örmüş. Bu kitaptaki her şey umut ve acı verici bir kalp atışıyla yüceliyor.” San Francisco Chronicle
 
“Yıllardır okuduğum en dokunaklı kitap. Çeçenistan’daki küçük bir köyü muhteşem bir dille anlatan Amerikalı yazar Marra, savaş kurbanlarına dair zamansız bir trajedi ortaya koymuş.” Washingtonian
 
“Bu kitap, ters yüz olmuş bir dünyanın etrafa dağılan parçalarını bir araya getirerek kaostan doğan güzelliğin acımasız bir formunu yaratıyor. Hem hüzünlü bir mizah anlayışıyla hem de baş döndürücü bir şiirsellikle
kaleme alınmış.” Chicago Tribune

Tüm kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 206,31    206,31   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat